Antalya'daki üniversite davasında 15 tahliye
Akdeniz Üniversitesi Öğrenci Yurdu ve Yerleşkesi içerisinde 4 ve 6 Nisan tarihlerinde yaşanan olaylarla ilgili açılan davanın ilk duruşmasında 15 tahliye çıktı.

Akdeniz Üniversitesi Öğrenci Yurdu ve Yerleşkesi içerisinde 4 ve 6 Nisan tarihlerinde yaşanan olaylarla ilgili açılan davanın ilk duruşmasında tutuklu sanıklardan 15'i tahliye edilirken, Ömer Ulusoy'un da aralarında bulunduğu 4'ü olaylara dışarıdan karışan, 3'ü üniversite öğrencisi 7 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Akdeniz Öğrenci Yurdu'nda 4 Nisan'da karşıt görüşlü öğrenciler arasında, 6 Nisan'da ise yerleşke içinde öğrenci grupları ile öğrenci olmayan kişilerin karıştığı olaylarla ilgili olarak Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmanın ilk bölümünde, ifade alımı, avukatların savunmaları ve taleplerinin dinlenmesi gerçekleştirildi.
Duruşmanın öğleden sonraki ikinci bölümünde Akdeniz Öğrenci Yurdu ile yerleşkedeki olaylara karıştıkları gerekçesiyle yargılanan, çoğunluğu öğrenci, tutuklu ve tutuksuz sanıkların ifadeleri alındı.
Olaylar sırasında bıçakla yaralanan 2 mağdur öğrenci de ifade verirken, duruşmaya 24 tutuksuz sanıktan 9'u katılmadı.
-ÖĞRENCİLERİN İFADELERİ-
Akdeniz Üniversitesi yerleşkesindeki olaylarda elinde zincirle görüntülenen öğrencilerden Ahmet Bekmez, geçen yıl karşıt görüşlü bir kız öğrenciyi darp ve olayları tahrik ettiği yolundaki suçlamaları kabul etmedi.
Karşıt görüşlü öğrencilerin ve Ülkü Ocakları'ndan çağırdıkları kişilerin baskı ve saldırılarına maruz kaldıklarını öne süren Bekmez, 6 Nisan'da yerleşke içinde yaşanan olaylarda kendisini savunmak için su birikintisi içinde bulduğu zincirle kaçmaya çalıştığını iddia etti.
Tutuklu ve tutuksuz yangılanan Akdeniz Üniversitesi öğrencileri ile bu gruplarla birlikte dışarıdan olaylara karıştığı belirlenen bazı sanıklar da haklarındaki ''Suça tahrik'' ve ''Kamu malına zarar verme'' suçlamalarını kabul etmediler.
Duruşmada, öğrenciler Yakup Şimşek ile Kaan Karlı da iki grupta ve olaylarda yer almamalarına karşın, saldırılarda bıçaklandıklarını söyledi.
-FEZLEKENİN KALDIRILMASI TALEBİ-
Duruşmada tutuklu ve tutuksuz öğrencilerin avukatlarından Münip Ermiş, dava dosyasının polis fezlekesiyle oluşturulduğunu, polisin de öğrencilerle ilgili hazırladığı 200 sayfalık fezlekede kişisel görüşleri ve istihbarat bilgilerini aktardığını savundu.
Polisin usule aykırı olarak bütün sol görüşlü öğrencileri fezlekede ''PKK terör örgütü sempatizanı'' olarak nitelediğini, bunun adil yargılanmayı etkilemeye yönelik bir çaba olduğunu savunan Ermiş, şunları kaydetti:
''Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce hazırlanan fezlekede öğrenciler için (Maoist, komünist, PKK sempatizanıdır) ifadeleri yer alıyor. Böyle bir birimin, bu kavramların aynı olmadığını bilmesi gerekir. Yemek yemek istemediğini söyleyen bir öğrenci için de fezlekede, (Gözaltında örgütsel tepki olarak yemek yemedi) yazıyor. Fezlekede polis kişisel düşüncelerini ve istihbaratını aktaramaz. Adil yargılanmayı etkilemeye dönük bu fezlekenin bu mahkeme tarafından belki Türkiye'de bir ilki gerçekleştirerek, dosyadan kaldırılmasını ve emniyet müdürlüğüne iade edilmesini talep ediyoruz.''
Öğrencilerin Avukatları Nusret Gürgöz ile Vahap Kuzu da öğrenci yurdunda ''Türk Bayrağı'nın yakılması ve Abdullah Öcalan'ın posterinin asılması'' gibi iddiaların asılsız olduğunun yurt ve üniversite yetkililerinin tutanaklarıyla ortaya çıktığını belirterek, iddianamede de öğrencilere yönelik bu yönde hiçbir suçlamanın bulunmamasına karşın, dışarıdan olaylara karışan sanıkların bu iddialarla saldırılarına ''kılıf hazırlamayı'' amaçladıklarını söylediler.
Olaylara dışarıdan müdahale eden bazı sanıkların avukatı Nizamettin Sağır ise Akdeniz Üniversitesinde bir yılda dört ayrı olayın meydana geldiğini bu olaylarda ''Ülkücü'' öğrencilerin yaralandıklarını belirterek, ''Ülkücüler dışarıdan gelmiş saldırmış, diğer grup ise saf ve masum gibi yansıtılıyor. Olaylarda yaralanan kendisini sol görüşlü olarak nitelendiren bir tek kişi yoktur'' diye konuştu.
-ÖMER ULUSOY'UN AVUKATI-
Ömer Ulusoy'un avukatı Ayhan Atasayar da müvekkillinin öldürme kastının olmadığını, hakkındaki ''Öldürmeye teşebbüs'' suçlamasının mahkemece, ''Kavgaya karışmak ve meskun mahalde ateş etmek'' olarak değiştirilmesini talep etti.
Avukat Atasayar, ''Ömer Ulusoy vatani görevi sırasında keskin nişancı olarak biliniyor. Olaylarda kimseyi vurmamıştır. Vurmak da istememiştir'' dedi.
Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi yaklaşık 6 saat süren duruşmanın ardından ara kararını verdi ve sanıklar Ömer Ulusoy, Tahir Kara, İsmail Ahmet Turgut ve Çağrı Bulut ile üniversite öğrencileri Ahmet Bekmez, Münir Aktan ve Muzaffer Çelebi'nin tutukluk hallerinin, haklarındaki suçlamalar kapsamında sürdürülmesini kararlaştırdı.
Duruşmada, tutuklu sanıklar Mustafa Gümüş, Ahmet Çuhadar, Ayhan Sezgin, Savaş Yıldız, Ergün Akyol ve Mesut Göçük ile tutuklu Akdeniz Üniversitesi öğrencileri Özkan Aydın, Suat Doğan, Ayvaz Ötekikıvılcım, Cem Yılmazer, Mehmet Çevik, Ümit Çimen, Yılmaz Demircan, Hasan Alboğa ve Çağrı Biber koşulsuz tahliye edildi. Bazı tutuksuz öğrencilerin adli kontrol kararı da kaldırıldı.
Duruşmada, olaylara dışarıdan karıştığı belirlenen ve yerleşkeden kaçtıktan sonra hakkında arama kararı bulunan Mehmet Şahin hakkındaki arama kararı kaldırıldı ve Şahin'in tutuksuz yargılanması kararlaştırdı.
Mahkeme, gelmeyen 9 öğrencinin yeniden çağrılarak dinlenmesine karar verdi ve duruşmayı Ağustos ayına erteledi.
Tahliye olan kişilerin ailelerinin kararı alkışladığı, tutukluluğu devam eden bazı sanıkların aileleri ve öğrencilerin ise slogan atarak tepki gösterdikleri görüldü.
Ailelerin ve öğrencilerin dağılması sırasında polis, adliyede ve çevresinde aldığı geniş güvenlik önlemlerini sürdürdü.