Hastaneyi bombalayan İsrail diplomatik gücünü kaybediyor

Bartu Eken / Kanal7 Dış Haberler Servisi

İsrail'in Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesini bombalaması sonucu 471 Filistinli hayatını kaybetti.

Korkunç saldırı sonrası dünyadan İsrail'e art arda tepkiler geldi.

Başta Türkiye olmak üzere birçok ülke Tel Aviv yönetiminin gerçekleştirdiği katliamı kınadı. İsrail yönetimi ve ABD hükümeti saldırının sorumlusu olarak Hamas'ı göstermeye çalışsa da yayınlanan ses kayıtlarının sahte olduğu anlaşıldı.

Üstelik Gazze'de ve işgal altındaki Batı Şeria'da daha önceki senelerde sivil yapılara gerçekleştirilen benzeri saldırılar olayın failinin İsrail olduğunu kanıtlar nitelikteydi.

Birleşmiş Milletler  el-Ehli Baptist Hastanesi'ne yönelik saldırıyı şiddetle kınadı. Sivillere ve sağlık tesislerini hedef alan saldırıların sonlandırılması çağrısında bulunuldu.

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland Netanyahu yönetimine doğrudan ateşkes çağrısı yaptı. "Siviller bedel ödemeye devam edemez." mesajı verdi.

İSRAİL KENDİNİ HAKLI GÖSTERMEYE ÇALIŞMIŞTI!

Hamas'ın başlattığı Aksa Tufanı Operasyonu sırasında çeşitli dezenformasyonlar yayılmış;

Bilhassa Batılı müttefiklerini etki altına alan İsrail yönetimi daha önceki saldırgan politikalarını unutturmaya çalışmıştı.

Bu doğrultuda terör saldırılarının hedefi olan masum bir yönetim kimliğine bürünmüştü.

Ancak gerçekleşen hastane saldırısıyla birlikte tam olarak Netanyahu hükümetinin ismi zikredilmese de sivil hedeflerin vurulmasının yanlış olduğu net bir şekilde ifade edildi.

DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus sivillerin ve sağlık hizmetlerinin korunması çağrısında bulundu.

Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen AB'nin iki devletli çözüme bağlı olduğunu vurguladı ve Filistin yönetiminin destekleneceğini söyledi.

Avrupa Birliği  Konseyi Başkanı Charles Michel ise sivil altyapıya yapılan saldırıların uluslararası hukuka uygun olmadığı ifadelerini kullandı.

Arap Birliği, Afrika Birliği ve UNICEF'ten gelen kınama mesajları da sivillerin öldürülmesinin önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.

İSRAİL'İN ELİ ZAYIFLIYOR!

Demir Kılıçlar Operasyonu'na "mağdur" rolünde başlayan İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği acımasız saldırıların ardından diplomatik anlamda eli her geçen gün zayıflıyor.

Bu durum da analistlerin yakında bir ateşkes olabileceği değerlendirmelerini ön plana çıkartıyor.

Uluslararası kurum ve kuruluşların yanı sıra İsrail'in son dönemde iyi ilişkilere sahip olduğu Mısır ve Körfez Ülkeleriyle yaşadığı gerginlik de Tel Aviv'i saldırılardan geri adım atma noktasına itebilir.

Tel Aviv ile normalleşmeyi askıya alan Suudi Arabistan, İsrail'in abluka altındaki Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesini bombalayarak işlediği suçu en güçlü ifadelerle kınadığını açıkladı.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı , Filistin halkı için uluslararası koruma sağlanması ve savaşın derhal sona ermesini talep etti.

Mısır yönetimi sivillere yönelik saldırıları reddettiğini belirterek uluslararası hukukun, uluslararası meşruiyet ve insani kararların açık bir ihlali olan bu kasıtlı bombalamayı en güçlü ifadelerle kınadığını açıkladı.

İSRAİL'İN MÜTTEFİKLERİ DE ÖFKELİ!

İsrail'in saldırısına tepki gösteren ülkeler arasında müttefikleri de var.

İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, Gazze'deki masum sivillerin korunması için çalışacaklarının altını çizdi.

Fransa uluslararası insani hukunun korunması çağrısında bulunurken; Gazze Şeridi'ne insani yardım erişiminin sağlanması gerektiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, hiçbir şeyin bir hastaneye yapılan saldırıyı ve sivilleri hedef almayı haklı çıkaramayacağını açıkça ifade etti.

İspanya korkunç saldırıyı katliam olarak nitelendirdi. Almanya çatışmalarda sivillerin korunması gerektiğini söyledi.

Stratejistler uluslararası kamuoyunun desteğini kaybetmeye başlayan İsrail'in Gazze'de insani koridor açmak ve askeri operasyonları durdurmak zorunda kalacağını değerlendiriyor.

HAMAS GÜÇ KAZANABİLİR!

İsrail'in sivillere yönelik gerçekleştirdiği orantısız saldırıların ardından Hamas'ın güç kazanabileceği analizleri de yapılıyor.

Hamas'ın İran ve Tahran'ın müttefikleri olan Irak ve Suriye gibi ülkelerle birlikte Hizbullah ve Husilerle ilişkilerinin gün geçtikçe geliştiği ifade ediliyor.

Son saldırılarla beraber İsrail'in siyasi ve stratejik anlamda zayıflayabileceği ve Tel Aviv'in bölgesel düşmanı Hamas'ın konumunu kuvvetlendirebileceği değerlendiriliyor.

BARTU EKEN / KANAL7 DIŞ HABERLER SERVİSİ