Fatih Erbakan’ın hikâyesi farklı biter mi?

  • GİRİŞ09.02.2024 08:22
  • GÜNCELLEME12.02.2024 08:24

Bilindiği gibi Mustafa Kemal, Süleyman Demirel ve Bülent Ecevit’in çocukları yoktu.

Başkan Erdoğan, Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz’ın çocukları ise siyasetle ilgilenmedi.

Bu isimlerin dışında kalan İsmet İnönü, Adnan Menderes, Turgut Özal, Alparslan Türkeş ve daha pek çok liderin çocukları ise ebeveynlerinin izinden giderek siyasete atıldı.

Bunların başında, CHP’nin “ikinci adam”ı İsmet İnönü’nün oğlu Erdal İnönü geliyor.

Fizik profesörü olan ve babasının, darbeci askerlerin kışladan çıkışı ile ilgili yaptığı; “Diş macunu bir defa tüpten çıktı mı, bir daha girmez” benzetmesini, “Ben denedim, giriyor.” diyerek, deneylerle çürüten oğul İnönü…

1983'te Sosyal Demokrasi Partisi'nin (SODEP) başkanı olarak siyasete atıldı.1987 seçimlerinde SHP listesinden Meclis'e 99 milletvekili sokarak ikinci parti oldu ve “ana muhalefet lideri” görevini üstlendi. 91 seçimlerinde bu rakam 88 milletvekiline düştü. 1995'te ise DYP ile yapılan koalisyonda Dışişleri Bakanlığı yaptı. Turgut Özal’ın ani vefatının ardından partisinin oylarıyla Süleyman Demirel’i Çankaya’ya çıkardı. Hep “ikinci adam” olarak kalan Erdal İnönü, Demirel’in köşke çıkmasından kısa süre sonra “fizik araştırmalarına devam etme” bahanesiyle aktif siyasetten çekildi.

***

1950 ile 1960 yılları arasında ülkeyi yöneten ve darbe sonrası idam edilen Adnan Menderes’in en küçük oğlu Aydın Menderes de babası gibi siyasetçi oldu. 1977 yılında AP’den milletvekili seçilerek Meclis’e giren Aydın Menderes, 1980 darbesi sonrası siyasi yasaklı isimler arasında yer aldı. Daha sonra “Büyük Değişim Partisi” adıyla kendi partisini kuran Menderes, bir yıl sonra yeniden açılan Demokrat Parti ile birleşerek bu partinin başına geçti. 1995 seçimlerinde kendi partisi yerine Refah Partisi listelerinden girerek milletvekili seçildi. 1999 seçimlerinde bu defa Fazilet Partisi üzerinden Meclis’e girdi. 3 Kasım 2002 seçimleri öncesi DYP’ye geçti ancak partisi baraj altında kaldığı için Meclis’e giremedi. 2006’dan 2010’a kadar gazetelerde köşe yazıları yazan Menderes, 2011’de vefat etti.

***

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal da babasının soyadını avantaja çevirmeye çalışan lider çocukları arasında yer alıyor. Babasının vefatının ardından önce ANAP’a muhalif olan Ahmet Özal, 1999’da vefalı Malatyalılar sayesinde bağımsız milletvekili seçildi. 2009 yerel seçimlerinde ANAP’ın İBB adayı olan Özal, ardından Demokrat Parti genel başkan yardımcısı olarak görev yaptı. 2014’te ise Ana Parti'yi kurdu. 2015’te Saadet Partisi Mardin milletvekili adayı oldu fakat seçilemedi. 2023’te, 7 partinin ortak cumhurbaşkanı aday adayı oldu ancak gerekli 100 bin imzayı bile toplayamadığı için adaylığı resmileşmedi. Dolayısıyla hayalini kurduğu koltuğa bir türlü oturamadı.

***

Ülkücü hareketin efsane lideri Alparslan Türkeş’in oğulları da babasının izinden gitmeye çalıştı. Türkeş’in vefatından sonra babasının partisi MHP’ye vekâlet eden Yıldırım Tuğrul Türkeş daha sonra partiden ayrılarak Aydınlık Türkiye Partisi’ni kurdu. Akabinde DYP ile ittifak yaptı. 2007’de tekrar MHP’ye dönen Türkeş, 2015 yılında AK Parti saflarına katıldı. Üvey kardeşi Ahmet Kutalmış Türkeş de 24. Dönem AK Parti İstanbul Milletvekili olarak Meclis’e girdi, daha sonra partiden istifa etti.

***

2020 yılında korona virüsten ölen Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Haydar Baş’ın oğlu Hüseyin Baş da babasının partisinin başına geçenlerden. Çok istemesine rağmen 6’lı masaya bile alınmayan Hüseyin Baş, şimdilerde babasından kalan partinin başında dans edip şarkı söylüyor. Muhtemelen de siyasi hayatı böyle sürüp gidecek…

***

Örneklerden de anlaşılacağı üzere “veliahtlar” arasında şu ana kadar siyasette iz bırakan neredeyse kimse çıkmadı.

Babasının soyadına güvenip siyasete girenler, babasının özelliklerini taşımadıkları için silindi gitti.

Şimdi de Milli Görüş’ün kurucusu ve 54’üncü hükümetin Başbakanı merhum Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan, “lider çocuğu” olmanın nimetlerinden istifade etmek istiyor.

Erbakan Hoca’nın ilmek ilmek işleyerek hazırladığı toplumsal taban nedeniyle diğer siyasetçi çocuklarından çok daha avantajlı olan Fatih Erbakan,  bir araştırma şirketinin 2011 yılında yayınladığı “geleceğin potansiyel liderleri” listesinde ilk ona girmişti.

Son seçimlerde aldığı oy oranı da Fatih Erbakan’daki potansiyeli gözler önüne seriyor.

Doğru bir strateji uygulaması halinde lider çocukları arasındaki bu makûs talihi yenmesi işten bile değil.

Tek sorun, Fatih Bey’in fazla ihtiraslı bir profil çizmesi…

90’lı yıllarda henüz üniversite öğrencisiyken Cuma namazlarına üstü açık lüks arabasıyla giden…

Lüks aracıyla ilgili sorulara “daha iyilerine de bineceğiz” diye cevap veren Fatih Bey, Erbakan Hoca’nın vefatının ardından ilk olarak babasının mirası yüzünden kardeşleriyle kavgaya tutuştu.

Akabinde, “Babamın partisi” diyerek Saadet Partisi’nin liderliğine aday oldu fakat

2014 yılında yapılan 5. olağan kongrede rakibine yenildi.

Bu defa, geçmişte Refah Partisi, Fazilet Partisi ve son olarak Saadet Partisi’ne ev sahipliği yapan Balgat’taki parti binasını, “babamın binası” diyerek mahkeme kararıyla aldı.

Yeniden Refah Partisi’ni kurarak bu binayı partisinin genel merkezi yaptı.

Bu kez de partisinin yüzde 2.8’lik oyuna rağmen, yerel seçimlerde Cumhur İttifakı’na destek verme karşılığında “babasının talebesi” Erdoğan’dan 2 büyükşehir ile 35 ilçe adaylığı istiyor.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğan Aydal, dün gece katıldığı bir televizyon programında, açık açık AK Parti’den Sakarya ve Kocaeli Büyükşehir Belediyeleri ile 35 tane de ilçe belediyesini talep ettiklerini söyledi.

Anketlere göre daha şimdiden en az yüzde 15 oy kaybeden Ekrem İmamoğlu ile Murat Kurum arasında bıçak sırtında geçeceği belli olan İBB seçimleri öncesi, Erbakan ve yol arkadaşlarının böyle bir talepte bulunması kamuoyunda hoş karşılanmadı.

Bu talep “açgözlülük” ve “fırsatçılık” olarak nitelendirildi.

Buradan dönüş olmaz ve İstanbul yeniden İmamoğlu’nun elinde kalırsa bunun faturası Erbakan’a da kesilir.

Hele iddia edildiği gibi partisinin İBB adaylığı için kız kardeşi Elif Erbakan’ı aday gösterirse, o zaman Fatih Erbakan’ın hikâyesi de tıpkı diğer siyasetçi çocuklarının ki gibi kötü sonla bitebilir.

Oysa bu hikâyenin mutlu sona ulaşma ihtimali oldukça yüksek!

 

Yorumlar105

  • Urfa63 10 ay önce Şikayet Et
    Sadece İstanbul değil.. diğer illerde de durumlar karışık.. %60 olan AKP oyları, 30-30 ikiye bölünürse, CHPkk ittifakı alacak Urfa Büyükşehir Beyediyesini.. Ya OğulErbakan ya Erdoğan yada her ikisi birden.. birlik ve beraberliğin tarifini, seçim öncesinde bir daha gözden geçirmeli.. Urfa, merkezden atanan adaylara, hiç sıcak bakmadı bu güne kadar.. emirvaki adayları, gözden geçirin..
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Musa Kısa 10 ay önce Şikayet Et
    İnşallah oğul Erbakan bu yanlıştan bir an önce döner
    Cevapla Toplam 9 beğeni
  • Ahmed YAHYA 10 ay önce Şikayet Et
    Kelimeler var yazmıyorum
    Cevapla Toplam 9 beğeni
  • Fani 10 ay önce Şikayet Et
    Saadet partisine bile genel başkan olamayan kişi ne diye siyaset yapar.
    Cevapla Toplam 11 beğeni
  • Cudi Abidoğlu 10 ay önce Şikayet Et
    Olaya sadece Erbakan üzerinden yaklaşmak Yanliş. İBB başkanlığı bence bütün il ve ilçe belediye baskalıklarini almaktan daha önemli . Onun için fedakârlığı ak parti yapmalı istanbulu almalı. Pazarliktaki akparti ekibi yanliş yapıyor. Reis işi ele almalı ittifakı sağlamalı. Büyük Şair Fuzuli ne diyor. " Bu şehri İstanbul ki bin misli bahadır. Bir sengine acem mülkü fedadır"
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • İşin Gerçeği 10 ay önce Şikayet Et
    Kesinlikle doğru bir yorum. İttifak varsa sözde kalmamalı. Mevcut durumda Ak Parti yanlış hareket ediyor. YRP vatandaşın sesi olmaya çalışıyor. Tek parti oligarşisine karşı manevi değəleri de savunarak karşı durun şu anda bir tek YRP var.
    Toplam 1 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat