Dün sabah ekonomi piyasalarının gözü kulağı, bizim Kanal 7 Başkent Kulisi programında ağırladığımız Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in vereceği mesajlara, yapacağı açıklamalara çevrilmişti.

Piyasalar dedik ama bu bunu biraz daha genişleterek, dikkati ekonomi üzerinde olan bütün vatandaşların gözü kulağı olarak dillendirsek yanlış olmaz.

Şu bakımdan:

Bizim Mehmet Şimşek’le yaptığımız programı zamanlama bakımından ve ‘herkes açısından’ değerli kılan husus, seçimler yaklaştıkça, dolar kurunu yukarı doğru zıplatmaya çalışan suni arayışlara nasıl bir cevap vereceğine dönük ‘merakla’ alakalıydı.

DOLAR FIRLAYACAK ŞEKLİNDE SPEKÜLASYON YAPANLARA: AMAÇLARI SEÇİM ÖNCESİ GÜVENSİZLİK YARATMAK

Ve bu konuda çok net mesajlar verdi Mehmet Şimşek:

Spekülatif bir şekilde kur atağı üretmeye çalışan çevrelere karşı vatandaşa uyarılarda bulundu.

-“Amaçları seçim öncesi güvensizlik, belirsizlik yaratmak” dedi.

-“Spekülatif, masa başında uydurulan haberleri yalanlamaktan yorulduk” dedi.

-“Şu anda ilave döviz talebinin (vatandaşın döviz alması anlamında M.A) ekonomik temeli yok” dedi.

Mehmet Şimşek’in bizim programda çeşitli örneklerle anlattığı gibi ekonomi yönetimi Türk Lirası’nı değerli tutmaya dönük bir politika izliyor.

Yayında, kendisine ilk işe başladığı günlerde kullandığı “Dolarizasyon Belası” ifadesini hatırlattığımda da Şimşek, dolarizasyona karşı mücadele anlamında net cümleler kurdu.

ŞİMŞEK, MERKEZ BANKASINI İŞARET ETTİ, DOLAR KURUNDA DALGALANMAYA MÜSAADE ETMEYİZ MESAJI VERDİ

Aslında bazı şeylerin çok basit bir mantıkla anlaşılabilmesi lazım.

Ekonomi yönetiminin bir numaralı hedefi enflasyonu düşürmek.

Enflasyonu düşürmenin en önemli gerekliliklerinden biri ise, kur ataklarının olmaması.

Zira, bugünkü yüksek enflasyonun en önemli sebeplerinden bir tanesi daha önce yaşanan kur atakları.

Bu böyle iken, seçim öncesi döviz kurlarını fırlatacak hamlelere karşı bigane kalınacağı düşünülmemeli.

Nitekim Şimşek, dünkü yayınımızda bu konuda net mesajlar verdi.

“Kur hedefimizin olmaması, spekülatif amaçlı piyasadaki dalgalanmalara Merkez Bankası’nın kayıtsız kalacağı anlamına gelmiyor” dedi.

“Dünyanın hiçbir ülkesinde düşük taleple kurlarda yüksek oynamaya izin verilmez.” Dedi.

Sonra de ekledi:

“Merkez Bankası, fiyat istikrarını tehlikeye atacak bir dalgalanmayı engelleyecektir.”

Bir de şöyle bir şey var:

Şimşek, Haziran ayından bu yana kendisinin söylemediği ama kendisine atfedilen en az 40 tane haberi yalanladıklarını söylüyor.

Ama her durumda, bu spekülasyonların geçici olduğunu, seçim dönemiyle alakalı olduğunu dile getiriyor.

RAKAMLARLA EKONOMİDE DÜZELME VE RAHATLAMA İŞARETLERİ…

Bunun dışında Mehmet Şimşek’in ekonomideki düzelme işaretlerine dair son derece umutlu ve pozitif bir yaklaşım içerisinde olduğunu vurgulamalıyım.

Enflasyondan başlayarak bu verileri aktarmak isterim.

Şimşek, enflasyonla alakalı mevcut rakamların geride kalan 12 ayın rakamları olduğunu, kendilerinin ise önümüzdeki 12 aya odaklandıklarını dile getiriyor.

2024 için, enflasyonu etkileyen faktörleri sıralarken, önümüzdeki yıl etkileme ihtimali kalmayacak olan ‘Tek seferlik’ etkilerden söz ediyor.

6 Şubat depremlerinin yaralarının sarılması anlamında yapılan harcamaları, yine depremlerin yol açtığı inşaat maliyetlerini, göçler nedeniyle artan kiralar gibi faktörleri de, önümüzdeki yıllara taşınmayacak ‘tek seferlik’ enflasyonist etkiler bağlamında zikrediyor.

Bir yıl sonrası için kendilerinin değil, piyasa aktörlerinin beklentilerinin %36 civarında olduğunu ifade ediyor.

DÖVİZ SIKINTISI YOK, KAYNAĞA ERİŞİM ARTIYOR

Şimşek, Türkiye’ye küresel fon akışının artarak devam ettiğini dile getiriyor.

Verdiği rakamlara göre, 2023 yılı Ocak/Mayıs döneminde 2,9 milyar dolar yabancı sermaye çıkışı olurken, aynı yılın Haziran ayı ile 2024 Ocak ayı arasında toplam 12,4 milyar dolar portföy girişi olmuş.

Bankaların, şirketlerin döviz borcunu çevirme anlamında şu anda elleri gayet rahat.

Roll Over Rasyosu denilen borç çevirme verilerine bakıldığında bankaların %140, reel sektörün %113 oranında bir rakama ulaşabilmişler.

Geçenlerde yazmıştım.

Birleşik Arap Emirlikleri ile yapılan SUKUK anlaşması, serbest piyasada daha uygun fiyatlarla para bulunabildiği için askıya alınmış durumda.

Bu bilgi neye işaret ediyor?

Türkiye’nin döviz sıkıntısının olmadığı anlamına geliyor.

Döviz sıkıntısının olmaması başlı başına, kur atağı ile ilgili spekülasyonların ne kadar tabansız olduğuna bir işaret olarak kabul edilebilir.

“VERGİLERİ ARTIRMAYACAĞIZ…”

Şimşek’e seçimlerden sonra vergilerde yeni artışlar olup olmayacağını da sordum.

Şimşek bu konuda da çok net konuştu.

Enflasyonist yeni vergi getirmeyeceklerini, katma değer vergisi genel oranını, kurumlar vergisini ve gelir vergisini artırmayacaklarını vurguladı.

“Ama” diye ekledi Bakan Şimşek:

“İstisnaları, muafiyetleri, indirim oranlarını gözden geçireceğiz”.