YÖK'ün kararı neden alındı? ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkdoğan'dan önemli tavsiyeler
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesinin (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan YÖK'ün devlet üniversitelerindeki 2’inci öğretim programlarının kapatılması kararını Haber7'ye değerlendirdi.
YÖK Başkanı Erol Özvar, devlet üniversitelerindeki ikinci öğretim programlarına ilişkin yeni kararı dün duyurdu.Kararda devlet üniversitelerindeki ikinci öğretim programlarının kapatıldığını açıkladı.
Özvar, "Bu dönem üniversitelerimizdeki program kalitesini artırmaya yönelik belki de en önemli çalışmamız devlet üniversitelerimizdeki ikinci öğretim programlarının kapatılması olmuştur. Vakıf üniversitelerinde, devlette olduğu gibi, ikinci öğretim programları yerine istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine uygun programlara dönüştürülmesi temin edilecektir." açıklamasında bulunmuştu.
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesinin (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan kararın arkasındaki sebebi ve yansımalarını Haber7'ye değerlendirdi. Türkdoğan, sınava giren öğrenciler için üç kritik tavsiyede bulundu. Kenan Ahmet Türkdoğan ayrıca kararda ifade edilen "ara eleman yetiştirilmesine katkı sağlayacaktır" ifadesini de detaylandırdı.
"ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTESİ HEDEFİ OLMAYAN ÜNİVERSİTELERDE İKİNCİ ÖĞRETİM BİR SÜRE DAHA DEVAM ETMELİ"
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesinin (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan'ın Haber7'ye yaptığı açıklamalar...
"YÖK devlet üniversitelerinde ikinci öğretim programları kapatıldığı açıklandı. Vakıf üniversiteleri için de benzer bir yönlendirme olacağı ifade edildi. Bu kapatma kararının sebebi nedir?"
YÖK, eğitim kalitesini artırılması adına öğretim üyelerinin araştırma ve geliştirmeye daha çok vakit ayırmaları için ikinci öğretimin kapasitesini toplam kapasiteyi koruyarak istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine uygun programlara aktarmayı hedeflemiştir. Türkiye’de 208 üniversite olup bunların 23 tanesi araştırma üniversitesi kapsamındadır. Türkiye'deki 208 üniversitenin her birinin yıllık araştırma, yayın, proje, paydaşlarla iş birliği, etkileşim, eğitim ve öğretim ile ilgili performanslarının düzenli izlemektedir. Bu kapsamda araştırma üniversiteleri ile araştırma üniversitesi olmayı hedefleyen üniversiteler de ikinci öğretim faaliyeti göstermemeli ama bunun yanında bu hedefi olmayan üniversiteler de yani eğitim odaklı üniversiteler de ikinci öğretim programları belirli bir süre daha faaliyet göstermesi özellikle çalışan öğrenciler için önem taşımaktadır.
İkinci öğretim programları yerine istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine uygun programlara dönüştürülmesi temin edilecektir.
İş Gücü Piyasası İhtiyaçları: Günümüz iş dünyası hızla değişmekte ve yeni becerilere olan ihtiyaç artmaktadır. İkinci öğretim programlarının kapasitesinin, daha fazla talep gören ve iş gücü piyasasında daha fazla ihtiyaç duyulan alanlarda programlar açılması ve aktarılması, mezunların iş bulma şansını artırabilir.
Teknolojik Gelişmeler: Teknolojik ilerlemeler, yeni mesleklerin ortaya çıkmasına ve mevcut mesleklerin dönüşmesine neden oluyor. Eğitim programlarının bu gelişmelere uygun şekilde güncellenmesi, öğrencilerin geleceğin mesleklerine hazırlıklı olmasını sağlayabilir.
"VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE İKİNCİ ÖĞRETİMİ KAPATMAYA GEREK YOK"
Vakıf üniversiteleri ile ilgili de bir program değişikliği söz konusu… Burada nasıl bir değişiklik bekliyorsunuz?
Vakıf üniversitelerinde ikinci öğretim programlarının kapatılmasının şu aşamada gerekli olmadığını düşünüyorum. Bu programlar, çalışan kesimin mesai saatleri dışında eğitim alabilmesine olanak tanıyor ve devlet bütçesine ek bir yük getirmiyor. Ayrıca, vakıf üniversitelerinin dinamik ve esnek yapısı, ihtiyaç duyulan alanlarda hızlıca yeni bölümler açabilmelerini sağlıyor. YÖK’ün, istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine yönelik programlara izin vermesi halinde, bu üniversiteler bu tür programları başarıyla hayata geçirebilirler.
"ARA ELEMAN İHTİYACININ KARŞILANMASI SAĞLANABİLİR"
Devlet üniversitelerinde ikinci öğretimlerin kapanma kararıyla farklı sektörlerdeki ara eleman sorununa çözüm üretmeye yönelik bir hamle diyebilir miyiz?
Sektördeki ara elemanlar genellikle Meslek Yüksekokullarından mezun olan kişilerden oluşur. İkinci öğretim programlarındaki yeni düzenlemenin öğrenciler, istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine yönelik programlara yönlendirilerek ara eleman ihtiyacının karşılanması sağlanabilir.
"KONTENJAN KAYBI SÖZ KONUSU DEĞİL"
Bir kontenjan kaybı söz konusu mu? Diğer bölümlerden kontenjan arttırılır mı?
Toplamda kontenjan kaybının olduğunu düşünmüyorum, ikinci programlarının yerine yeni açılan programlar ile kontenjanı artırılan programlar ile sayı dengelenir.
SINAVA GİREN ÖĞRENCİLERE TAVSİYELER
Sınava giren öğrencilerin bu durumdan etkilenmemeleri için ne yapmaları lazım?
Sınava giren öğrencilerin bu durumdan etkilenmemeleri için aşağıdaki adımları atmaları önemlidir:
Açılan yeni programları ve kontenjanı artırılan programları dikkatlice incelemelerini öneririm.
Üniversitelerin rehberlik ve danışmanlık hizmetlerinden faydalanarak, hangi programların onlar için uygun olabileceği konusunda destek almalarını öneririm.
Eğer devlet üniversitelerinde istedikleri programları bulamazlarsa, vakıf üniversitelerini ve sundukları burs imkânlarını değerlendirerek arzu ettikleri eğitimi alma şanslarını artırabilirler.
YÖK'ÜN ALABİLECEĞİ KRİTİK KARARLAR...
Bundan sonra toplumun ihtiyaçları doğrultusunda YÖK’ten benzer adımlar gelebilir mi?
1. YÖK, yükseköğretim sistemini toplumun değişen ihtiyaçlarına göre şekillendirerek önemli bir rol görevini başarıyla sürdürüyor,
2. YÖK, yeni eğitim programları ve bölümler açarak toplumun ve iş gücü piyasasının dinamik ihtiyaçlarına uyum sağladı ve sağlamaya devam edecek,
3. YÖK, eğitim kalitesini artırmak ve mezunların istihdam edilebilirliğini güçlendirmek için toplumun beklentilerini dikkate alarak stratejik adımlar atıyor.
4. YÖK, mesleki ve teknik eğitimi destekleyerek, üniversite mezunlarının sektördeki gereksinimlere cevap verebilecek şekilde yetişmelerine katkı sağlıyor.
5. YÖK, iş dünyasıyla yakın iş birlikleri kurarak, öğrencilerin teorik bilgilerini pratik deneyimlerle birleştirmelerine imkân tanıyan programlar geliştiriyor.
-
On esas On 5 ay önce Şikayet EtBüyük hata. Üçüncü öğretim açılacağı yerde ikinci öğretim kapatılıyor. Üç buçuk milyon genci ne yapacaksın. Nitelikli öğrencinin yetişmesi ilkokul bir de başlar. YÖK çok yanlış bir karar almıştır. 80 bin öğrenci eğitim öğretim hakkından olacak. Birinci öğretim kontenjanları da azaltılacak. Peki 3.5 milyon öğrenci nereye yerleşecek? Herkes kendi koltuğunu düşünüyor oturan kalkmak istemiyoBeğen Toplam 2 beğeni
-
Hasan 5 ay önce Şikayet EtÖzel üniversitelere öğrenci pompalama operasyonuna benziyor..Fakir öğrenciler nasıl çalışarak üniversite okuyacak. Araştırma üniversitesi diye bir kavram yok.Üniversitelerin hepsi ARAŞTIRMA yapar..Yoksa Lise denir.Beğen Toplam 3 beğeni
-
çalışan demir 5 ay önce Şikayet EtTürkiye'de ciddi bir eğitim sorunu var. Amaç istihdamsa gelecek 100 yıllık nüfus artışına endeksli istihdam planı yapılıp ona göre bölümler açılmalı. bütün insanlar okumayı hakediyor ve bence okumalı da. iyi bir planlama ve rehberlikle hem işsizlik hem eğitimsizlik sorunu çözülür.Beğen Toplam 2 beğeni
-
K.Özkan 5 ay önce Şikayet EtSayın Akademisyenlerimizinde yeterliliklerini yeniden bir elden geçirin bir zahmet.Beğen
-
Misafir 5 ay önce Şikayet EtVakıf üniversiteleri ücretlerine kiralar gibi kota getirilecek inşallahBeğen Toplam 1 beğeni