Konsolosluğu saldırı emri 'içeriden'
ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu saldırısının lideri Erkan Kargın'ın, cezaevinde bulunan Ergenekon'un kilit ismi Erkut Ersoy'la 3 kez telefonla görüştüğü anlaşıldı
ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'na düzenlenen, 3 polis memurunun şehit olduğu, 3 teröristin ölü ele geçirildiği kanlı saldırının talimatının cezaevinden verildiği ortaya çıktı. Ölüm timinin lideri Erkan Kargın'a talimatı, halen Kandıra Cezaevi'nde tutuklu bulunan Ergenekon örgütünün istihbarat sorumlusu Erkut Ersoy'un verdiği ileri sürüldü. Öldürüldüğünde üzerinde bir cep telefonu ile iki SİM kart bulunan Kargın'ın, Kandıra Cezaevi'ndeki Ersoy ile mayıs ve haziran aylarında 3 kez görüştüğü, ayrıca yine aynı dönemde 3 kez de Ergenekon örgütünün üst düzey 2 tutuklu yöneticisiyle de görüşme yaptığı tespit edildi.
Sarıyer caddesi İstinye sırtında yaptırılan ve 2003 yılında hizmete giren ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nun vize giriş kapısının bulunduğu Kaplıcalar caddesindeki polis noktası, 9 Temmuz günü kanlı bir saldırının hedefi olmuştu. Kanlı saldırıda 3 polis memuru şehit düşmüş, Erkan Kargın, Bülent Çınar ve Muhsin Raif Topgil ölü ele geçirilmişti. Yapılan operasyonlarda birçok kişi gözaltına alınmıştı. Dursun Patan'ın, saldırganları olay yerine götüren korsan taksici olduğu ortaya çıkmıştı.
CEP TELEFONU ELE VERDİ
Ölü ele geçirilen ve ölüm timinin lideri olduğu belirlenen Erkan Kargın'ın üzerinden çıkan bir cep telefonu ile 2 SİM kart incelemeye alınmıştı. 2007 yılında Afganistan'dan Türkiye'ye dönen Kargın'ın, eylem öncesinde, devlet içinde görevli bazı kişilerle ilişkisi olduğu iddia edilmişti. Ayrıca Kargın'ın saldırıya giderken sık sık cep telefonuyla görüştüğü de ortaya çıkmıştı. Görüşme trafiğini inceleyen polis, saldırganların 'dini motifli' bir örgüte üye olduklarını tespit etti. Kargın ve diğer teröristlerin örgütle "gönüllü bağlantı" kurduklarını belirledi.
KANDIRA'DA TUTUKLU
Ölüm timinin lideri Erkan Kargın'a talimatı, halen Kandıra Cezaevi'nde tutuklu bulunan, Ergenekon örgütünün istihbarat sorumlusu Erkut Ersoy'un verdiği ileri sürüldü. Kargın'ın cep telefonu ile iki SİM kartında yapılan incelemede, halen Kandıra Cezaevi'nde tutuklu bulunan Erkut Ersoy ile mayıs ve haziran aylarında 3 kez görüştüğü belirlendi. Kargın'ın saldırı talimatını bu görüşmede aldığı ileri sürüldü. Ayrıca aynı aylarda 3 kez de Ergenekon örgütünün üst düzey iki yetkilisiyle de görüştüğü tespit edildi.
3 polis şehit olmuştu
9 temmuz günü ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'na kanlı bir saldırı düzenlendi. Saldırıda 3 polis memuru şehit düşmüş, Erkan Kargın, Bülent Çınar ve Muhsin Raif Topgil ölü ele geçirilmişti. Yapılan operasyonlarda Cebrail Koşaraslan, Dursun Patan, Reşat Anlı, Servet Çınar, Atilla Çınar, Kadir Kayısı, Metin Kargın, Mahir Anlı, Volkan Üner ve Nurullah Şenol gözaltına alınmıştı. Cumhuriyet savcılığınca ifadeleri alınan zanlılardan Dursun Patan'ın tutuklanmıştı. Patan'ın, saldırganları olay yerine götüren korsan taksici olduğu ortaya çıkmıştı.
Talimatı veren Ersoy örgütün istihbaratçısı
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Erkut Ersoy'un ise örgütün 'en kilit isimlerden biri' olduğu ortaya çıktı. Erkut Ersoy, 22 Ocak günü Veli Küçük grubuyla birlikte, üçüncü dalga operasyonunda gözaltına alındı. 39 yaşındaki Ersoy, 25 Ocak günü 'örgüt üyesi olmak, kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi' suçundan tutuklanarak Kandıra F Tipi Cezaevi'ne konuldu. Ergenekon iddianamesine göre Erkut Ersoy örgüte, 'Paşa' kod adlı emekli kurmay albay Fikri Karadağ'a bağlı olarak, örgütün istihbarat yapılanmasının başında olan kişi olarak girdi. Suçu ise 'Örgüt adına istihbarat toplamak.' Ersoy, kurduğu Özel Büro isimli internet sitesiyle önce kendisine 'yaman' bir istihbaratçı kimliği yarattı. Türkiye'yi yakından ilgilendiren konular hakkında araştırma yapıp, sorunlara cevap arayan sivil bir inisiyatifle oluşturulmuş olarak tanıtılan sitenin amacı, 'Başta PKK olmak üzere her türlü terör örgütüne karşı ve sözde Ermeni soykırımı konularında çalışan Ermeni lobicilerine karşı mücadele' olarak açıklandı. Ancak İstihbarat Grubu bünyesinde zamanla alt gruplar, zamanla da geniş bir istihbaratçı ağı oluşturdu.
"HER KILIKLA İÇLERİNDE"
Ersoy, bir telefon konuşmasında arkadaşına durumu şöyle anlattı. "Sürekli sahadayız. Düzce'deki PKK'yla ilgili çalışmaları üstlendim. Hizbullah olsun, diğer İslami fonksiyonlar biraz bu ortamdan da cesaret bulup, Kuran kursları açıyorlar. Biz de uyanığız, devamlı ortamlara giriyoruz, çıkıyoruz, arkadaşlarımız her türlü kılıkla onların içerisindeler.. Elemanlar çarşaflı, cübbeli geziyorlar..." Sürekli "derin devlet, teşkilat" sözlerini kullanan Ersoy, bazı telefon konuşmalarında kendisinin Genelkurmay ve Emniyet tarafından takdir edildiğini anlatıyor.
(Sabah)
-
enginazaklı 16 yıl önce Şikayet EtaLIŞTIk bide bunları mahkemede. karara bağlasakda normale dönsek...çoluk çocuğun geleceği aydınlık olmalı.ben ölmeden bitirek şu işi.Beğen
-
Mustafa B. 16 yıl önce Şikayet Etergenekon ahtapotu. Bu ülkede her türlü pisligin,terörün ve cinayetin altında ergenekonun oldugundan eminim ben.Sanıldıgından çok daha büyük ve askerlerin bol oldugu bir ahtapot ergenekon.Beğen