FİDAN OLANI VE OLACAKLARI ÖZETLEDİ

Olup biteni ve bundan sonra olacakları Dışişleri Bakanı Hakan Fidan özetledi. Dün geceki NTV yayınında Fidan, “Rusya ve İran’ı ikna ettik. Şayet İran ve Rusya Esad’ı destekleseydi çok kanlı olabilirdi” dedi.

Demek ki 28 Kasım’dan itibaren Suriye’de yaşadıklarımızdan hemen önce arka planda çok büyük bir mücadele yürümüş. Ve Türkiye, Astana Süreci’nde ortaklık yaptığı İran ve Rusya’yı, “Esad’ın gitmesine” ikna etmiş. Şam rejiminin tasfiyesine ikna etmiş.

Böylece, “çok kanlı” olma ihtimali beliren Şam rejiminin yıkılması süreci Türkiye’nin “ikna” kaabiliyeti ile böyle rahat gerçekleşmiş.

TÜRKİYE İSRAİL’İ PROVOKASYONLARI NEDENİYLE UYARDI

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Esad’ın Suriye’den kaçmasının ardından İsrail’in selden kütük kaparcasına yaptığı saldırılara da Türkiye’nin müdahale ettiğini açıkladı.

Ve, “İsrail’i Suriye’deki provokasyonları için uyardık” cümlesini kurdu.

İBRAHİM KALIN EMEVİ CAMİİ’NDE BAYRAK ÇEKTİ

Amerika Dışişleri Bakanı Bilinken’in Ankara’ya doğru yola çıktığı saatlerde Şam Emevi’ye Camii’nde görüntü veren MİT Başkanı İbrahim Kalın, İsrail’e ve Amerika’ya gövdesini ortaya koyarak “bayrak göstermiş oldu.

Aynı gün yani Perşembe günü, Milli Savunma Bakanlığı’nın haftalık bilgilendirme toplantısında, Basın Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, “Türkiye’nin ve Suriye’nin güvenliğini tehdid oluşturan, durumu fırsat bilerek alan kazanmaya çalışan terörist gruplara yönelik önleyici ve yok edici tedbirler aldık” dedi.

FİDAN: YPG/PKK YA KENDİNİ FESHEDER YA YOK EDİLİR

Bir gün sonra NTV yayınında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan,  “Artık YPG’nin ortadan kaldırılması bizim stratejik hedefimiz. Ya bunlar kendi kendilerini feshederler ya yok edilirler” dedi.

Türkiye’nin şartlarını sıraladı.

İŞTE TÜRKİYE’NİN SURİYE’DEKİ YPG/PKK’YA ŞARTLARI

• Fidan, “Birinci aşama, YPG/PKK’nın içerisinde bulunan Suriye’deki, Suriyeli olmayan unsurlar ülkeyi terk etmeli” dedi.
• “Türkiye’den, İran’dan, Irak’tan ve Avrupa’dan gelen bugün itibariyle ülkeyi terk etmeleri gerekiyor” diyerek cümlesini pekiştirdi.
• Ardından, “İkinci aşamada YPG’lilerin bugün itibariyle ülkeyi terk etmeleri gerekiyor” diyerek Suriye’nin geleceğinde YPG’nin olmayacağına vurgu yaptı.
• “YPG’nin bütün komuta kademesinin Suriyeli olanlarının da ülkeyi terk etmesi gerekiyor” diyerek Türkiye’nin kararlılığını tüm dünyaya ilan etti.
• “Daha sonra PKK’lı olmayan kadroların, yeni yönetimle bir anlayış birliği içerisinde silahlarını bırakarak, normal hayatlarına dönerek, bütünleşerek artık milli, eşitlikçi bütüncül şekilde hayatlarına devam etmeleri gerekiyor” diyerek, Suriyeli Kürtlerini Suriye’nin yeni dönemine sahip çıkmaya çağırdı.
• Ve filanilde, “Onlara anlatılan bu rüya, kazasız belasız onlar açısından bitmesi gerekiyor” cümlesini kurarak, “Ham hayal peşinde koşanları” gerçekle yüzleşmeye davet etti..!

***

Suriye’de Esad sonrası ne olacağına ilişkin… Ya da Türkiye’nin Suriye devlet mimarisinde “bütüncül devlet”, “bütüncül coğrafya” ve “bütüncül millet” perspektifi içiresinde YPG’ye yer olmadığını en üst perdeden bütün taraflara ve muhataplara söylemiş oldu.

***

Çok açıkça söylemek isteriz ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, Suriye’de 12 yıldan fazladır ince işçilik çıkartarak büyük iş yaptı.

Ve Suriye’yi, Suriyelilere teslim ederken, terör örgütlerinin tümümün tasfiyesi için de büyük bir inisiyatif alıyor.

Suriyeliler şayet YPG/PKK’yı tasfiye edemezlerse, “yok edici tedbirler” ile örgütü yok edecek, elimine edecek…

Ve bunu cümle aleme şimdiden ilan ediyor.

Erdoğan, “Suriye’nin bölünmesine müsaade etmeyeceğiz” dedi.

İbrahim Kalın, Emevi Camii’nde bayrak çekti.

Hakan Fidan, gelecekte YPG/PKK’nın ne olacağını ilan etti.

Bize düşen de bu iradeye şapka çıkartmak oldu.

Türkiye’nin büyüklüğünü görüyor musunuz?

Devlet aklını, görüyor musunuz?

Sebatı ve kararlılığı görüyor musunuz?

Vesselam..!

Hasan Öztürk / Haber7