Son Dakika... Ege Denizi'nde deprem fırtınası! Kandilli'den son dakika açıklama
Son dakika haberi... Kandilli Rasathanesi, Ege Denizi'nde 5.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini duyurdu. Ege'deki Santorini Adası'nda artan sismik hareketlilik sebebiyle bölgeden çok sayıda kişi ayrıldı.
SON DAKİKA HABERİ: Ege Denizi'nde, 28 Ocak'tan itibaren yoğunlaşan depremler devam ediyor. Kandilli Rasathanesi, 12.29'da Ege Denizi'nde 5.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini duyurdu. Deprem 5 km derinlikte gerçekleşti.
#DEPREM
— Kandilli Rasathanesi (@Kandilli_info) February 3, 2025
EGE DENIZI https://t.co/qdmMvVOiZ4
03.02.2025, 12:29:41 TSİ
Büyüklük: 5.1
Derinlik: 5.0 km#Kandilli
SON DEPREMLER
5.1 TÜRKİYE'DEN DE HİSSEDİLDİ
5.1'lik deprem İzmir, Aydın ve Muğla'nın kıyı ilçelerinde de hissedildi. Kısa süreli paniğe neden olan sarsıntının ardından yetkililer, şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yaşanmadığını açıkladı.
HALK SANTORİNİ'DEN AYRILIYOR
Yunan basınında yer alan haberlere göre, Santorini Adası ve çevresinde son günlerde artan sismik hareketlilik nedeniyle bazı Ada sakinleri geceyi araçlarında geçirdi.
Büyük bir deprem olacağı endişesi taşıyan çok sayıda kişi ise başkent Atina'ya gitmek üzere Santorini Limanı'na yöneldi.
Santorini-Atina uçak bileti fiyatlarındaki artış da Yunan basınına yansıdı.
Santorini başta olmak üzere Ege adalarında artan sismik hareketlilik ile Atina Jeodinamik Enstitüsünün verilerine göre bölgede 24 Ocak'tan bu yana 380'in üzerinde minik deprem yaşanması, uzmanları ve hükümeti harekete geçirmişti.
Başbakan Miçotakis liderliğindeki hükümet yetkilileri ve uzmanların katılımıyla dün akşam yapılan toplantıda bölgedeki sismik hareketlilik ve olası büyük depreme karşı alınabilecek önlemler masaya yatırılmıştı.
Tedbir amaçlı Santorini dahil 4 adadaki okullarda bir günlüğüne eğitime ara verilmesi kararlaştırılmış, kültürel etkinlikler iptal edilmiş, halktan kapalı ortamlarda toplu halde bulunmaktan kaçınmaları istenmişti.
Santorini'ye tedbir amacıyla arama kurtarma ekibi ve insansız hava araçları sevk edilmiş, Ada'da arama kurtarma ekipleri için çadırlar kurulmuştu.
Öte yandan, olası deprem anında yapılara zarar vermemesi için havuzların boşaltılması istenmişti.
"TÜRKİYE'Yİ ETKİLEMEYECEK AMA BÖLGEDE TSUNAMİ TEHLİKESİ VAR"
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege Denizi'nde artan sismik hareketlilikle ilgili, "Şu anda yaşananlar üst kabukta gelişen ve Türkiye'yi çok fazla etkilemeyecek depremler, 7 büyüklüğünde olsa bile Türkiye'de batı kıyıları etkilenmeyecek ama bölgede tsunami tehlikesi var." dedi.
Sözbilir, AA muhabirine, 28 Ocak'tan bu yana Ege Denizi'nde kaydedilen 400'ün üzerinde depremin normal bir durum olmadığını söyledi.
Yunan bilim insanlarının oluşan depremleri "fayla ilişkili tektonik kökenli" olarak açıkladığını anımsatan Sözbilir, kendisi de dahil Türkiye'deki bazı uzmanların volkanik etkinliğin de bu sistemde yer aldığını düşündüğünü dile getirdi.
Bölgenin volkanik bir ada sınıfında değerlendirildiğini anlatan Sözbilir, "Çok sayıda volkan var. Deprem fırtınası Santorini volkanının hemen kuzeyinde gerçekleşiyor. Dolayısıyla oradaki etkinlik aynı zamanda hidrotermal kökenli veya jeotermal kökenli de olabilir. Magmanın yukarı doğru çıkışıyla ilişkili aktivite de olabilir. Yani sadece bunu tektonik anlamda ifade etmek çok zor." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Sözbilir, Yunanistan'dan Bodrum'a kadar çok sayıda volkanın bulunduğunu ve önemli bir kısmının da aktif olduğunu vurguladı.
Fayların volkanik aktiviteyle de çalışabildiğine dikkati çeken Sözbilir, şunları kaydetti:
"Orası çok sayıda volkanın yer aldığı bir bölge. Büyük olasılıkla oradaki faylar da birbirini tetikliyor. Daha geride Girit'in güneyinde büyük ölçekli bir fay hattı var. Onun güneyi Afrika, kuzeyi Anadolu olarak kabul ediliyor ve bu hat üzerinde derin odaklı depremler gerçekleşir. Şu anda bizim yaşadığımız depremler sığ odaklı. Yani 5 kilometre ile 25 kilometre arasındaki Ege kabuğunun üst kısımlarında gerçekleşiyor. Geçmişte burada 40, 50, 100 kilometre derinlikli depremler de olmuş. O aşamaya gelirse problem biraz daha büyür. Şu anda yaşananlar Türkiye'yi çok fazla etkilemeyecek depremler, 7 büyüklüğünde olsa bile Türkiye'de batı kıyıları etkilenmeyecek ama bölgede tsunami tehlikesi var. Özellikle Bodrum taraflarında 1956 yılında yaşanan deprem sonrası 1-2 metre civarında bir tsunami girişi olmuş. Dolayısıyla şu andaki deprem fırtınasına Santorini etrafındaki faylarla birlikte volkanın aktivitesi olarak değerlendirebiliriz. Yani Türkiye'deki herhangi bir fayı tetikleyecek bir deprem değil bu."
Sözbilir, diğer fayların tetiklenmesi durumunda büyük ölçekli bir depremin olabileceğini ama şu an bölgede öyle bir beklentinin bulunmadığını aktardı.
Deprem fırtınasının aylarca sürebileceğini hatırlatan Sözbilir, 2011 yılında bölgede depremlerin yaşandığını ancak arkasından volkanik faaliyet olmadığını belirtti.
Sosyal medyada İzmir Körfezi kıyılarında suların çekildiği yönünde paylaşımlar olduğunu hatırlatan Sözbilir, "Şu andaki suların çekilmesi büyük olasılıkla doğa olaylarıyla ilişkili. Yani şu anda normal kendi doğal ortamda da sular çekilebiliyor. Gelgit olayları yaşanabiliyor, Ay'a bağlı hareketler olabiliyor. Bunların depremle ilgili olduğunu düşünmüyorum." şeklinde konuştu.
"FAYIN KIRILMASI HALİNDE ALETSEL BÜYÜKLÜĞÜ 7-7,5 ARALIĞINDA DEPREM ÜRETEBİLECEĞİ ÖNGÖRÜLMEKTEDİR"
Gazi Üniversitesi Afet Yönetimi ve Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan da yaşanan depremlerin "Helen Yayı-Pliny çukuru fayı" üzerinde daha fazla aktif olduğunu ifade etti.
Yaşananların bölgede ciddi fay kırılma olasılığının yüksek olduğunu gösterdiğini aktaran Arslan, "Fayın kırılması halinde aletsel büyüklüğü 7,0-7,5 aralığında bir deprem üretebileceği öngörülmektedir. Literatürdeki sismotektonik verilere göre, Afrika levhası 410-420 kilometre mesafe derinliğe kadar İstanbul'un altına kadar ulaşmaktadır. Aşağıda Güney Ege Denizi ve Santorini Bölgesi'ndeki diri fay zonları görülmektedir. Helen Yayı olarak adlandırılan ana fay bölgesi Türkiye'nin güneybatısını etkileme potansiyelini barındırmaktadır. Dolayısıyla ülkemizin güneybatı bölgesindeki yerleşim yerlerinde önlem alınmasında fayda görüyorum." diye konuştu.
"VOLKANİK AKTİVİTE TAZE!"
Öte yandan deprem hareketliliği Türkiye'den de yakından takip ediliyor. AFAD Deprem Dairesi Başkanı Prof. Dr. Aykut Akgün "Depremler Türkiye'yi ne derece etkileyebilir mi?" sorusuna yanıt verdi. Akgün, bölgedeki depremlerin doğal olduğunu söyledi.
Depremlerin olağan bir konumda gerçekleştiğini ama normal aktivite dışında bir süreçle karşı karşıya bulunduğunu ifade eden Akgün, şunları kaydetti:
"Elimize ulaşan güncel verilere göre buna 'deprem fırtınası' denebilir. Birbirine yakın belirli büyüklüklerdeki peşi sıra olan depremlerden bahsediyoruz. Burada volkanik aktivitenin taze olduğunu biliyoruz. Volkanik aktivitenin gelişmeye başlamasının bu depremlere neden olduğuna dair bir veri yok elimizde. Olursa da şaşırmayız çünkü alan, aktif volkanizmayı geliştirebilecek bir alan. Bu sönümlenebilir de bir miktar artabilir de. Net bir şey söylemek mümkün değil. Sürekli gözlemleyerek tetikte olmak önemli."
Deprem çantasında neler olmalı? Deprem çantası nasıl hazırlanır?
Sayısız deprem, iki devlet gördü! 30 padişah, 12 cumhurbaşkanına şahit oldu
Ege'de peş peşe depremler: Büyük deprem ve patlama aynı anda olabilir
Peş peşe 30 deprem korkuya neden oldu! Naci Görür'den son dakika açıklaması
Son dakika: Peş peşe korkutan sarsıntılar! Muğla ve Adana'da deprem...
EGE KIYILARINDA TSUNAMİ TEHDİDİ VAR MI?
Akgün, bölgedeki tsunami riskine ilişkin, "Tsunami gelişebilmesi için 6'nın üzerinde bir deprem olması beklenir. 4,5 ve 5 büyüklüğünde depremlerde de dalga yükselir, kıyıya vurur ama çok hasar yaratacak boyutta değildir. Hasar olması için büyüklüğünün 7'ye yakın olması lazım." şeklinde değerlendirmede bulundu.
Süreci Türkiye açısından değerlendiren Prof. Dr. Akgün, Ege Denizi'nde şu an itibarıyla daha büyük depremleri öngörmediklerini belirterek, şu bilgileri verdi:
"Bölge, her zaman 7 civarında deprem üretebilecek potansiyele sahip. Kıyılarımızda oluşabilecek etki, depremlerin büyüklükleriyle orantılı. Buradaki 4 ila 4,8 arasında olan depremler, ülkemize 170 kilometre uzaklıkta meydana geliyor. Bunlar bizim nispeten 'küçük' ve 'orta' arasında sayabileceğimiz depremler. Ülkemiz için çok olumsuz bir etkisinden söz edemeyiz. Fakat 6 ve üzeri bir depremi kıyılarımızda hissetmemiz mümkün. Oluşabilecek her türlü duruma karşı AFAD olarak her 15 dakikada bir deprem çözümlemesi yapıyoruz, anlık gözlemliyoruz. Buna karşı ülke bazında eylem planlarımız var."
-
Murat 2 saat önce Şikayet EtBirileri egede harp sistemini faliyete gecirdi gene anlasilan adalar bosaltilip oralari amerika israil askeri uslere cevirmek amacBeğen
-
Ido 2 saat önce Şikayet EtAllahin izni olmadan hic bir sey olmaz .bakalim mevla ne eyler ne eylerse guzel eyler .herkesin bir hesabi olabilir ama mevlaninda bir hesabi vardir .Beğen Toplam 23 beğeni
-
Adem 2 saat önce Şikayet EtAdalar da yunan'a isyan ediyor. Biz TÜRK'e aidiz diyor. Biz gelirsek sakinleşir. :)))Beğen Toplam 9 beğeni
-
Sisli 2 saat önce Şikayet EtBu artık Eğe denizinde büyük depremin habercisi olabilir çünkü beş üstü bir kırılma artık 6.5bir depreme kadar gider umarım Yunanistan'a kayar dikkatli olmak gerekirBeğen Toplam 5 beğeni
-
Yusuf makbul 2 saat önce Şikayet Etvolkanik patlama olursa yeni Adalar meydana gelir Yunan bizden önce o Adaları ele geçirmesi bariBeğen Toplam 6 beğeni