Devlet'in içinde milli güçlerle Batıcılar arasında bir çartışma süre gelmektedir. 

Sonuç itibarıyla bu PKK’nın kendini feshetmesi ve silahları devlete teslim etmesi sürecinde çeşitli güçler ağırlığını koyuyor ve kendi yönlerinde süreci etkilemeye, kendi amaçları doğrultusunda geliştirmeye çalışıyor. 

Bu milli güçlerden biri de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. 

Bu süreci, PKK'yı muhatap haline getirmek için Amerika ve İsrail planlamış olabilir.. 
Fakat Türkiye diye, Türkiye’nin milli güçleri diye bir gerçeklik var. 

PKK'NIN CENAZESİ KALDIRILIYOR

Türk Silahlı Kuvvetleri bir süredir bir yandan PKK'yı eziyor. Kayyumlar atandı. PKK unsurları tasfiye edildi. Yani bir yandan devlet, milli olan unsurlar bu sürece ağırlığını koydu. 

Gelinen noktada PKK'nın ölü olduğu ilan edildi. 

Burada en önemli nokta; yurt içinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK'yı etkisiz hale getirmiş olmasıdır. Yurt dışında da Irak ve Suriye’de de bunu başarabilir.

Abdullah Öcalan, ‘PKK öldü’ diyor. PKK'nın cenazesinin kaldırılmasında Öcalan'a da bir görev düşüyor. Öcalan bir lütufta bulunmadı. Öcalan bir marifet göstermiyor. 

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK'ya karşı yürüttüğü mücadelenin sonuçlarını yaşıyoruz, meyvelerini topluyoruz…

Dolayısıyla terörle mücadele sürecinin kırk yıl önce başladığı yerle bugün geldiğimiz yer arasında bir fark var. Hakikaten bu kadar kesin ve açık bir zaferi henüz kimse beklemiyordu. Beklenmedik sonuçlar alındığını şimdi görüyoruz.

MEKTUP ETKİLİ FAKAT SÜREÇ BİTMEDİ

Zihinler meşgul eden sorulara bir bakalım: Öcalan'ın çağrısı ne kadar etkili olur? Bundan sonra Kürt siyaseti nereye doğru yol alır? Bence şimdi artık en anlamlı soru bu. 
Bir çağrı yapıldı. Sonuç itibarıyla laflardan kalan bir çağrı mı olacak? “Silahları bırakın, toplayın kongreyi ve feshedin. ” diyor. 

Aynı zamanda çok önemli bir şey söylüyor: “Türk Devleti'ne ve Türk toplumuna entegre olun.”

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin operasyonlarının ne kadar etkili olduğunu konuşalım.. Öcalan'ın çağrısının etkisini değil. Türk Silahlı Kuvvetlerinin PKK'yı bitirmesini ve bu zaferin bölgesel etkisini konuşalım. 

Öcalan'ın çağrısında “PKK’nın ömrü bitmiştir, öyleyse feshedelim” diyor. Bu çok gerçekçi, anlamlı bir tespit. Bu çağrı etkili olacaktır. Öcalan'ın çağrısının gücü, PKK'nın ölmesinden kaynaklanıyor. 

Türk ordusu PKK'yı bitirdi. Bu çok önemli ve sağlam bir gerçeklik. Öcalan'ın da çağrısı bu bakımdan etkili olacaktır ama bu süreç burada bitmedi. 

PKK'ya o silahları veren Amerika ve İsrail ne diyecek? Şimdi bu sorunun cevabı da netleşti. Amerika ve İsrail, PKK'ya “silah bırakamazsın, verdiğimiz silahları Türkiye ve Suriye devletlerine teslim edemezsin” diyor.. 

Kısaca Amerika ve İsrail, PKK'ya “Silah bırakma, savaş” diyor.

PROBLEM SINIR ÖTESİNDE  

Şimdi problem, sınır ötesinde kaldı. Amerika ve İsrail'in Suriye'yi ele geçirip bölme politikasıyla karşı karşıyayız. 

Türkiye PKK'yı bitirdi ama sınırın ötesinde de PKK'yı ayakta tutan bir Amerika-İsrail varlığı var, Suriye'de özellikle.

Türkiye'nin burada bazı imkanları ve potansiyel güçleri var. Onlar; Arap ülkeleriyle beraberlik, Filistin'le beraberlik, İran'la beraberlik, İslam dünyasıyla beraberlik. 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika-İsrail güdümündeki projeleri biliyor. Suriye'yi bölen bir Amerika-İsrail var. Filistin'i yok etmek isteyen bir Amerika-İsrail var. 

Trump Doğu Akdeniz'e odakladı. Rusya ile anlaştı, Ukrayna cephesinde. ABD Doğu Akdeniz'de ısrar ediyor. İsrail'i ayakta tutmak, İsrail'i büyütmek, Kürdistan'la İsrail'i takviye etmek, Kürdistan adı altında ikinci bir İsrail kurmak istiyor. Ermenistan adı altında üçüncü bir İsrail kurmak istiyor. 

Doğrudan, net bir Amerikan stratejisi ortaya çıktı Trump'la birlikte. ‘Harita değişecek’ dedi zaten. 

Türkiye’nin bu projeleri bozabilecek potansiyel gücü var.

ZELENSKİY’E ŞEMSİYE TUTMAK DÜNYAYI SARSTI

Türkiye'nin bu projeleri görmesi ve bu bölgede Amerika-İsrail ittifakına karşı direnen İran'dan başlayarak Filistin'i ile diğer Arap ülkeleri ile bir ittifak zincirini oluşturması lazım.. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan bunu yapar mı, yapıyor mu? Bir bakıyorsunuz Erdoğan'ın şemsiyesi altında Zelenskiy çıkıyor. Bunlar çok ciddi mesajlar.

Hani siz Zelenskiy’e şemsiye tuttuğunuz zaman, dünya sistemini, ABD'yi, Rusya’yı ve Çin’i karşınıza alıyorsunuz..

Bu iş bitmemiştir. Türkiye çok büyük bir mevzi kazanmıştır. Dolayısıyla Türkiye’nin önündeki stratejiyi iyi kurması lazım.

ÖCALAN’IN ÇAĞRISININ SURİYE’YE ETKİSİ

Suriye'deki durum nasıl görülmeli? Öcalan'ın çağrısının orada bir etkisi var mı?

Suriye, Amerika-İsrail ittifakı tarafından bölünmek isteniyor.. Bu stratejiye karşı politika yapılacak.. 

Türk Silahlı Kuvvetleri, Fırat'ın doğusunda doğrudan operasyonlarla ya da Suriye’deki ittifakıyla dolaylı yoldan YPG'yi ezebilir.. 

Amerika Türkiye'ye ‘sakın yapma’ diye tehditler savuruyor. 

Öcalan'ın sözkonusu çağrısıyla Türkiye yeniden bir fırsat yakaladı, tarihi bir fırsat yakaladı. YPG'nin PKK’nın uzantısı olduğu dünyaya gösterilmiş oldu. Şimdi YPG bir karar verecek, liderleri Öcalan’ın çağrısına uyacak mı, uymayacak mı göreceğiz.. 

YPG'nin sözcüleri ipe un seremeyecek, tarafını seçecek. Ya Öcalan’ın çağrısına uyacak, kendini feshederken silahları Suriye ordusuna teslim edecek ya da Amerika-İsrail ittifakının dümen suyuna kendini bırakıp Türkiye’yle savaşacak..

ABD ve Avrupa devletleri YPG’yi koruyamayacak artık. Ya PKK/PYD/YPG kendi kendini feshedecek ya da Türkiye tarafından ezilecek..

Mustafa Yürekli / Haber7