Türkiye istikrar dedikçe İsrail neden kuduruyor?

  • GİRİŞ17.04.2025 08:30
  • GÜNCELLEME18.04.2025 08:45

Henüz taraflarca birbirine doğrudan sıkılmış kurşun yok ortada. Düzenlenmiş herhangi bir taarruz da mevcut değil ama Siyonist İsrail’le aramızda büyük bir savaş yaşandığı besbelli.

Üstelik yeni başlamış bir savaş da değil bu.

Uzun yıllar ülke olarak içe kapanmışlığımızı, istikrarsızlığımızı ve ABD ile aramızdaki sözüm ona iyi ilişkileri kendi lehine kullanıp kılcallarımıza kadar işlemiş bir terörist yapıdan başkası değil Siyonist İsrail. PKK terör örgütünü kurup bu bölücü yapıyı başımıza musallat eden de bu örgütle mücadele için bize kumandası kendilerinde olan cihazları satıp askerlerimizin sinsi ve kalleşçe şehit edilmesini sağlayan da bunlardan başkası değil aslında.

İsrail, kendi muharref dini hezeyanlarını ve sapkın inançlarını hayata geçirebilmek adına çevresindeki ülkeleri ve bütün bölgeyi uzun yıllardan beri ABD eliyle istikrarsızlaştırma yoluna gitti.

Bunu büyük oranda başardı da. Ne var ki Gazze şeridini tamamıyla tasfiye edip bölgedeki büyük hedeflerine daha emin adımlarla yürüyeceğini düşündüğü bir anda önüne iki büyük engel çıktı. Bunlardan ilki sahip olduğu istikrar neticesinde Türkiye’nin diplomasi, küresel barış ve vicdanın hamisi olarak bölgesel güç olmaktan küresel aktörlüğe göz kırpması ile bünyesinde kangren olmuş terörü bitirip iç cepheyi güçlendirme hamlesi diğeri de Suriyelilerin hiçbir ülkenin öngöremediği bir anda halk devrimini gerçekleştirerek ülkenin toprak bütünlüğü ve siyasi istikrar yönünde güçlü bir irade beyan etmesidir.

İşte ne olduysa bundan sonra oldu ve İsrail’le aramızda öteden beri cereyan eden gizli savaş, iyice görünür hale geldi.

Bütün hesaplarını bölgedeki ülkelerin güçsüzlüğü ve istikrarsızlığı üzerine kuran İsrail, Türkiye’nin siyasi istikrarının bu denli kalıcı hale geleceğini, başta savunma sanayi alanındaki atılımlar olmak üzere pek çok alandaki makus talihini yeneceğini, teröre karşı son derece güçlü bir duruş sergileyeceğini, güçsüzleri himaye etmede bu denli gözü pek davranacağını, sadece kendisini değil bölge ülkelerini de istikrar ve kalkınma projeleriyle ihya edebilecek planlar yapabileceğini hiç hesaba katmadığı için bu günlerde büyük sıkıntılar yaşıyor.

Gün geçmiyor ki bizzat İsrail yöneticilerinin dilinden ya da basın yoluyla Türkiye'nin Suriye'de artan nüfuzuna ilişkin yoğun endişeleri ele alan söylemler duyulmasın, makaleler kaleme alınmasın.

Bu söylemlerin zaman zaman Türkiye ile çatışmanın kaçınılmaz olduğu tezine kadar uzanması ise çok manidar. Türkiye’nin Suriye'de askeri üs kurmaya hazırlanmasının İsrail'in gücünü zayıflatacağı ve böyle bir durumun İsrail için potansiyel bir tehdit oluşturacağını dile getiren sözlü- yazılı bu söylemler genellikle İsrail'in Türkiye ile doğrudan çatışmaya hazırlanması gerektiğini belirten uyarılarla sona eriyor. Bunların raporlaştırılarak İsrail yöneticilerine sunulması ise bardağı taşıran son damla oluyor.

Öyle ki İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu elindeki bütün kozları devreye sokarak ya da deyim yerindeyse bütün tuşlara aynı anda basarak Türkiye’yi bölgesini istikrara kavuşturmaktan geri adım atmaya zorluyor.

Bunu iki yolla yapıyor İsrail.

İlki İsrail, dost bildiği ülkeleri Türkiye aleyhine kışkırtarak sözüm ona ülkemize gözdağı vermeyi amaçlıyor. 

Bunların başında Yunanistan geliyor elbette. İsrail, Yunanistan’ın Türk korkusunu kaşıyarak ve uzun yıllara dayalı sorunları Yunanistan lehine neticelendirme vadiyle onları tahrik ederek güya bize ayar vermeye çalışıyor. Kıbrıs’ta İsrail’in yönlendirmesi ve AB’nin katkılarıyla son günlerde yaşanan olağan dışı gelişmeler bize gösteriyor ki Suriye'de kaybeden Siyonist İsrail, rövanşı Kıbrıs'ta almak istiyor. Nitekim geçtiğimiz günlerde Yunan Başbakanı Miçotakis’in İsrail Cumhurbaşkanı Herzog ve Başbakan Netanyahu ile görüşmesinden ortak silah üretim kararının çıkması bu amaca hizmet için tasarlanmış plandan başkası değil.

İkincisi İsrail, içimizdeki fondaş ve gönüllü İsrail sevicileri harekete geçirerek iç cephemizi tahrip etmeye yöneliyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Suriye’de Türkiye’nin etkinliğini şikâyet etmek amacıyla yaptığı ABD ziyaretinde Başkan Trump tarafından bütün dünyanın gözü önünde azarlanmasının ardından canhıraş bir şekilde Yunanistan ve Kıbrıs tuşlarına basmasının yankıları bir süre daha artarak devam edeceğe benziyor.

Türkiye güçlendikçe, terör bittikçe, Suriye ve bütün bölgede istikrara yönelik adımlar çoğaldıkça bu savaş daha da kızışacak gibi.

Unutmamalı ki çakalların hükmü kurt ayağa kalkana kadardır.

Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın dediği gibi, Mevla görelim neyler/ Neylerse güzel eyler.

Mürsel Gündoğdu / Haber7

murselgundogdu@gmail.com

 

Yorumlar10

  • Ali 1 gün önce Şikayet Et
    Merak etmeyin. İki ortak işlerini yürütür. Yakında herşey normale donerrrrrr
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Saalih 1 gün önce Şikayet Et
    KIBRISI .1878 de.ingiltereye kiralamıştık. 100 yıl geçti madem israil tüm tuşlara basıyor. GAZZELİ MÜCAHİ;TLERE SİLAH ve SİHA göndererek başlayalım. İTraile golanı derhal boşaltmasını, boşaltmaz ise pis leşlerini gömeceğimizi bildirelim. bu it sürüsü millet rokefellerden sonra işi daha da hızlandırarak HAŞA MEHDİYİ İNDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR. Mehdiyi bilemem ama ÖLÜM MELEĞİ GELİYOR
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Hyr 1 gün önce Şikayet Et
    mossad türkiyede maddi ve manevi olarak kemalistliği kullanıyor. önce atatürkçüülük yasaklanmalı. o zaman zafer kesin. atatürk bizden değildir. siyonistlerin bir piyonuydu
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • Turgut Güner 1 gün önce Şikayet Et
    Siyonistler anlamazlar insanlıktan,iyi halden.Rabbim cezalarını versin." Ne demiş büyüklerimiz,bir musibet bin Nadihatten daha epdeldir."
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • DAHA NE? 1 gün önce Şikayet Et
    Dünyadaki Tüm Ticari oluşumların vanası yahudilerde,Dünyanın girtlagina çökmüş durumdalar,İsteseler istedikleri ülkeyi anında çokertirler,.Bu kadar hirslanmakla neye ulaşmak istiyorlar? Belkide ECELLERİNE.....
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat