Bakan Ergin tartışılan tahliyeleri anlattı
Ceza Mahkelmeleri Usulü Kanunu'nun 102. maddesindeki değişiklikle yargılama süresi 10 yılı geçen sanıklar tahliye oldu. Tahliyeler kamuoyunda endişe yarattı. Adalet Bakanı Sadullah Ergin tahliyelere açıklık getirdi.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) tutukluluk sürelerini yeniden düzenleyen 102. maddesinin yürürlüğe girmesiyle tahliye olabilecek tutuklu sayılarının tarihe göre değişebileceğini belirterek, ''Bugün itibariyle tutuklu toplam 953 kişi civarında bu düzenlemeden istifade edebilecek gibi, ilk derece mahkemelerinden bu düzenlemeden yararlanan kişi sayısı 280 civarındadır'' dedi.
Ergin, NTV'de canlı yayına katılarak, tahliyelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bir davanın ağır ceza mahkemesinde ortalama bin 622 günde bitirildiğini, bu davanın ilk derece mahkemesindeki yargılama ve savcılık soruşturmasının 580 günde bitirildiğini, aynı dosyanın da bin 42 gün yüksek yargıda beklediğini anlatan Ergin, bir dava dosyasının ortalama 473 gün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda beklediğini, dosyanın ilgili ceza dairesinde de 399 gün kaldığını vurguladı.
Bakan Ergin, bu sürenin azaltılması için çalıştıklarını, Adalet Bakanlığı'nın projelerinin ve planlarının bu yönde olduğunu ifade ederek, ''Bugün itibariyle tutuklu toplam 953 kişi civarında bu düzenlemeden istifade edebilecek gibi, ilk derece mahkemelerinden bu düzenlemeden yararlanan kişi sayısı 280 civarındadır. 40 bin rakamı kesinlikle doğru değil. Radikal tedbirler alınmazsa bu rakam 2 bin olur, 3 bin olur, 2014'de daha fazla da artabilir. Burada tıkanıklık yüksek yargımızda'' diye konuştu.
''TAHLİYE OLAN KİŞİLERİN İŞLEMİŞ OLDUKLARI FİİLLER, BUNLARIN TOPLUMDA UYANDIRDIĞI İNFİAL, VİCDANLARDAKİ MERHAMET DUYGUSU HEPİMİZİ İRİTE EDİYOR''
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 2004 yılında hazırlandığını ve yürürlüğe girmesinin 2010 yılının sonuna bırakıldığını belirterek, söz konusu düzenlemenin Ergenekon ya da Balyoz davaları sanıkları için yapıldığı yönündeki yorumların doğru olmadığını söyledi.
Bakan Ergin, televizyon programında, tahliyelerle ilgili soruları yanıtladı.
Tahliyelere ilişkin tartışmanın doğru zeminde yapılmadığını belirten Ergin, yazılı ve görsel basında 10 yıllık ve 5 yıllık tutuklu kalınabilinecek sürenin uzunluğunun tartışıldığını, bu sürelerin bile makul ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) kabul edeceği sürelerin de üzerinde olduğunu söyledi.
Tartışmaların tahliye edilenlerin kimliklerine bakılmaksızın sürdürüldüğünü ifade eden Ergin, ''Tahliye olan kişilerin işlemiş oldukları fiiller, bunların toplumda uyandırdığı infial, vicdanlardaki merhamet duygusu hepimizi irite ediyor. Ancak ceza hukukunda kanunilik prensibi esastır, vicdanı kanaatlere göre hakimlerin değerlendirme yapması ceza yargılamasında söz konusu değildir'' dedi.
AİHM'de Türkiye aleyhine açılan davaların yaklaşık yüzde 14'ünün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 5. maddesindeki ''özgürlük ve güvenlik hakkına'' ve bu hakkın ihlaline ilişkin davalar olduğunu ifade eden Ergin, Türkiye'nin, 2004 yılında Ceza Usul Yasası'nı hazırlarken limitsiz tutukluluk süresine disiplin getirmek ve AİHM'de Türkiye'nin mahkum olmasını engellemek için çalışmalar yapıldığını kaydetti.
Söz konusu düzenlemenin 2008 yılına ertelendiğini, mevzuat nedeniyle bu sürenin daha sonra 2010 yılına uzatıldığını ve 2010 yılı sonunda düzenlemenin yürürlüğe girdiğini belirten Ergin, asıl tartışılması gereken konunun Türk yargısındaki uzun yargılamalar olduğunu ve bunun nasıl kısaltılacağı konusunun çözüme kavuşturulması gerektiğini belirtti.
Yargının iş yükünün azaltılması ve sorunların çözülmesi için gelecek hafta mecliste Tebligat Yasası'nın görüşüleceğini, ara buluculuk kanun tasarısı ve kamu denetçiliğine ilişkin düzenlemelerin tamamlanacağını, yüksek mahkemelerin insan kaynakları sorununun çözülmesine dair çalışmaların da devam ettiğini ifade etti.
-ERGENEKON VE BALYOZ DAVALARINDAKİ TUTUKLULUK SÜRELERİ-
Tahliyelere ilişkin düzenlemenin Ergenekon ve Balyoz davalarındaki tutukluluk sürelerini 10 yıla kadar çıkaracağı yönünde yorumlar bulunduğunun anımsatılması üzerine de Ergin, söz konusu yasal düzenlemenin 2004 yılında yapıldığını hatırlattı.
Ergin, ''Bu yasa 2004'te yapıldı. O zaman Ergenekon ya da Balyoz soruşturması var mıydı? 2004'te yapılmış bir yasanın 2008'den sonra ortaya çıkmış soruşturmalar için yapıldığını söylemek doğru değil. Buradaki düzenleme Türkiye'de yargılamanın uzun tutukluluğu önlemek için siyaset kurumunun ortaya koyduğu bir iradedir, doğru bir düzenlemedir'' dedi.
Bakan Ergin, 102. maddedeki düzenlemeden önce alt sınırı 7 yıl ve daha üst olan fiiller için tutuklama sınırı olmadığını belirterek, buna limit getirildiğini, bu limitin de uzun olduğunu söyledi.
-
musti 13 yıl önce Şikayet EtADAM HALA YARGI TEMBEL DİYOR. Sen okumuyormusun görmuyormusun.1 yargıca yuzbıne yakın dosya dusuyor.Hala yargı yavaş diyor.Beğen
-
musti 13 yıl önce Şikayet EtSANKI 8 YILDIR KOLTUKTA BEN OTURUYORDUM. Surekli şikayet etti.Hep yargıyı zor duruma dusurmeye calıstı.Bu olayın altında da bu yatıyor.Amaç yargıyı zor duruma dusurmekti.Kendi maçaları ugruna katilleri dısarı bıraktılar.Ama yaptıkları oyun pek tutmadı.RAHŞAH 2Beğen
-
ismet yavuz 13 yıl önce Şikayet Etbir çözüm buldum,. Başbakan tayyib erdoğan ve ekibi yargıçlık yapsın,davalar 3-5-7 yıl sürmesin ve bu eşkiyalar hapisten çıkamasın.Beğen
-
kaan 13 yıl önce Şikayet Etbir şeyler düzelecekmi??. beyler asıl mesel nedir biliyomusunuz..asıl mesele kişilerin savunma hakkının aslında engellenmesidir..mahkemeye düşen suçsuz vatandaşlar bile anasından doğduğuna pişman oluyor..neden savcı sadece iddaneme hazırlıyor..sınırsız yetkileri var.peki bunu kim dengeleyecek avukatmı..hayır..nasıl savcı iddaa makamıysa benzer statüde savunma savcısıda olmalı...yada avukatlara yeni bir statü verilmeli...savunma hakkı bile yokk.hadi diyelim 5 sene içerde suçsuz yattın..kime soracaksın hesabı???kime???Beğen
-
iibrahim kaya 13 yıl önce Şikayet Etbiri yargı bağımsızmı dedi.. haburda teröristlerin ayağına giden,adamlar biz önderimizin emri ile geldik,pişman değiliz dediği halde ,yalvar yakar adamları ikna eden hakimlerin olduğu bir ülke,parası olanların parayla silahı olanların silahı ile ,siyasi gücü olanlarında nüfusü ile mahkemelerin yönlendirildiği,buna karşın,hiç değişmeyen kanun,garibanın her zaman suçlu olduğu,terazisinin ayarı bozuk,gözü fıldır fıldır dönen,elbisesinin hertarafı yırtık,pala bıyıklılara öpücük dağıtan bir kadın bizdeki yargı,dünde aynıydı,bu günde aynı.Beğen