Eşine bakmayan kadına mirastan men
İzmir'de 4 yıl önce 42 yaşında vefat eden TRT Türk Halk Müziği sanatçısı Ahat Uruk’un açtığı, ölmesi üzerine annesi ve 3 kardeşinin devam ettirdiği boşanma davasında kusurlu bulunan eşi mirastan men edildi.
İzmir’de 4 yıl önce 42 yaşında vefat eden TRT Türk Halk Müziği sanatçısı Ahat Uruk’un açtığı ve ölmesi üzerine annesi ve 3 kardeşinin devam ettirdiği boşanma davasında kusurlu bulunan eşi mirastan men edildi.
TRT Sanatçısı Ahat Uruk, 2002 yılında evlendiği oyuncu Burcu Tuna Uruk ile evliliğinde sorunlar yaşamaya başlayınca 2007 yılında boşanmak için mahkemeye başvurdu. Ahat Uruk, eşinin kendisinden maddi çıkar sağlamayı düşündüğünü ve aralarında şiddetli geçimsizlik olduğunu belirterek, İzmir 11’inci Aile Mahkemesi’nde boşanma davası açtı.
‘Kanser oldum bakmadı’
Uruk, dava dilekçesinde kansere yakalandığını, hastalandıktan sonra eşinin kendisine kötü muammelede bulunduğunu, ‘Eşek gibi çalışacaksın, bana bakmak zorundasın’ diyerek psikolojisini bozduğunu iddia etti. Ahat Uruk, boşanmak istediği eşinin hastalığıyla ilgili kendisine hiç yardımcı olmadığını, aksine ‘Sen öleceksin, araban, evin ve her şeyin bana kalacak’ sözleriyle tüm hayati umutlarını bitirdiğini öne sürdü.
Tazminat ve nafaka istedi
Mahkemeye cevap dilekçesi veren tiyatro sanatçısı Burcu Tuna Uruk ise, eşinin rahatsızlığında hep yanında olduğunu, ancak kocasının evliliklerinin ilk günlerinden itibaren kendisine sadık bir eş olmayıp, sürekli aldattığını öne sürdü. Dondurmam Gaymak filminde ‘Zeynep’ karakterini canlandıran ve Antalya Film Festivali’nde Altın Portakal adayı olan Burcu Tuna Uruk, eşinin sağlığıyla yakından ilgilendiğini, onun ise biraz iyileştiğinde hep başka kadınlarla ilişki kurmaya yeltendiğini iddia etti. Kendisinin, Ahat Uruk’un üçüncü eşi olduğunu belirten Burcu Tuna Uruk, hasta olduğu dönemlerde ‘onur konseri’ düzenleyip, gelir sağladığını anlattı. Boşanmak için 200 bin TL maddi, 35 bin TL manevi toplam 235 bin TL tazminat ile aylık 700 lira yoksulluk nafakası istedi.
Dava sürerken öldü
Bağırsak kanseri tedavisi gören Ahat Uruk, boşanma davası sürerken, 11 Eylül 2007’de öldü. Uruk’un ölümünden sonra yasal mirasçısı olan annesi Meliha Uruk, kardeşleri Nihal Uruk, Nevzat Uruk ve Hakan Uruk açılan boşanma davasına katılarak, gelinleri Burcu Tuna Uruk’a karşı davayı sürdürme kararı aldı. Uruk Ailesi, gelinlerinin, ölümünden sonra da kendilerine, ’Bana bakmaya mecbursunuz, ya anlaşırız ya da mahkeme kararıyla istediklerimi zorla alırım’ diyerek tehdit ettiğini ileri sürdü. Mahkeme hakimi, Ahat Uruk ile eşi Burcu Tuna Uruk’un eşit kusurlu olduğuna karar verip, davayı bitirdi. Uruk Ailesi, davayı temyiz etti. Dosyayı inceleyen Yargıtay 2’inci Hukuk Dairesi, Burcu Tuna Uruk’un daha fazla kusurlu olduğunu belirtip kararı bozdu. Bunun üzerine Uruk ailesi kusuru ispatlanan Burcu Tuna Uruk’un mirasçı olmayacağını ileri sürdü. Dosyayı inceleyen İzmir 8’inci Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi Nuran Yörük, boşanma davasında, Burcu Tuna Uruk’un daha fazla kusurlu olduğu yönünde karar verildiğini belirtti, kusurlu eşin mirasçı olamayacağına dikkat çekti. Davalı Burcu Tuna Uruk’un 12 pay üzerinden 6 pay sahibi olarak mirasçı gösterildiği veraset ilamını iptal etti. Ahat Uruk’un mirasını 6 pay kabul edip, annesi Meliha Uruk’a 3 pay, kardeşleri Nevzat, Nihal ve Hakan Uruk’a da 1’er pay verilmesine karar verip davayı bitirdi.