Erdoğan'ın Suriye ve Libya endişesi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Suriye'de bir dağılmanın, bir parçalanmanın, bir mezhep çatışmasının doğmasına yönelik endişelerimiz var. Bunları da görmek, yaşamak istemiyoruz'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Rize Valiliği'ni ziyareti sırasında basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Erdoğan, bir gazetecinin, Suriye'de yaşanan olaylarla ilgili Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşüp görüşmediği yönündeki sorusu üzerine, ''Doğrusu yaklaşık bir hafta 10 gündür ben görüşmedim. Ama arkadaşlarım görüşmelerini devam ettiriyorlar. Özellikle de Suriye Büyükelçimiz çok yakın temasın içinde, sürekli bilgileri alıyoruz'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, bu arada Libya'yı da yakın takipte tuttuklarını ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:

''Bugünlerde özel temsilcimi Libya'ya gönderdim. Özel temsilcimin görüşmelerini bekleyeceğim. Kendim Seyfülislamla bir görüşme yaptım. Kendilerine daha önceki yol haritamızla ilgili düşüncelerimi yansıttım. Özel temsilcimin gelmesinden sonra da, onların kanaatlerini, düşüncelerini aldıktan sonra bu konudaki düşüncelerimizi yeniden paylaşacağız. Bir taraftan muhalefet kesimi, bir yandan şu andaki ulusal yönetimle de görüşmelerimizi devam ettirerek en az zararla bu konudaki süreci Libya halkının birliği, beraberliği, bütünlüğü istikametinde bitirelim istiyoruz. Çünkü bizim için Libya halkının birliği beraberliği, bütünlüğü çok önemli.

Aynı şekilde Suriye'de bir dağılmanın, bir parçalanmanın, bir mezhep çatışmasının doğmasına yönelik endişelerimiz var. Bunları da görmek, yaşamak istemiyoruz. Çünkü Suriye'nin durumu Libya'nın durumuna benzemez. Libya bizim için bir yerde belki bir dış politika analizi olarak değerlendirilebilir. Suriye ise öyle değil, adeta bizim için bir iç politika değerlendirmesi yapmamız gereken... Çünkü 850 kilometre sınırı olan, akrabalık bağlarının çok yoğun çok güçlü olduğu bir ülke konumunda. Temenni ederim ki bu sıkıntıyı Suriye süratle aşacaktır.''

Bir gazetecinin, basında yer alan terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın olduğu ileri sürülen açıklamaları hatırlatması üzerine Başbakan Erdoğan, ''Siz inanıyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti devleti, hükümetiyle her şeyiyle böyle kalkıp üç beş kendini bilmeze prim verecek durumumuz yok. Gereği neyse bunların hepsi yapılır'' dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile ilgili bir internet sitesinde yer alan açıklamaların anımsatılması üzerine Erdoğan, ''Bizim dışımızdaki konular. Bu konularla ilgilenmeyi hiçbir zaman ilkelerime uygun bulmam. İlkelerimin dışında... Onların kendi iç sorunudur. Yorum yapmam doğru olmaz zaten'' dedi.

MUHALEFETİN ÜSLUBU SİYASİ ACEMİLİK

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''En çok üzüldüğüm konu muhalefetin üslup sorunudur. Edebe adaba sığmayacak şekilde, hiçbir kutsallarının olmadığını görüyorum'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Rize Valiliğini ziyareti sırasında bir gazetecinin, ''Beyaz Saray'dan bir açıklama geldi sabah saatlerinde. Obama, NATO Genel Sekreteri ile yaptığı görüşme sonrasında Libya'ya yönelik operasyonların süreceği yönünde bir açıklama yaptı.

Size bu konuda Amerikan kanadından bir bilgi aktarımı yapıldı mı'' sorusuna, ''Şu anda arazideyim doğrusu. Yani arkadaşlar, belki Dışişlerimize filan bu tür bilgi gelmişse, beni ilgilendiren bir konuysa bana bunu ulaştırırlar ama beni şu anda pek ilgilendirmeyen bir konuysa onu da kendileri zaten kendi aralarında çözüyorlar'' yanıtını verdi.

Gazetecilerin, seçim sürecini değerlendirmesini istemesi üzerine, muhalefetin ciddi bir eleştirisini henüz göremediğini belirten Erdoğan, ''İftiraya, yalana dayalı ne yazık ki bazı yaklaşım tarzlarını görüyorum. Tabii bunlar da ortaya konuldukça, bunların yalan olduğunu ortaya koydukça ve kendi, ne yazık ki geçmişteki birçok uygulamalardaki yanlışlarını ortaya koydukça, bunlara cevap veremeyişlerde, ciddi manada zannediyorum, herhalde isyan ettiriyor. Yaklaşım tarzları o bakımdan. Bakıyorsunuz anamuhalefet, diğerleri hep birlikte bir hareket etmenin gayreti içerisinde'' diye konuştu.

''Şöyle bir tablo var'' diyen Erdoğan, ''AK Parti, iktidar partisi olarak bir yanda gözüküyor, diğerleri ise bir yanda. En çok üzüldüğüm konu muhalefetin üslup sorunudur.

Edebe adaba sığmayacak şekilde, hiçbir kutsallarının olmadığını görüyorum. Tabii hiçbir kutsalları da olmayınca bu şekilde saldırıya devam ediyorlar. Tabii bizler bu üslubu çok daha farklı bir şekilde ortaya koymak suretiyle cevaplandırdığımızda da beyefendiler rahatsız oluyorlar'' dedi.

Kendilerinin aynı konuşmadıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

''Orada kelimeleri de, cümleleri de çok daha seçerek konuşmaya gayret ediyoruz. Kendi kutsal değerlerimize saldırmaktan tutunuz da ailelerimize varıncaya kadar, geçmişte defaatle cevabını belgelerle ortaya koyduğumuz birçok şeyleri tekrar tekrar döndürerek, özellikle anamuhalefet lideri bunları ortaya sürüyor. Bunlar artık prim yapacak şeyler değil.

Bu da zannediyorum siyasi acemilikten kaynaklanıyor ama 12 Haziran akşamı milletim en güzel değerlendirmeyi yapacak. Çünkü bizim sekiz buçuk yıllık bir defa bir hizmet sürecimiz var. Bu hizmetimiz eğitimden sağlığa, adalete, emniyete, ulaşıma, enerjiye ve Türkiye'nin dünyadaki itibarına varıncaya kadar çok farklı bir noktada.''

Ekonomide Türkiye'nin çok ciddi bir sıçramayı yaşadığını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

''İlginçtir, ilk defa bir seçim atmosferi içerisinde bizim bütçemiz Nisan ayı itibarıyla 1 milyar dolar fazla verdi. Bu çok, çok önemli. Böyle bir şeyi yakalamış bir Türkiye var. Hele hele bir seçim bütçesinin yapılmadığı, buna hiç prim vermeden emin adımlarla geleceğe bakan ve 2023'e hazırlanan bir Türkiye var ama muhalefet sadece bol keseden atıyor.

Çünkü küfe sırtında yok. Eğer sırtında bir yumurta küfesi olsa bu kadar rahat tabii konuşamazlar. Biz geldiğimizde Merkez Bankamızın döviz rezervi 27.5 milyar dolardı ama şimdi 95 milyar dolar oldu. Öyle zannediyorum ki anamuhalefetin genel başkanı herhalde bu paraya sulanıyor.

Gelince 'biz bunu nasıl dağıtırız', bunun gayreti içerisinde. Zaten onların söylediği rakamları, ayni ve nakdi olarak çok değişik yollarla halkımıza veriyoruz. Yatırımlara aynen devam ettik.''

Erdoğan, Türkiye'nin yatırımlarını küresel finans krizinin olduğu dönemde bile asla geri bırakmadığını belirterek, ''Aynen devam etti. Eğer devam etmemiş olsaydık İspanya'nın, Yunanistan'ın, İtalya'nın düşmüş olduğu duruma, istihdamda biz de düşerdik ama bizim yatırımlarımız devam ettiği için biz istihdamda aynı sıkıntıları yaşamadık.

Hamdolsun şu anda yüzde 11'lerde filan bir işsizlik sorunumuz var. Bunu da aşağıya çekeceğiz. Çünkü bizim artık mevsim olarak lehimize olan bir döneme giriyoruz. Pozitif yansımaların başlayacağı bu dönemde süratle işsizliğin daha da azaldığını göreceksiniz'' diye konuştu.