Erdoğan: Kirli emellerini örtme bahanesi
'Terör saldırıları Hükümeti bu bölgeyle ilgilenmeye zorlamış.' sözü Bitlis'te konuşan Başbakan Erdoğan'ı çok kızdırdı. Erdoğan, terörün hızlı biteceğini müjdeledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bizim, 9 yıldır yaptığımız yatırımları, gerçekleştirdiğimiz reformları, bir dayatmanın ve tehdidin sonucu olarak lanse etmeye çalışanlar, açıkça söylüyorum yalan söylüyorlar ve aslında kendi kirli emellerini örtmeye çalışıyorlar. Neymiş? 'Terör örgütünün saldırıları Hükümeti bu bölgeyle ilgilenmeye zorlamış.' Bu, yalandır, alçakça bir iftiradır ve mesnedi olmayan bir kara kampanyadır'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis Eren Üniversi'nde bir konuşma yaptı.
Erdoğan, ''Bu bölgede özgürlükler yaygınlaştıkça, demokratik standartlar yükseldikçe, inkar, ret ve asimilasyon politikaları ortadan kaldırıldıkça, terör örgütü ve uzantıları, kendi inkar, ret ve faşizm sistemlerini tesis etme gayretine girdiler. 9 yıl öncesine kadar faili meçhulleri dillerinden düşürmeyenler, dikkat edin, bugün terör örgütünün infazlarını görmezden geliyorlar'' şeklinde konuştu.
Erdoğan, ''Benim bu bölgedeki tüm kardeşlerim, terör örgütü ve onun uzantılarının bu faşizan baskılarını lütfen artık görsün. Nitekim görüyor da. Evladı ölen anne babalar, esnaf, sanatçılar, iş adamları, sivil toplum örgütleri artık cesaretle çıkıp, 'Yeter artık' diyorlar. Ben her fırsatta ifade ediyorum: Demokrasi, terörün ilacıdır, panzehiridir. Demokratik standartlar yükseldikçe, yatırımlar arttıkça, geçmişin hataları telafi edildikçe, benim bu bölgedeki kardeşim de gerçeği görüyor ve teröre sırtını dönüyor, lanet okuyor. İnşallah bu süreç bu şekilde devam edecek. İnşallah, terör örgütünün elinde, bir tek dahi istismar aracı kalmayacak. Göreceksiniz, terör örgütünün, onun uzantılarının maskesi çok daha hızlı düşecek ve bölge insanı, terörün musallatından artık sıyrılacak'' dedi.
Erdoğan, ''Bizim bu millete sevdamız var. Bu topraklara sevdamız, aşkımız var. Ve bizim Allah'a muhabbetimiz ve korkumuzdan başka kimseden korkumuz yoktur, bu da böyle biline'' dedi.
''Bizim bu millete sevdamız var. Bu topraklara sevdamız, aşkımız var. Ve bizim Allah'a muhabbetimiz ve korkumuzdan başka kimseden korkumuz yoktur, bu da böyle biline''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bizim bu millete sevdamız var. Bu topraklara sevdamız, aşkımız var. Ve bizim Allah'a muhabbetimiz ve korkumuzdan başka kimseden korkumuz yoktur, bu da böyle biline'' dedi.
Erdoğan, Bitlis Eren Üniversitesinde düzenlenen, aralarında Bitlis Eren Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi eğitim kurumu, öğrenci pansiyonları, hastane ve süt üretim fabrikasının da bulunduğu tesislerin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, iktidarlarının 9 yıldır bölgede gerçekleştirdiği reformlar, yaptığı yatırımların, insana verdikleri değerin bir sonucu olduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan, 74 milyonu kardeş olarak gördüklerini, 74 milyonun her bir ferdini birinci sınıf vatandaş olarak değerlendirdiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Biz, İzmir'de ne varsa Van'da da o olsun, İstanbul'a ne kadar yatırım yapılıyorsa nüfusu oranında Hakkari'ye de o kadar yatırım yapılsın istiyoruz ve bunu gerçekleştiriyoruz. Bingöl ile Kocaeli, Bitlis ile Ankara arasında hizmetler, yatırımlar noktasında hiçbir fark, hiçbir ayrım olmaması için azami bir hassasiyetle çalışıyoruz. Bizim, 9 yıldır yaptığımız yatırımları, gerçekleştirdiğimiz reformları, bir dayatmanın ve tehdidin sonucu olarak lanse etmeye çalışanlar, açık söylüyorum yalan söylüyor ve aslında, kendi kirli emellerini örtmeye çalışıyorlar. Neymiş? 'Terör örgütünün saldırıları Hükümeti bu bölgeyle ilgilenmeye zorlamış' Bu, yalandır, alçakça bir iftiradır ve mesnedi olmayan bir kara kampanyadır.
Terör, bu bölgeye, kandan, gözyaşından, acıdan, bizzat teröristlerin zulüm ve baskısından başka hiçbir şey kazandırmamıştır. Madem siz bu kadar ürkütüyordunuz, korkutuyordunuz ve sizin bu korkutmanız sebebiyle hizmet geliyordu da bizim bu 9 yılımızdan önce 21 yılda niye gelmedi bu hizmetler? Niye gelmedi? Kardeşlerim bu bir aşk meselesidir, inanç meselesidir. Bizim bu millete sevdamız var. Bu topraklara sevdamız, aşkımız var. Ve bizim Allah'a muhabbetimiz ve korkumuzdan başka kimseden korkumuz yoktur bu da böyle biline.''
-''Bu ülkeye verebilecekleri hiç bir şey yoktur vahşetten başka''
Terörün, sadece gençlerin kanını içmekle, anaları evlatsız bırakmakla kalmadığını,bölgenin refahının, kalkınmasının önündeki en büyük engel olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, ''İşte şurada yolun üzerinde menfeze mayın döşemek suretiyle vatandaşımızı katledenlerin bu ülkeye verebileceği herhangi bir şey olabilir mi. Şurada polis okulumuzu taramaya cüret edenlerin bu ülkeye verebileceği herhangi bir şey olabilir mi? Bunların bu ülkeye verebilecekleri hiç bir şey yoktur vahşetten başka'' diye konuştu.
-''Terör örgütünün infazlarını görmezden geliyorlar''-
Bölgede yaptıkları çalışmaları hatırlatan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Biz, TRT ŞEŞ'i, 24 saat Kürtçe yayın yapacak bir kanalı kurmak istediğimizde, terör örgütü ve onun vesayetinde siyaset yapanlar buna karşı çıktılar. Biz Kürtçe'nin serbestçe konuşulmasını, öğretilmesini sağladığımızda, bundan rahatsız oldular. Yasakları kaldırdıkça tedirgin oldular. Bölgeye yol yaptık, hastane, okul, üniversite, yurt yaptık, havaalanı yapıyoruz. Bunları engellemeye çalıştılar. Bunu engellemek için her türlü saldırıya ve tahrike başvurdular. Öyle ki bu bölgede özgürlükler yaygınlaştıkça, demokratik standartlar yükseldikçe, inkar, ret ve asimilasyon politikaları ortadan kaldırıldıkça, terör örgütü ve uzantıları, kendi inkar, ret ve faşizm sistemlerini tesis etme gayretine girdiler.
9 yıl öncesine kadar faili meçhulleri dillerinden düşürmeyenler, dikkat edin, bugün terör örgütünün infazlarını görmezden geliyorlar. İktidarımız dönemine kadar ifade özgürlüğünün olmamasından dert yananlar, bugün bizzat kendileri ifade özgürlüğünü yasaklamanın peşindeler; sanatçıya, düşünürlere, yazarlara özellikle baskı girişimlerini arttırdılar. OHAL'den, yol kontrollerinden, yayla yasaklarından şikayet edenler, aynı yasakları, aynı engelleri uygulamak için adeta can atıyorlar.''
-''Kürt'e ayrı enerji Türk'e ayrı enerji gitmiyor ki''-
''Benim bu bölgedeki tüm kardeşlerim, terör örgütü ve onun uzantılarının bu faşizan baskılarını lütfen artık görsün'' diyen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Nitekim görüyor da... Evladı ölen anne babalar, esnaf, sanatçılar, iş adamları, sivil toplum örgütleri artık cesaretle çıkıp, 'Yeter artık' diyorlar. Ben her fırsatta ifade ediyorum: Demokrasi, terörün ilacıdır, panzehiridir. Demokratik standartlar yükseldikçe, yatırımlar arttıkça, geçmişin hataları telafi edildikçe, yanlışlar düzeltildikçe, benim bu bölgedeki kardeşim de gerçeği görüyor ve teröre sırtını dönüyor, lanet okuyor. İnşallah bu süreç bu şekilde devam edecek. İnşallah, terör örgütünün elinde, bir tek dahi istismar aracı kalmayacak. Göreceksiniz, terör örgütünün, onun uzantılarının maskesi çok daha hızlı düşecek ve bölge insanı, terörün musallatından artık sıyrılacak. Biz vazgeçmeyeceğiz, yatırımlardan da reformlardan da asla geri adım atmayacağız.
Hakkari'de, Yüksekova'da havaalanı yapıyoruz inşaat başlayacak 'istemezük', Şırnak'ta havaalanı yapacağız aynı anlayış, bütün gelenleri tehdit ediyorlar, 'gitmeyeceksiniz oraya' aynı şey Iğdır'da, ama biz dinlemedik. Hepsinin inşaatı devam ediyor. Şurada daha geçen hafta bir baraj çalışmasında gittiler iş makinelerini yaktılar. Bunların neresinde bu ülkenin evladı olmak veya bu vatanı sevmek veya bu ülkenin insanlarını sevmek var.
Barajlardaki suların Kürt'e, Türk'e, Laz'a, Çerkez'e, Gürcü'ye gideceğini, oralardan çıkan enerjinin milletin herbir ferdini aydınlatacağını vurgulayan Erdoğan, ''Kürt'e ayrı enerji Türk'e ayrı enerji gitmiyor ki hepsine gidiyor, ama bunlar sıkılmadan utanmadan, sıkılmadan o suyu içiyor o sudan istifade ediyor'' dedi.
-''Bunlarınki tamamen seviye kaybı''-
''Böyle bir mantık, akıl tutulması olmaz bunlarınki tamamen seviye kaybı'' ifadesini kullanan Erdoğan, terörle kararlı şekilde mücadeleyi sürdüreceklerini, sivil vatandaşın hukukunu da çok büyük bir hassasiyetle muhafaza edeceklerini söyledi.
Erdoğan, ''İnşallah önümüzdeki yıllarda Türkiye bu meseleyi bütünüyle geride bırakmış, bütün dikkatini, enerjisini, zamanını ve imkanlarını, 2023 yılı hedeflerine yöneltmiş olacak. Dünyanın, demokraside, ekonomide, diplomaside, özgürlüklerde, fiziki altyapıda en gelişmiş, en büyük ülkelerinden biri olma yolunda adım adım mesafe kat ediyoruz. Bu yolda her geçen yıl hızımız daha da artacak, kazançlarımız daha da çoğalacak.''
''9 yılda, sadece Doğu ve Güneydoğu illerimize yaptığımız yatırımın toplamı 35 milyar liraya ulaştı''
Depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar dileyen Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Başta Adilcevaz ve Tatvan ilçeleri olmak üzere, Bitlis ve ilçelerinde, vatandaşlarımızın hasarlı binalara, şüpheli binalara girmemesini özellikle rica ediyorum. Zira gerek artçı sarsıntılar, gerek yeni depremler bölgede halen devam ediyor. Erciş ve Erçek depremlerinin artçı sarsıntıları burada da hissedilirken, biliyorsunuz Adilcevaz ve Muş merkezli küçük şiddette de olsa depremler meydana geldi. Büyük depremde hasar görmüş evlerin, bu artçı sarsıntılarla, yeni depremlerle bir felakete yol açmasını hiç birimiz arzu etmeyiz.
Dolayısıyla, Bitlis genelinde, vatandaşlarımızın dikkatli olmalarını, tedbirli davranmalarını önemle rica ediyorum. Bu arada Bitlis'in, depremin 'sessiz mağduru' olduğu yönündeki ifadelere de asla katılmıyorum. Tıpkı Van gibi, tıpkı Erciş gibi, Bitlis'in ilçelerine de gereken her türlü yardımı ulaştırdık ve ulaştırmaya da devam edeceğiz. İnşallah, mümkün olan en kısa zamanda yaraları saracak, şehirlerimizi çok daha güvenli hale getireceğiz. Benim bugün Bitlis'i ziyaret etmemin esas nedenlerinden biri, açılışların ve partimin gençlik kongresinin ötesinde, depremle ilgili çalışmaları yerinde görmektir. Eksiklikleri, aksamaları tespit ederek, en kısa zamanda bunları gidereceğiz. Bitlisli kardeşim lütfen müsterih olsun. Bitlis'i mağdur etmeyiz, asla da mahrum bırakmayız.''
-''Eski rakamla 30 trilyonluk bir yatırımı, bugün resmi olarak hizmete alıyoruz''-
Bu törenle, Bitlis'e 14 ayrı yatırımı kazandırdıklarını vurgulayan Erdoğan, ''Tek bir törenle, yaklaşık eski rakamla 30 trilyonluk bir yatırımı, bugün resmi olarak hizmete alıyoruz'' dedi.
Bitlis Eren Üniversitesinin Fen Edebiyat Fakültesinin 12 milyon liralık bir yatırım bedeliyle tamamlandığını, üniversitenin, öğrencilerin hizmetine girdiğini bildiren Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bitlis Eren Üniversitemizin kuruluşunu bildiğiniz gibi 2007 yılında gerçekleştirdik. Bugün Bitlis Eren Üniversitemiz, 4 fakültesi, 7 meslek yüksek okulu, 3 yüksek okulu, 2 enstitüsü, 4 bin 141 öğrencisi, 213 akademik personeli ile ülkemizin ve bölgenin seçkin eğitim kurumlarından biri olma özelliğini taşıyor. Bildiğiniz gibi, 2 bin 400 dönümlük bir alanı kaplayan kampüs inşaatının maliyetinin yarısını, değerli Eren ailesi kabullendiler. Yüzde 50'sini de devlet olarak bizler halledeceğiz. Şu anda süratle devam eden bu yatırımları da en kısa zamanda bitirmek suretiyle inşallah Bitlis Eren Üniversitesi bütünüyle bir olgunluk arz eder hale gelecek ve az önce rektörümüzün de ifade ettiği gibi gerçekten çok daha büyük kapasitede öğrenci alabilir hale gelecek. Şu anda açılışını yaptığımız Fen Edebiyat Fakültesi Eren Holding tarafından tamamlandı. Şu ana kadar Eren Holdingin, devam eden yatırımlarla, gerek ilköğretimde attığı adımlar ki bir kısmının açılışına bende katılmıştım. Gerçekten bir Bitlisli ailenin böyle kendi şehrine, kendi memleketine sahip çıkmaları, her türlü takdirin üzerindedir. Bunun ötesinde de ülkemizin diğer vilayetlerinde ki iş adamlarının da kendi vilayetlerine sahip çıkması bakımından bir örnektir, ben kalbi duygularla kendilerini alkışlıyorum, tebrik ediyorum. Allah bol bereketli kazançlar versin.''
''Uzun ince bir yolda'' yürüdüklerini belirten Başbakan Erdoğan, ''Yükümüz ağır, işimiz çok. Burada atacağımız bu adımlarla geleceği çok daha farklı bir şekilde inşallah imar edeceğiz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, ''Şu anda yapılmakta olan yurt binamız, inşallah bu yurt binamıza ilaveten 500 kız 500 erkek olarak bin kişilik yeni yurt binalarıyla takviye edeceğiz. Bunu daha da güçlendirmemiz gerekiyor. Süratle bunun yatırımın talimatını da vermiş bulunuyoruz. Tabii önümüzdeki dönemde bildiğiniz gibi burada bir de eğitim araştırma hastanemizi, inşallah yeri falan belirlendi, bunun da süratle adımını atacağız'' diye konuştu.
-''Bitlis'e ve Bitlisli kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum''-
Başbakan Erdoğan, bu törenle, Bitlis ve ilçelerinde, 4 ilköğretim ve ortaöğretim pansiyonu, 4 anaokulu, 2 ilköğretim okulu ve Hizan Öğretmenevinin de resmi açılışını gerçekleştirdiklerini bildirdi.
Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
''Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğümüzün hizmet binası ve Tatvan Kapalı Spor Salonu açılışını da yine bugün burada gerçekleştiriyoruz. Aynı şekilde, Tatvan Süphan Süt ve Süt Ürünleri İşletme Tesisini de bugün hizmete sunuyoruz. Tüm bu yatırımların, bu eserlerin, Bitlis'e ve Bitlisli kardeşlerimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Tabii bu yatırımları Bitlis'imize kazandıran Bitlis Eren Üniversitemizin, Milli Eğitim Bakanlığımızın, Gençlik ve Spor Bakanlığımızın, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın mensuplarını, bu yatırımların gerçekleşmesinde emeği geçen yüklenici firmalara, mimarından mühendisine kadar tüm işçi kardeşlerime hepinizin huzurunda teşekkür ediyorum. Ben, bundan yaklaşık 1 sene önce, 19 Aralık'ta Bitlis'e geldim. Merkezde, ilçelerde, 73 farklı eser ve hizmetin açılışını hep Bitlisli kardeşlerimle birlikte gerçekleştirdim. Ben, o ziyaretimde de ifade etmiştim. 'Yılların ihmalini telafi ediyoruz' demiştim. Bitlis'e gecikmiş yatırımları bir an önce kazandırmak için var gücümüzle, bütün enerjimizle çalıştık ve çalışıyoruz. Şöyle maziye bir bakın, Bitlis'in yollarını bir düşünün. Ben Bitlis'e şöyle 15-20 yıl önce geldiğimde o zamanki Bitlis'in halini şöyle bir hayal ediyorum, neydi, iktidar olduğumuzda neydi ve şimdi ne oldu. Artık Bitlis modern bir şehir haline geliyor. İnşallah şu ortadan geçen derenin ıslahını da hallettiğimizde o zaman göreceksiniz, Bitlis tanınmaz bir hale gelecek. Şimdi bugüne kadar bazı vatandaşlarımız hep direndi ama bundan sonra direnemeyecekler, niye? Son Van depremi ile birlikte biliyorsunuz, şimdi yeni bir çalışma başlattık. Yeni yasal düzenleme ile birlikte artık Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız birinci derecede olmak üzere bu işin sorumluluğunu yüklenerek, kentsel dönüşüm ve değişim projeleriyle birlikte artık şehirlerin üzerine gideceğiz, valilerimizle, belediye başkanlarımızla birlikte uygun olmayan tüm binaları kamulaştırarak, yıkmak suretiyle, şehirlerimizi yeniden inşa edeceğiz. Bitlis de bunlardan bir tanesidir. Dere üzerinde ev olur mu, olur. Görmek istiyor musun, nerede? Gel Bitlis'te gör, gel Rize'de gör, gel Trabzon'da gör. Ondan sonra da bir heyelan, feryat, herkes başlar 'devlet nerede.' Eh işte böyle oluyor bu işler.''
Başbakan Erdoğan, Bitlis'in yüzlerce yıl boyunca bölgenin hem kültür hem ticaret hem de siyasi merkezi olmuş kadim bir medeniyet şehri olduğunu, tarih boyunca, ilim adamları, sanatçılar ve idarecilerin Bitlis'e akın ederek, Bitlis'in okullarında, Bitlis'in eğitim merkezlerinde dönemin en ileri eğitimini aldıklarını anımsattı.
-''11 ayda Bitlis'te toplam 87 farklı eser ve hizmetin açılışını gerçekleştirdik''-
Erdoğan, Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri'nin Bitlis için söylediği 'Huda'nın cennetidir şehr-i Bitlis, cihanın ziynetidir şehr-i Bitlis, gönüller minnetidir şehr-i Bitlis, Bitlis ki dünya cennetidir şehr-i Bitlis'' dizelerini okuyarak, şunları kaydetti:
''Evet, Peygamberleri, sahabeleri, nice büyük erenleri, komutanları ağırlamış Bitlisimiz, inşallah yeniden ülkemizin ve bölgemizin göz bebeği olacak bir bilim şehri, kültür şehri, irfan şehri haline geliyor. Özel sektörümüz, sivil toplum kuruluşlarımız ve en önemlisi Bitlisli kardeşlerimizle el ele verdiğimizde bu hedefe en kısa zamanda ulaşacağımıza yürekten inanıyorum. Bitlis'i 'mağrur tarihin mütevazi şehri' olmaktan çıkartıp, inşallah yeniden mamur ve mağrur bir şehir haline dönüştürmek için hep birlikte çalışacağız. Bir yıl içinde, hatta 11 ayda Bitlis'te toplam 87 farklı eser ve hizmetin açılışını gerçekleştirdik. Yollardan hastanelere, okullardan kültür eserlerine, fakülte binalarından konutlara, pansiyonlara kadar 87 farklı yatırımı Bitlis'e kazandırdık. Sadece Bitlis değil, bölgedeki, bugüne kadar ihmal edilmiş, mağdur edilmiş, mahrum bırakılmış tüm illerimize elimizi uzattık, yılların ihmalini telafi etmek için yoğun çaba sarfettik. 9 yılda, sadece Doğu ve Güneydoğu illerimize yaptığımız yatırımın toplamı 35 milyar liraya ulaştı. Yani eski rakamla 35 katrilyon. Biz insanı sadece bir tüketici, sadece bir ekonomik unsur olarak asla görmedik ve görmüyoruz. Sosyal anlamda, kültürel anlamda, demokrasi, temel hak ve özgürlükler anlamında da hem bölgenin hem tüm Türkiye'nin gecikmiş reformlarını süratle yaptık ve yapmaya devam ediyoruz.''
Erdoğan, konuşmasının sonunda, ''Bu mücadelemizde bize destek veren bütün kardeşlerime, bütün Bitlislilere şükranlarımı sunuyorum. Açılışını yaptığımız eğitim kurumlarının, spor tesisinin, işletme tesisinin bir kez daha Bitlis'imize hayırlı olmasını diliyor, emeği geçenleri kutluyor, sizleri de sevgiyle saygıyla selamlıyorum'' dedi.
Başbakan Erdoğan, konuşmanın ardından Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, Bitlis Valisi Nurettin Yılmaz, Bitlis Belediye Başkanı Fehmi Alaydın, Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Doğru ve bazı milletvekilleriyle birlikte tesislerin toplu açılışını gerçekleştirdi.
Bu arada Başbakan Erdoğan, Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) tarafından üniversiteye giriş sınavında Türkiye 25'incisi olan İrem Ceren Doğan'a hediye edilen otomobilin anahtarını verdi.
-
ali ateş 13 yıl önce Şikayet Etfehmi doğan kardeşim. belliki sen ankara daki siyaset bürokrat ilişkilerinden haberdar değilsin ve yargı yürütmeden bağımsızdır martavalına inanıyorsun.dün chp döneminde nasıl yargı bağımsız değildi ise bugün akp dönemindede malesef bağımsız değil.yargı ne kadar cilalanıp kamuoyuna bağımsızmış gibi sunulursa sunulsun bütün yargıç ve savcılar bilirki yürütmeden bağımsız olmak mümkün değildir.hukuk işlerini yürütmenin politikalarına aykırılık teşkil etmeden yürütmek durumundadırlar.aksi durumda bulundukları yerleri muhafaza edemezler derhal görevlerinden derdest edilirler.evrensel hukuk kuralları falan hikayedir gücü elinde tutanların menfaatleri sözkonusu olursa.yargının son dönemdeki uygulamalarına bakarsan bunu görmekte zorlanmazsın.ama tarafsız evrensel hukuk ve adalet duygularıyla bakarsan.siyasi yandaş gibi bakarsan malesef göremezsin.Beğen
-
erdal oz 13 yıl önce Şikayet EtTerör saldırıları Bu günmü başladı??????????????. Bre cahiller bu günmü başladı terör saldırıları. Şunu anlamalıdırki bu millet. Bu hükümete kadar millet eşitliği yeni başlamış oldu. Bunu bdp kendine yediremediği için ve kendine pay çıkarmak için israilli çocuk katilleriyle bir olup söyledikleri ortak saçma sapan sözlerdir. Bunu kabullenselerde kabullenmeselerde tüm Halklarımız ve hatta Dünya biliyor.Beğen
-
varol çetin 13 yıl önce Şikayet Etkürtler. sizleri bilmem,ben bunlardan ve bunların alayından tiskindim.tırnağım uzadıkca kesiyorum ve vucuduma bir gram zararı olmuyor.aksine dahada yenilenerek ve güclenerek vucut buluyorum.allah tırnağı kesipde vucuda huzur verecek tırnakmakası versin.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Cemal Yılmaz 13 yıl önce Şikayet EtAKP ÇOK BÜYÜK HATALAR YAPTI. AKP Kürd meslesi ile herhangi bir altyapı hazırlığı yapmadan herhangi bir alternatif proje sunmadan sorunun çözümü için PKK ye siyaset yolu açtı...Böyle oluncada bütün insiyatif kendi projesi hazır olan PKK nin eline geçti....PKK bir anda yarı resmileşmiş yada Kürd halkının tek temsilcisi gibi bir oluşuma dönüştü...AKP-Asker kavgasında ordu hükümeti zor durumda bırakmak için PKK ye değil açık kapı bırakmak adeta davetiye gönderdi....Böyle olunnca PKK pek çok şehir ve kırsal alanda hakim oldu...Hakim olduğu her yerde tehdit ve terör estirdi...Halk ortada devleti görmeyince karşı olanlarda korkudan örgüt tarafına geçti..Hakkari ve Şırnak gibi özellikle köylerde halkın oylarını BDP ye verilmesi ölümle tehdit ettiler..Bu tehdirler sonucu BDP oylarını artırdı...Bu ortamda devletin mücadeleyi kaybettiğini sanan örgüt ve Apo devlete içi tehdit dolu müzakere ve ateşkes şartları sunuyordu.. Evet AKP epey hata yaptı ama bu örgütün ecelide geçte olsa AKP nin eli ile olacaktır.Beğen Toplam 1 beğeni
-
TRUVA TROY 13 yıl önce Şikayet EtBUNLAR DEMAGOJİ USTASI OLMUŞLAR ARTIK. Editörün Notu: Lütfen yorumunuzun tamamını büyük harflerle yazmayınız. Teşekkürler...Beğen