İzmir merkezli "Paralel Devlet Yapılanması" operasyonu
İzmir'deki operasyonda adliyeye sevk edilen mülkiye müfettişleri, "Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma davası"nda delil olarak sunulan, ancak daha sonraki teftişle gizli bilgi ve belge olmadığı ortaya çıkan dosyalarla ilgili "gizli belge" kararını, dönemin müsteşarının yanı sıra dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in oluruyla aldıklarını savundu
İzmir'de, "Paralel Devlet Yapılanması"na yönelik operasyon kapsamında gözaltında bulunan mülkiye müfettişleri, "Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma davası"nda delil olarak sunulan ve daha sonraki teftişte gizli olmadığı ortaya çıkan dosyalarla ilgili "gizli belge" kararını, dönemin müsteşarının yanı sıra dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in oluruyla aldıklarını savundu.
"Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma davası"nda mahkemeye delil olarak sunulan bazı dosyalar, İzmir merkezli "Paralel Devlet Yapılanması" operasyonu kapsamında gözaltına alınan mülkiye müfettişlerine soruldu.
2012 yılında İzmir'deki soruşturma kapsamında söz konusu belgelerin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu Başkanlığına "gizli belge" olup olmadığının tespit edilmesi için gönderildiğini öne süren şüpheliler, inceledikleri dosyalarla ilgili görüşlerini, dönemin müsteşarı ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in oluruyla İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına geri gönderdiklerini iddia etti.
Mülkiye müfettişleri, sadece görevlerini yaptıklarını ve yaptıklarının suç olmadığını savundu.
İzmir merkezli 18 ilde düzenlenen operasyonda zanlılarla ilgili hazırlanan fezlekede, askeri casusluk davasında, bulundurulması suç olmayan bazı delillerin dönemin mülkiye müfettişlerince "gizli delilmiş" gibi gösterilerek, askeri gizli bilgi ve belde bulundurma davasındaki bazı askerlerin mağdur edildiği öne sürülmüştü.
Söz konusu belgelerle ilgili İçişleri Bakanlığınca yapılan daha sonraki incelemede, bu belgelerin "Yetkili makamların kanun ve düzenleyici işlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken belgeler" olmadığı tespit edildi.
- Operasyon
İzmir merkezli 18 ilde yürütülen operasyonda, FETÖ/PDY'nin, TSK içindeki mensuplarını öne çıkarmak için terfi sıralamasındaki rakiplerine yönelik sahte deliller oluşturarak kumpas kurmasıyla ilgili, "Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" davasının soruşturma sürecinde, terör örgütünün yönlendirmesi ve talimatları doğrultusunda, TSK ve bürokraside taraflı ve kasıtlı usulsüzlükler yapılarak, davanın şüphelilerini kamuoyunda itibarsızlaştırıp tasfiye edilmesini amaçladıkları iddiasıyla, 57 kişi hakkında yakalama kararı çıkarılmış, 49 kişi gözaltına alınmıştı.
Fetullah Gülen'in "bir numaralı şüpheli" olarak arandığı soruşturmada gözaltına alınanlardan 13'ü, sorgularının yapıldığı Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nden serbest bırakılmıştı.
Aralarında Gülen'in de bulunduğu 8 kişiye ise halen ulaşılamadı.
YORUMLAR