FETÖ'den "pamuk eller cebe" taktiği

ÖMER SÜT - Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) finansal destek sağladığı gerekçesiyle tutuklu bulunan iş adamı S.Ç'nin anlattıkları, örgütün iş adamlarından "himmet" adı altında nasıl para topladığını gözler önüne serdi.

Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklanan ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen S.Ç, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu savcılarına örgütün yapılanmasına ilişkin bilgiler aktardı.

FETÖ ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle kapatılan bir derneğin başkanlığını yaptığı için, kapatılan Ege ve Batı Akdeniz Sanayici ve İşadamları Federasyonu'nun (ESİDEF) İzmir'de toplantılarına katıldığını belirten S.Ç, kanun hükmünde kararname (KHK) ile kapatılan Türkiye İş Adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'na (TUSKON) bağlı iş adamlarının örgüte daha çok yardımda bulunulması için hangi taktiklerin uygulandığını anlattı.

S.Ç, iş adamlarının katıldığı toplantılara firari olan eski TUSKON Genel Sekreteri Mustafa Günay ile örgütün sözde "Ege Bölgesi İmamı" Bekir Baz'ın yanı sıra tutuklu sanık kapatılan Zaman gazetesi yazarlarından Ali Ünal'ın da bulunduğunu, bu toplantılarda örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in sık sık övüldüğünü ifade etti.

- "Onun duasıyla buralara geldik"

Toplantılarda, Gülen kastedilerek, "Onun duasını alalım, onun için bir şeyler yapalım. Onun duasıyla buralara geldik, bu kurumları yaşatalım." şeklinde sözler sarf edildiğini, Günay ve Baz'ın Gülen'le görüştüğünü ve selamını getirdiklerini belirten S.Ç, katılımcıların coşması için konuşmalar yapıldığına şahitlik ettiğini anlattı.

Küçük bir firmanın sahibi olmasına rağmen dernek başkanlığı yaptığı için yaklaşık 500 iş adamının katıldığı TUSKON'un 17-25 Aralık 2013 sürecinin ardından İstanbul'daki bir toplantısına davet edildiğini kaydeden S.Ç, adını bilmediği, örgütün sözde "İstanbul imamı"nın toplantıda yaptığı konuşmada, paralel yapıya ait kurumların değerli ve önemli olduğunu, örgüt mensuplarınca yaşatılması gerektiği yönünde telkinlerde bulunduğunu beyan etti.

İş adamı S.Ç, TUSKON'un toplantısına aralarında, örgüt yapılanmasında "bürokrasi imamının yardımcısı" olduğu iddia edilen tutuklu sanık iş adamı Hazim Sesli, tutuklu iş adamları Hacı Boydak, Mustafa Seyitoğlu, Serdar Seyitoğlu, Ahmet Küçükbay, Ömer Faruk Kavurmacı ile firari iş adamı Ramazan Davulcuoğlu'nun bulunduğu çok sayıda iş adamının katıldığını kaydederek, Sesli'nin yeni geldiği ABD'den Gülen'in talimatlarını iş adamlarına ilettiğini ileri sürdü.

- "Haydi pamuk eller cebe"

S.Ç, ifadesinde şunları anlattı:

"(Hazim Sesli) mikrofonu eline alıp, 'Size hocamızın selam ve dualarını getirdim. Kurumlarımıza sahip çıkma zamanıdır. Bu mesaj Fetullah Gülen tarafından gönderildi.' dedi. Örgütün (sözde) İstanbul imamı yeniden mikrofonu alarak, 'Abiler, hocamızın (Fetullah Gülen) selam ve talimatını aldınız. Bank Asya'yı kurtarma zamanıdır, haydi pamuk eller cebe...' tarzında sözler söyledi. İş adamları, çeşitli miktarlarda bağışta bulunmaya başladı. Deyim yerindeyse paralar havada uçuştu. 300 bin ila 500 bin dolar gibi rakamlar telaffuz edildi. Sahneye çıkan bir kişi yüksek sesle kimin ne miktarda bağışta bulunduğunu söylüyor, diğer kişi kaç para olduğunu söyleyip, insanları dolduruşa getirip daha çok bağışta bulunmalarını sağlıyordu. '10 milyon oldu, 20 milyon oldu.' gibi sözlerle katılımcıları coşturup daha çok bağışta bulunmaları isteniyordu."

İş adamı S.Ç, kentlerdeki dernekleri de yöneten örgütün üst düzey yöneticilerinin TUSKON'u olduğundan daha büyük göstermek amacıyla aldatıcı beyanlarda bulunarak insanlarda bu konfederasyonun etkili ve geniş bir örgüt olduğu inancının aşılandığını ifade etti.

- Operasyon

Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, 26 Ağustos 2016'da düzenledikleri eş zamanlı operasyonda aralarında S.Ç'nin de bulunduğu 15 iş adamını gözaltına almıştı. Bu iş adamlarından S.Ç'nin de bulunduğu 12 kişi tutuklanmış, 3 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.