Ege Denizi'ndeki deprem

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Jeofizik Mühendisliği Sismoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç.Dr. Orhan Polat, 12 Haziran'da Ege Denizi'nde meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depreme ilişkin, "Ana şoktan hemen sonraki 7 dakika içerisinde çok sayıda artçı sarsıntı meydana geldi. Bu haliyle deprem, enerjisini büyük oranda boşaltmışa benziyor. Bundan sonra literatürdeki örneklerle karşılaştırdığımızda ana şoka yaklaşan ya da ana şoku geçen başka bir büyük deprem olma ihtimali zor görünüyor." dedi.

Doç. Dr. Polat, DEÜ Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, 12 Haziran'da meydana gelen depreme ilişkin hazırladıkları ön değerlendirme raporunu açıkladı.

Depremin meydana geldiği bölgede son zamanlarda öncü bir sarsıntı olmadığını ifade eden Polat, Ege Denizi'ndeki depremin 17 Ağustos 1999'da yaşanan Marmara Depremi gibi hiçbir belirti göstermeden meydana geldiğini ve bu nedenle "sinsi bir deprem" olduğunu belirtti.

Doç. Dr. Polat, deprem sonrasındaki 1,5 güne ilişkin değerlendirmeler yaptıklarını ve bu süre içerisinde 500'den fazla artçı sarsıntının meydana geldiğini vurgulayarak, "Ana şoktan hemen sonraki 7 dakika içerisinde çok sayıda artçı sarsıntı meydana geldi. Bu haliyle deprem, enerjisini büyük oranda boşaltmışa benziyor. Bundan sonra literatürdeki örneklerle karşılaştırdığımızda ana şoka yaklaşan ya da ana şoku geçen başka bir büyük deprem olma ihtimali zor görünüyor. Yine de vatandaşların mutlaka dikkatli olması gerekiyor. Çok hassas bu zamanda bir takım sansasyonel haberlere, doğruluğu olmayan açıklamalara itibar etmeyin." diye konuştu.

- "Fay 6,8 deprem büyüklüğüne kadar deprem üretebilir"

Depremi oluşturanın Midilli fayı olduğunu aktaran Polat, "Midilli fayı yaklaşık 30 kilometre uzunluğundadır. Bu büyüklükteki bir fay 6,8 büyüklüğüne kadar deprem üretme potansiyeline sahip. Artçıları incelediğimizde bu fayın güneydoğu tarafında yani Türkiye'ye, Foça'ya bakan tarafında 25 kilometre uzunluğunda bir bloku kırdığını görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Polat, Midilli fayının bağımsız bir fay olduğunu, İzmir'deki deprem üreten fay sistemleriyle doğrudan ilişkili görülmediğine işaret ederek, şunları söyledi:

"Midilli fayı için 30 kilometre ve 6,8'e kadar deprem üretme potansiyeline sahip diyorsak, Allah korusun, ileride uzun vadede 6,8'lik deprem ürettiği taktirde gözle görülebilecek tsunami dalgalarının oluşmasına neden olur. Bu dalgalar Japonya'da veya Endonezya'daki meydana gelen depremlerde olduğu gibi çok büyük dalga yaratmaz. İnsanların gözle görebildiği dalga oluşur."