Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu İzmir'de
Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, 15 Temmuz'da FETÖ'nün darbe girişimine karşı verilen mücadeleye ilişkin "Hain darbe girişimine karşı milletin ortaya koyduğu mücadelenin anlamını hakkıyla kavrayamamış olan bazı odaklar ve uluslararası kamuoyu için basın mensuplarının o gece kayıt altına aldığı gerçekler adeta ders mahiyetindedir. Birileri ne kadar görmemek için gözlerini kapasa da o ders orada verilmiştir." dedi.
Kaya İzmir Termal Otel Kongre Merkezi’nde Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün (BYEGM) İl Müdürleri Toplantısına katılan Çavuşoğlu, toplantı için seçtikleri İzmir'in ilklerin şehri olduğunu, hükümet olarak İzmir'e son 15 yılda toplam 45 milyar liraya yakın kamu yatırımı yaptıklarını, 10 bin yeni derslik, 15 bin konut inşa edip, 3 yeni devlet üniversitesi kurduklarını anlattı.
İstanbul-İzmir otoyolu, İzmir-Ankara yüksek hızlı tren hattının devam ettiğini kaydeden Çavuşoğlu, Sabuncubeli Tüneli'nin gelecek yıl açılacağını, İzmir Körfez Geçişi ile ilgili çalışmaların da sürdüğünü aktardı.
- Algı operasyonlarına karşı BYEGM'in çalışmaları
BYEGM'nün gerçekleştirdiği çalışmaları anlatan Bakan Çavuşoğlu, "Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğümüz, Özellikle FETÖ’nün hain darbe girişimi üzerinden, Batı medyasında uygulamaya konulan yoğun algı operasyonlarına, gerçekleştirdiği faaliyetlerle son derece güçlü bir karşılık vermiştir. Ülkemizi ilgilendiren hususlarda içimizdeki nabzı iyi tutamazsak, söylemleri ve onların ardındaki asıl metinleri iyi okuyamazsak, kimsenin kapımıza dayanmasına gerek kalmaz, kaleyi içeriden kaybederiz." dedi.
Türkiye düşmanı belli odaklar tarafından dışarıda üretilen negatif söylemlerle mücadele etmekte başarı sağladıklarını vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Önce kendi elimizi güçlendirmemiz gerekiyor. Ülkemize baktıklarında ne gördükleri, şer odaklarının hayata geçirecekleri algı operasyonları için temel teşkil ediyor. O halde onlara bu imkanı vermemek için çalışmamız gerekiyor. Muhakkak ki, bilerek bizi içeriden yıpratmak için sayfalar dolduran, programlar yapan, yayınlar gerçekleştirenler olacaktır. Ancak biz doğruyu, gerçeği etkili savunur ve ön planda tutmayı başarırsak, onları kendi oyunlarında alt etmek daha kolay olacaktır. Bu imkanı medyaya olan hakimiyetinizle, yaptığınız gözlem ve analizlerle devletimize sağlamak sizlerin en önemli görevi."
Çavuşoğlu, Türk medyasının 15 Temmuz'da demokrasiden yana ortaya konan tavrı tüm dünyaya en güzel şekilde aktardığını dile getirerek, "Hain darbe girişimine karşı milletin ortaya koyduğu mücadelenin anlamını hakıyla kavrayamamış olan bazı odaklar ve uluslararası kamuoyu için basın mensuplarının o gece kayıt altına aldığı gerçekler adeta ders mahiyetindedir. Birileri ne kadar görmemek için gözlerini kapasa da o ders orada verilmiştir. Tüm dünya o gece, yalan, iftira ve çarpıtma yerine doğru ve güvenilir bilgilere yer verdiği zaman medyanın demokrasiyi nasıl güçlü kıldığını görmüştür." ifadelerini kullandı.
- "Yerel medyayı desteklemek vazifemiz"
Ulusal basın ile yerel basın arasında çok büyük farklar oluştuğuna dikkati çeken Bakan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Kendi şehirlerinde medya devlerini geride bırakan yerel gazetelerin olduğu yıllar çok geride değildir. Bunu tekrar sağlamak önemli. Tekirdağ’ı ya da Artvin’i, Sinop’u yahut Antalya’yı İstanbul’dan değerlendirmek doğru değildir. Kurum olarak genel müdürlüğümüzün medyayı desteklemek, güçlü ve etkili bir medya yaratmak gibi bir vazifesi var. Bunu temelden başlayarak yani yerel medyadan başlayarak gerçekleştirmek doğru olacaktır diye düşünüyorum. Zira bağımsız ve güçlü medya için denge önemli bir husustur. Ulusal ile yerel arasındaki denge tesis edilmelidir. "
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Mehmet Akarca da Türkiye'nin yeni bir döneme girdiğini, ekonomisi büyüyen, ihracatı artan, halkının refah düzeyi artan bir ülke haline geldiğini ifade etti.
Akarca, bu durumu fark eden bazı Batı ülkelerinin Türkiye'nin yükselişinden tedirginlik duyduğunu, Gezi olayları, 17-25 Aralık operasyonları gibi algı operasyonlarıyla Türkiye'yi engellemeye çalıştığını, son olarak FETÖ'nün 15 Temmuz'da darbe girişimi ile bir deneme daha yapıldığını ancak başaramadıklarının kaydetti.
Yurt dışında FETÖ kaynaklı oluşan negatif algıyı değiştirmek için yoğun çaba sarf ettiklerini, yabancı gazetecileri Türkiye'ye davet ettiklerini anlatan Akarca, şöyle devam etti:
"Ülkelerine dönerken geldiklerindeki fikirlerinin tamamen değiştiğinin ifade ettiler. Döndükten sonra bu fikirlerinin anlatan yazılar yazdılar. 7 ciltlik bir makale yayınlandı. FETÖ'cü hain darbe girişiminin önceden planlamış bir darbe girişimi olduğu gibi lafların azaldığını, neredeyse hiç telaffuz edilmediğini görmek bizleri mutlu ediyor. Ancak halen bu darbe girişimin ciddiyetini tam olarak anlamak istemeyenler, inanmayanlar var. Biz onların gözlerinin bağlı, kalplerinin mühürlü olduğunu düşünüyoruz. Biz yine de olumsuz algıları bertaraf etmek için elimizden gelen gayreti ortaya koyacağız."
Konuşmaların ardından İzmir Valisi Erol Ayyıldız ve 17 ilden gelen Basın Yayın ve Enformasyon İl Müdürlerinin katıldığı toplantı, basına kapalı devam etti.
YORUMLAR