Ahmet Yesevi'den Şeyh Şaban-ı Veli'ye Türk Düşünce Hayatı Sempozyumu

Kastamonu Valisi Yaşar Karadeniz, "Kastamonu'yu öne çıkaran unsurlardan biri de evliyalar şehri olmasıdır. Evliyalar şehri unvanı öyle kolay bir iddia değildir. Kastamonu'nun en azından bir dönem ulemanın, alimin bolca yaşadığı bir şehir olduğunu gösterir." dedi.

Kastamonu 2018 Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında düzenlenen 27. Uluslararası Şeyh Şaban-ı Veli ve Kastamonu Evliyaları Anma Haftası etkinlikleri, Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi'nde "Ahmet Yesevi'den Şeyh Şaban-ı Veli'ye ve Günümüze Türk Düşünce Hayatı Sempozyumu" ile başladı.

Vali Karadeniz, sempozyumun açılışında, etkinlik kapsamında Hoca Ahmet Yesevi'nden Şeyh Şaban-ı Veli'ye fikri akımların irdeleneceğini söyledi.

Kastamonu'nun birçok evliyaya ev sahipliği yaptığına dikkati çeken Karadeniz, "Kastamonu, 2018 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti oldu. Kastamonu'yu öne çıkaran unsurlardan biri de evliyalar şehri olmasıdır. Evliyalar şehri unvanı öyle kolay bir iddia değildir. Kastamonu'nun en azından bir dönem ulemanın, alimin bolca yaşadığı bir şehir olduğunu gösterir." diye konuştu.

Evliyaların yaşadığı dönemde yaptıklarını ortaya çıkarmak gerektiğini dile getiren Karadeniz, "Evliyalar şehriyiz diyerek bu işi kapatmak tek başına yetmezdi. Evliyaların fikirleri hangi temellere dayanır, sonra gelen takipçilerinin ürettiği fikirler nelerdir, bunların irdelenip açığa çıkarılması olmazsa olmazlardandır. Bu sempozyumun bu konulara önemli katkı sağlayacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Belediye Başkanı Tahsin Babaş da Şeyh Şaban-ı Veli gibi bir manevi önderin Kastamonu'da yaşayıp vefat etmesi ve kabrinin kentte bulunmasının şehrin önünü açacağına inandığını anlattı.

UNESCO'ya 2019 yılının Şeyh Şaban-ı Veli yılı olması için teklifte bulunduklarını belirten Babaş, şöyle devam etti:

"Şeyh Şaban-ı Veli, Anadolu'daki dört önemli veliden biridir. Biz de bu konuyu ciddi manada ele aldık. Önceki yıllarda UNESCO'ya 2019 yılının Şeyh Şaban-ı Veli yılı olması için teklifte bulunduk. UNESCO Türkiye temsilciliği tarafından 'Şeyh Şaban-ı Veli'nin yazma eserleri yok.' denildi. Buna şiddetle karşı çıktım. Bunların var olduğuna inanıyorum. Bu konuda bilim adamlarımızdan çalışma başlatmalarını talep ediyorum."

Kültür Konseyi Derneği Başkanı Dr. Metin Eriş ise bu tür çalışmaları çok olumlu bulduğunu ifade etti.

Hoca Ahmet Yesevi'nin açtığı güzergahta diğer isimlerin de ortaya çıkarılması gerektiğini vurgulayan Eriş, "Anadolu coğrafyasına, Balkanlara, Orta Asya'ya baktığınızda, buralarda da büyük isimlerle karşılaşıyoruz. Bunun adı Yunus, Mevlana, Nasrettin Hoca veya Şeyh Şaban-ı Veli oluyor. Anadolu'nun 81 ilinde de büyük alim ve evliyalarla karşılaşmanın mümkün olduğunu gördük." şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Prof. Dr. Birsel Küçüksipahi, Prof. Dr. Naciye Ata Yıldız, Prof. Dr. Mehti Ergüzel ve Prof. Dr. Hilmi Demir tarafından sempozyum kapsamında sunum yapıldı.