Tek "reçeteleri" müzik
TUNAHAN AKGÜN - Kayseri'de 32 eczacının oluşturduğu "Kayseri 12. Bölge Eczacılar Odası Korosu", günün yorgunluğunu Türk Sanat Müziği eserlerini seslendirerek atıyor.
Yaklaşık 7 yıl önce Kayseri Eczacılar Odası tarafından kurulan koro, haftanın belirli günleri bir araya gelerek, günün yorgunluğunu atmanın yanında mesleki sorunları hakkında görüş alışverişi yapıyor.
Eczacı Hatif Hasşerbetçi yönetiminde bir araya gelen koro, Müzeyyen Senar, Zeki Müren, Emel Sayın, Safiye Ayla, Münir Nurettin Selçuk gibi sanatçıların eserlerini seslendiriyor.
Yaklaşık 16 erkek ve 16 kadın eczacının oluşturduğu koroda eczacılar, kendi reçetelerini ise müziğin oluşturduğunu ifade ediyor.
Bugüne kadar Kayseri'de ve farklı illerde sanatseverlerle buluşan koro, yeni konserler vermek için çalışmalarına devam ediyor.
Koro şefi olan 44 yıllık eczacı Hatif Hasşerbetçi, AA muhabirine, 7 yıl önce kurulan koronun verdiği konserlerle insanların beğenisini kazandığını söyledi.
Hasşerbetçi, eczacılar olarak sık sık toplantı yaptıklarını ve günün stresini eczacılarla beraber Türk sanat musikisi eserlerini seslendirerek attıklarını kaydetti.
Müziğin ruhun gıdası olduğunu belirten Hasşerbetçi, koronun bir aile ortamını aratmadığını ifade etti.
Eczacıların günün büyük bir bölümünde insanların sağlığı ile uğraştığını anlatan Hasşerbetçi, şöyle devam etti:
"Ben 50 yıldır bu müziğin içerisindeyim. Korodaki arkadaşlarım müziği seviyor. Perşembe gününü iple çekiyorlar. Bir araya gelelim, şarkı söyleyelim, stresimizi atalım diyorlar. Biliyorsunuz sabahtan akşama kadar hastalarla uğraşmak kadar zor bir şey yok. Hele ki benim yaşadığım yer bir belde. Stresimi buraya geldiğimde atıyorum. Bu ortam o kadar güzel ki bir aile gibiyiz. Çalışmalarımızı aralıksız, eksiksiz bir şekilde yapıyoruz. Eskiden insanları müzikle tedavi ederlermiş. Şu an Kayseri'de en sağlıklı koro Kayseri 12. Bölge Eczacılar Odası Korosu'dur."
- "Müzik beni gençleştirdi"
Eczacılar korosunun 3 yıldır solistliğini yapan 73 yaşındaki Mehmet Hasşerbetçi, koro şefi Hatif Hasşerbetçi'nin kardeşi olduğunu söyledi. Haftada bir gün düzenlenen provalara aksatmadan katıldığını belirten Hasşerbetçi, "Ben Türk Sanat Müziği'ni çok seviyorum. Sevdiğim için müzikle uğraşıyorum. Yaşımın 73 olduğuna bakmayın. Eğer ben müzikle uğraşmasaydım benim yaşım 83 olurdu. Müzik beni gençleştirdi." dedi.
Müzikli toplantıları asla kaçırmadığını vurgulayan Hasşerbetçi, uzun yılladır kendisini müziğe verdiğini dile getirdi.
Haşerbetçi, "Biliyorsunuz çoğu yerde hastalıklar müzikle tedavi edilir. Bizim öyle bir tedavi yöntemimiz yok ama çok mutlu oluyoruz. Geçenlerde yaşlıların bir yeri var, oraya konser vermeye gittik. Konserimizi verdik, gözlerimiz doldu. Yaşlılar bizlerle güzel güzel oynadı, biz de onlarla beraber oynadık. Ne kadar mutlu oldular. Geçen de kanserlilerin oraya gittik. Orada konser verdik. Bazı müziklerde bizden daha bilinçli çıktılar. Kanserli hastaları moral yönünden müzikle tedavi etmeye çalışıyoruz. Onlar da çok mutlu oluyor." diye konuştu.
Koro solisti 40 yıllık eczacı Fazilet Ülker ise Türk Sanat Müziği'ne ilginin Kayseri'de düşünüldüğünden daha yaygın olduğunu belirtti.
Sahnede şarkı söylemenin günün tüm yorgunluğunu aldığını aktaran Ülker, şunları kaydetti:
"Sürekli burada çalışıyorsunuz. Hastalarla uğraşıyorsunuz. Siz ne kadar iyi de olsanız hastanın psikolojisi sizi etkiliyor ama haftada bir gün bile olsa birkaç saat bile olsa topluca müzikle ilgilenmek bizleri rahatlatıyor. Ertesi gün ben işe daha rahat geliyorum. Daha dinlenmiş, daha yorgunluğu alınmış, daha stresi alınmış bir şekilde geliyorum. Yani müziğin çok faydası var."
YORUMLAR