Kamu görevlilerine Arapça öğretecekler
RIDVAN KORKULUTAŞ - Suriye'deki Ez-Zehra Üniversitesi tarafından, nüfusundan çok Suriyeli sığınmacıyı misafir eden Kilis'te, kamu görevlilerine Arapça öğretilebilmesi amacıyla Arap Dili ve Edebiyatı öğretmenleri ile ilahiyat fakültesi mezunlarına eğitim veriliyor.
Kilis'te, Ez-Zehra Üniversitesi tarafından Gazi Şam Derneği ve Selahaddin-i Eyyubi Yardım Derneği'nin desteğiyle düzenlenen Arapça öğretim teknikleri kursu, İl Müftülüğü Konferans Salonunda sürüyor.
Alanında uzman 4 akademisyen tarafından verilen eğitim programına, 27 Arap dili ve edebiyatı öğretmeni ile ilahiyat fakültesi mezunu katılıyor.
Verilen eğitimlerle, ilk aşamada kamu görevlilerine Arapça öğretilerek Suriyeli sığınmacılarla yaşanan iletişim sıkıntısının giderilmesi ve iki milletin daha rahat bir şekilde kaynaşması hedefleniyor.
Kursun tamamlanmasının ardından, ilgili kurumların da desteğiyle memurlar ve imamlar ile imam hatip ortaokulu ve liselerinde görev yapan öğretmenlere eğitim verilecek.
Ez-Zehra Üniversitesi Rektör Yardımcısı Doç. Dr. Bekir Mehmet Ali, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk vatandaşlarının çeşitli sebeplerle Arapça öğrenmeye ihtiyacı olduğunu öne sürdü.
Bu kapsamda "Arap olamayanlara nasıl Arapça öğretiriz" düşüncesinden yola çıkarak, bu alanda eğitim almış Suriyelilere yönelik 30 saatlik teknik eğitim programı düzenlediklerini dile getiren Ali, eğitimlerin akademik düzeyde sürdürüldüğünü belirtti.
Ali, üniversiteleri tarafından hazırlanan kurs müfredatı kapsamında öğrencilere "Arapça öğretim teknik ve metotlarının" anlatıldığını dile getirerek, kurs sonunda yapacakları sınavda başarılı olanlara da sertifika vereceklerini anlattı.
- "Arapça bilen herkes eğitim veremez"
Arapça'yı yaymak için Türk halkına bu dili öğretmeyi amaçladıklarını ifade eden Ali, şöyle konuştu:
"Biz şunu gördük, Türk kardeşlerimizin Arapça'ya ihtiyacı var. İster dini, ister siyasi veya kaynaşmak için Arapça'ya ihtiyaç var. Şu anda 3 milyon Suriyeli Türkiye topraklarında bulunuyor. Türk kardeşlerimize Arapça, Suriyeli kardeşlerimize de Türkçe eğitimi verilse bu uzlaşma ve kaynaşma daha hızlı bir şekilde gidecek. Kursumuza katılan öğrenciler, Arap dili ve edebiyatı ile ilahiyat fakültesi mezunu. Biz bunları neden seçtik? Çünkü Arapça'yı bilen herkes eğitim veremez. Biz bu işi akademik bir şekilde götürmek istedik."
Ali, üniversitelerinin Şanlıurfa'da 15, Gaziantep'te de 8 şubesi bulunduğunu, bugüne kadar 150 Suriyeli öğretmene bu kapsamda eğitim verdiklerini aktararak, şunları kaydetti:
"Eğitimlerin ardından Türk halkına açık kurslar vereceğiz. Biz biliyoruz ki devletin her kurumuna Suriyeli vatandaşlar müracaata gidiyor ama onlar Türkçe bilmiyor, memurlar da Arapça bilmiyor. Bu yüzden bazı sıkıntılar çıkıyor. Bazı tercümanlar alınıyor. Tercümanlar da bazen işi beceremiyor. O memurlar da kendilerine gerektiği kadar Arapça öğrenirse bu iş daha sağlam olur. Biz milli eğitim müdürlüğüyle görüştük. Onlar da olumlu gözle bakıyor. Ümidimiz, Türk halkının Arapça eğitimi başarısını gördükten sonra onlar da buna her türlü desteği verecek. Şu ana kadar bizi tanıyan kurumlar manevi destekte bulunuyorlar. Türklerin Arapça öğrenmesi stratejik bir şey. Biz şunu diyoruz, her dil milli dildir, sadece Arapça milli dil değildir. Arapça bütün Müslümanların dilidir. Arapça, ekonomik ve ticari bakımdan da büyük önem taşımaktadır."
Selahaddin-i Eyyubi Yardım Derneği Başkanı Muhammed Ferit Adın da Türkiye'nin, mağdur olan halkların her zaman yanında durduğuna dikkati çekti.
Ortak kararla böyle bir proje oluşturulduğunu söyleyen Adın, "Suriyelilerin ellerinde sadece dilleri var. Arapçayı Türk kardeşlerimize nasıl öğretiriz diye uğraşıyorlar." dedi.
- "Arapça demek, Kur'an-ı Kerim dili demektir"
Kursiyerlerden Arap dili ve edebiyatı öğretmeni Erva Ömer de "Türk halkına Arapçayı nasıl öğretebiliriz" diye çaba sarf ettiklerini anlattı.
Aldıkları eğitimlerin önemine vurgu yapan Ömer, "Aldığımız eğitim, Türk kardeşlerimize daha kolay ulaşmak ve dilimizi onlara daha doğru bir şekilde öğretmek için önem arz ediyor. Arapça demek Kur'an-ı Kerim dili demektir. İki milleti birbirine kaynaştırmak için ve entegrenin sağlamlaşması için bizim Türkçe öğrenmemiz ve kardeşlerimize de Arapça öğretmemiz gerekiyor." diye konuştu.
Arap dili ve edebiyatı öğretmeni Hasan Abdurrahman da Kur'an-ı Kerim'i anlamak için de Arapça öğrenmenin çok önemli olduğunu kaydederek, "Arapça'yı öğretmede daha önce alamadığım teknikleri bu eğitim sayesinde öğreniyoruz. Aramızdaki farkları aza indirgemek istiyoruz ve Kur'an-ı Kerim'i anlamaları için Türk kardeşlerimizin Arapça öğrenmelerini istiyoruz." ifadelerini kullandı.
YORUMLAR