Müzik dünyasında 3. ülkücü rüzgarı

Yaşar İliksiz'in haberi

Türkiye'de popüler müzik kanallarında daha önce de Ülkücü sanatçılar boy göstermiş olmasına rağmen, piyasa bu sanatçılara pek ilgi göstermemişti.

Ancak siyasi konjektürün de etkisiyle, PKK'nın eylemlerini zirveye çıkardığı günlerde Mustafa Yıldızdoğan'ın Türkiyem ve Osman Öztunç'un Mehmedim adlı parçaları, ülke halkının yüreğinde teröre duyduğu öfkeyi de arkasına alarak, birer fırtına gibi esmiş ve bu sanatçılar bir anda Türk Müzik piyasasında hatırı sayılır bir şöhrete sahip olmayı başarmışlardı..

Sanatçıların ses rengi tartışmaya açık olsa da, eserlerin ezgisindeki çekicilik ve alt yapısına gösterilen özen bu iki parçayı bir anda ülke çapında meşhur etmişti. Öyle ki bir anda sanatçılar resmi söylemin de itibar ettiği ve neredeyse milli sanatçı mertebesine yükselttiği isimler haline gelmişti.

Tabi o günlerde bazı emniyet mensuplarının, özellikle sol görüşlü tutuklulara bu parçaları zorla dinletip, sanat eserlerini birer işkence aletine dönüştürmeleri, kimilerinin çok hoşuna gitmiş bile olsa, insanlık adına büyük bir ayıp olarak ülke tarihinde yerini aldı.

Her iki sanatçının albümü de Akbaş Müzik yapımıydı. Bir kardeş ortaklığı olan firmada özellikle Yılmaz Akbaş, bu sanatçılara kol kanat gerip, onlar için büyük bir yatırım yapmıştı. İlk etapta nafile çaba gibi görünen yatırım zamanla meyvesini vermiş, bu iki sanatçının kaseti inanılmaz satış rakamlarına imza atmıştı. Daha sonraki yıllarda yaşanan ekonomik kriz döneminde 'her ne oldu ise', kardeşlerin arasına kara kedi girmiş ve firma dağılmıştı... Kardeşlerden biri piyasadan tamamen çekilirken, diğeri Akbaş Avrupa olarak faaliyetlerini devam ettirmiş ama firma eski gücünden çok şey kaybettiği için güçlü bir ses gündeme getirmesi mümkün olamamıştı.

Firma ile yollarını ayıran Osman Öztunç ve Mustafa Yıldızdoğan, ne yapıp, etseler de ilk albümlerinin başarısını bir daha yakalayamadılar. Hatta Osman Öztunç'un ayrılışından sonra, ikinci eserinin kapağına yazdığı iddialı ve meydan okuyan sözler ne yazık ki zamanla onu mahçup ederken, firmanın gücünü de ortaya çıkartıyordu. Bu ilginç meydan okuma vakası da zamanla firmanın gücünün, bir yapımın başarısını ne denli etkilediğinin en güzel ibret vesikası olarak tarihe geçti.

Ve onların bu denli meşhur olmasındaki en güçlü etken olan, Akbaş kardeşlerin piyasadan çekilen ismi, yıllar sonra geri dönme kararı aldı. Yılmaz Akbaş, pek çok yapımcı gibi, İMÇ'yi terk ettikten sonra, geriye dönmek zorunda kalan isimler arasına katıldı.

Akbaş, döner dönmez de müzik piyasalarına Ülkücü camiadan üçüncü iddialı sesini hazırlama kararı aldı. Sanatçı Ali Kınık, yeni albümü Bir Millet Uyanıyor ile Türk müzik piyasalarında fırtına estirecek üçüncü MHP kökenli Ülkücü isim olmaya hazırlanıyor. Ali Kınık'ın sesinin Öztunç ve Yıldızdoğan'a göre daha Davudî olması onu biraz daha şanslı kılıyor. Ama tabi ki İMÇ piyasasında ünlü bir ses olabilmek için güzel beste ve kaliteli alt yapı yeterli olmuyor. Bakalım Ali Kınık'ın iddialı sesine, piyasalar ilk iki albümdeki kadar itibar edecekler mi?

Ali Kınık, Osman Öztunç ve Mustafa Yıldızdoğan'ın ününü aşabilmek iki önemli engeli aşmak zorunda. Bunlardan birincisi Akbaş firmasının eski tanıtım gücünün olmaması ki bu yüzden klip müzik kanallarında diğer iki albüm kadar fazla dönmeyebilecektir. Diğer önemli engel ise (her ne kadar diğer iki albümü tehdit etmiş olsa da) korsan çoğaltımın gemi azıya almış olması...

ALBÜMÜN KLİP PARÇASI

Yapımcılığını Yılmaz Akbaş'ın üstenlendiği albüm, Bir Millet Uyanıyor adını taşıyor. Albüme adını veren parça aynı zamanda en çok ümit bağlanan ve başarı getireceğine inanılan eser.

Türkü formatında bir marşı andıran parçanın sözleri Nihat Ergöz'e bestesi ise Kerem Özdemir'e ait.

Şarkının sözleri şöyle:

BİR MİLLET UYANIYOR

Albayrak yiğitlerin
Kanlarıyla boyanıyor
Kalk ayağa Türk'ü gör
Bir millet uyanıyor.

Türkiye Türk'ün evi
Doğu Batı Kuzeyi
Eski Dünyanın Devi
Bir Millet Uyanıyor

Yola çıkmış katarı
Türkmen Kırgız Tatarı
Elde bağlama tarı,
Bir millet uyanıyor

Yayla orman köy vaha
İnsan ölmedi daha
Şükür olsun Allah'a
Bir millet uyanıyor

Uyandı Kırgız Kazak
Bozuldu nice tuzak
Herşey yakın yok uzak
Bir millet uyanıyor

Albümün kalan parçalarının tamamının söz ve bestesi Ali Kınık'a ait. Protest bir üslup ve idaolojik mesajlar içermesine rağmen parçaların müzik değeri tartışılmayacak kadar iyi. Alt yapısı için de hayli çaba sarf edildiği açık. Her ne kadar albümün ilk parçası

MEHMEDİM VE TÜRKİYEM'E RAKİP OLAN ESER

Bu parçalar içinde özellikle bir tanesinin uzun vadede kalıcı olacağını ve belki de anonimleşeceğini tahmin ediyoruz. Hatta iddiamız odur ki, Türkiyem ve Mehmedim parçaları kadar ses getiribilecek olan bir parça varsa o da bu parçadır...

ANADOLU

Asırlardır ağlıyor, gülmedi Anadolu,
Rahat nedir gel de sor, bilmedi Anadolu,
Artık çektiği yeter, böyle nereye gider,
Hiç bu kadar derbeder, olmadı Anadolu...

Bunca çileyi derdi, hangi millet hoş gördü
Ter döktü emek verdi, çalmadı anadolu
Gün doğar sabah olur, uyku yarıda kalır,
Bir gün kendine gelir, ölmedi Anadolu...

Ülkücülerin popüler müzik piyasasına üçüncü akınları nasıl bir sonuç getirecek, onu da önümüzdeki günlerde göreceğiz..