Şiirin kalbi İsrail için hiç atmayacak

'İsrail hiçbir zaman şiir söyleyemeyecek, şiiri anlayamayacak ve dünya şiiri her zaman İsrail’in karşısında duracak' diyor Mustafa Yürekli ve Filistin için yazılan şiirleri anlatıyor.

Şiirin kalbi İsrail için hiç atmayacak
Şiirin kalbi İsrail için hiç atmayacak
GİRİŞ 16.08.2006 14:50 GÜNCELLEME 16.08.2006 14:50

Dünya karanlık! Şiir direniyor..  


Genelde sanat, özelde şiir, her zaman totaliter, baskıcı yönetimlerin karşısına geçmiş ve insanın sesi olmuştur, vicdanın sesini yükseltmiştir. Onaylamak, destek vermek şöyle dursun, sanat her zaman zulmü yıkmaya çalışmıştır.


Hunhar İsrail devleti, hiçbir zaman sanattan destek alamıyor; kurulduğu günden bu güne dünya çapında bir şair yetiştiremediği gibi dünyanın büyük şairlerini de yanına alamadı. Militarist yönetimler, ne içeride, İsrail topraklarında ne de dışarıda şiirden kendine bir destek bulabildi. İsrail hiçbir zaman şiir söyleyemeyecek, şiiri anlayamayacak ve dünya şiiri her zaman İsrail’in karşısında duracak.


Oysa Filistin öyle mi? Filistinli pek çok şair var günümüzde. Ayrıca Arapça’nın dışında Türkçe, Farsça, Urduca gibi diğer İslam dilleri sürekli şiir açıyor ve Filistin’e destek veriyor.


‘Filistin Şiirleri Antolojisi’


Nurettin Durmanın büyük bir emekle, titiz bir şekilde hazırladığıFilistin Şiirleri Antolojisi’, her zaman okuyup etkilendiğim, dönüp dönüp okuduğum kitaplardan biri. Kitaba, Kudüs tarihiyle giriliyor. Durman, Filistin tarihini ve edebiyatını  anlatan metinler koymayı da ihmal etmemiş kitabın baş tarafına. Zihin, bu yazılarla coğrafyada ve bölgenin tarihinde dolaşarak şiire hazırlanıyor elbette.


‘Filistin Şiirleri Antolojisi’, Lübnanlı şair Salim El-Zürkali’nin (1903-Baalbeck) ‘Filistin’ şiiriyle başlıyor: “(...)Bir renk büyütüyor bakışlarımızı/Araplar/çok uzun süre yürüdük gecede/düşmanlar kırıp geçirmediler mi yurdumuzu/Barışseverdik öyleydik biz doğru/artık uyandırsın bizi verdiğimiz sözlerimiz/saldırana karşı/ ey Arap/ volkan gibi püskürt öfkeni/ey Filistin övünçlerimizin incisi/sayısız taç sana onurun simgesi/Kur’an-ı Kerim’in bildiriyor adaleti/İncil de barışı” (Sh.24)


Filistinli şairlerin şiirlerine de yer veriliyor ‘Filistin Şiirleri Antolojisi’de. İbrahim Tukan (1905-1941) “Benim Ülkem” şiirinde “Gençlik yorulmayacak/Ya kurtuluştur onların amaçları/Ya ölüm/Ölüm şerbetini içeceğiz/Ama asla köle olmayacağız/İstemiyoruz biz/Ebedi bir aşağılanma/Ne de sefil bir hayat/İstemiyoruz/Ancak döneceğiz/Bbüyük bir şanla/Vatanım?Vatanım benim” şiirinde.(Sh.26)


Handevi Devir,Abdülhamid Eddib, Abdülkerim El-Kermi, Abdürrahim Mahmud, Fatva Tukan, Yabra İbrahim Yabra, Kemal Nassir, Tevfik El-Zeyyat, Raşit Hüseyin, Salim Jabran Semih El-Kasım, Mahmut Sobh, Ahmet Dabhur, Tel Zaatar, Yusuf Abdülaziz, Mohannad El-Cayyusi, Remzi Derviş ve Mahmud Derviş  gibi Filistinli şairlerin de şiirleri var antolojide. “Gözleriyle Filistin/kollardaki, göğüslerdeki dövmelerle Filistin/adıyla sanıyla Filistin./Düşlerin Filistin’i ve acıların,/ayakların, bedenlerin ve mendillerin Filistin’i,/sözcüklerin ve sessizliğin Filistin’i,/ve çığlıkların./Ölümün ve doğumun Filistin’i,/ taşıdım seni eski defterlerimde/şiirlerimin ateşi gibi.” dizeleriyle Muhmud Derviş Filistin ile halkı arasındaki ilişkiye vurgu yapıyor.


Evet bugün Amerika, İngiltere ve İsrail gibi hunhar devletler dünyamızı kan gölüne dönüştürmüştür. Evet dünya karanlık. Fakat şiir direniyor.


Şiir mazlumdan yana oluyor. Şiir viraneye çevrilen şehirlerin feryadı oluyor. Örene dönüşen evlerden yükselen kara duman oluyor. Öldürülen yaşlıların, hastaların, kadınların ve çocukların davasına sahip çıkıyor, niçin öldürüldüklerini sorguluyor ve haklarını arıyor: Mısır’dan Seyyid Kutup, Suriye’den Nizar Kabbani, Fas’tan Abdüllatif Labi, Cezair’den Yusuf Sebti ve Japonya’dan Şuhatşi Takatu şiirleriyle antolojide yer alan ve Filistine destek veren çağımızın büyük şairleri.


İnsanoğlu, tarih boyunca sürekli duayla ve şiirle direndi. Bugün Afganistan, Irak, Filistin ve Lübnan şiirle direniyor. Şiir mazlum halklara güç veriyor ve geleceklerini aydınlatıyor. Şiir İslam milletinin sözcülüğünü yapıyor.


Türkiye’den şiirle destek


Türkiyeli büyük şairlere de yer verilmiş ‘Filistin Şiirleri Antolojisi’nde. Sezai Karakoç,Alınyazısı Saati I.’le destek veriyor Filistin’e: “Ve kudüs şehri. Artık yer şehri, toprak şehri/Bakır yaprakların, çelik göğdelerin, acımasız yüreklerin./Demir köklerin, tunçtan ve uranyumdan dalların./Kurşundan çiçeklerin şehri./Gülle kusuyor ana rahmi./Bomba parçalıyor beynini bebeğin./ Tanklar saldırıyor evlere bir anda ev yok tank var/Uçak var gök yok utanç var/Ve kime karşı bütün bunlar/Masum insanlara karşı./Binlerce yıl oturdukları yurtta kalmak isteyenlere karşı/Ve kim tarafından bütün bunlar/Romanın,Babillin, Asurun ve Firavunların/Ve nicemilletlerin zulmünü görenler tarafından/Zalime olan öcünü mazlumdan almak/Zalim olmak ve en zalim olmak/Ve artık ne İbrahim ne Yakup ve ne Musa var/Tersinden okunan tevrat hükümleri/Karaya boyanmış Mezmurlar” Sezai Karakoç’un onlarca yıl önce kaleme aldığı bu şiiri sanki günümüzü anlatmıyor mu?


Ebubekir Sonumut müstear ismiyle ‘Filistin Şiirleri Antolojisi’nde yer alan Nuri Pakdil ise “Anneler ve Kudüsler”deki “Tur Dağı’nı yaşa/Ki bilesin nerede Kudüs/ Ben Kudüs’ü kol saati gibi taşıyorum/ Ayarlanmadan Kudüs’e/Boşuna vakit geçirirsin/Buz tutar/Gözün görmez olur/Gel/Anne ol/ Çünkü anne/Bir çocuktan bir Kudüs yapar/Adam baba olunca/İçinde bir Kudüs canlanır/Yürü kardeşim/Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin.” dizeleriyle Filistinliler’in yayında duruyor. Nuri Pakdil insanın Kudüs’le ilişkisini varoluş bağlamında ele alıyor, Filistin’i bireyin ve tarihin aynası haline getiriyor.


Bugün aramızda olmayan iki şair, “Mescid-i Aksa” şiiriyle Akif İnan ve “Daralan Vakitler” şiiriyle Cahit Zarifoğlu da ‘Filistin Şiirleri Antolojisi’nde yer alıyor. Cahit Zarifoğlu “Yanakları saçları gözleri yanmış/Zehirli gaz bombaları/Yılan gibi sokmuş yalamış gövdelerini/Ağızları, küçücük dilleri yanmış/Bütün Beyrut sapsarı kalmış/Sanki ağlamak imkansız/ Başları/Paletlerle ezilmiş babaları/Yahudi doğramış analarını/Binlerce çocuk topların betonların altında.” dizeleriyle yıllar ötesinden İsrail’e ve katliamlarına tanıklık ediyor.


‘Filistin Şiirleri Antolojisi’nde benim bir şiirim de yer alıyor. “İlk Ölüm”  isimli bir şiirimi vermiştim Nurettin Durman’a hazırlık aşamasındayken. Bu yazıyı kaleme almak için kitabı elime aldığımda, ‘İlk Ölüm’ü bir kez daha okuma fırsatı buldum: “Kudüs tam karşımda/Göğsünde bir hançer/Bu hançer yabancı değil/Benim canımı da yakıyor” (...) “Hançer önce kendini kanatmış/Yahudi eline geçince/ve aralıyor gökyüzünün yağmurlu kapılarını/rüzgarlı pencerelerini/yüreğime açılan” (...) “O hançerin bellidir dostu düşmanı/Bugüne dek zulme karşı/hep aynı cephede dövüştü türkülerimizle/uzun havalarımızla..” (...) “Hançer ki hırçın kokulu/bir İsrail karanfiline yenik düşmüş şimdi../Karanfili de biliyorum/bir acıyı/bir sevinci ağırlar/koynunda..”


‘Filistin Şiir Akşamı’


Sultanahmet’te Kızlarağası Medresesi’ndeyiz. Türkiye Yazarlar Birliği’nin İstanbul Şubesi ‘Filistin Şiir Akşamı’ isimli toplantı düzenliyor. (10.8.2006) İsrail saldırılarına ve işgaline karşı Türk şiirinin Filistin ve Lübnan’ın yanında olduğunu ortaya koymak için yapılıyor bu toplantı.


Kızlarağası Medresesi’nde, ön tarafta şairlerin, yazarların ve TYB Yöneticileri’nin bulunduğu yerdeyim. Katılımcı şairlerin Filistin Şiirleri Antolojisi’nde şiirleriyle yer alan şairler olduğunu farkediyorum hemen:  Ben, Ali Ural, Mustafa Miyasoğlu, Olcay Yazıcı, Mustafa İslamoğlu, Adem Turan, Nurettin Durman, Şeref Akbaba, Süleyman Çelik, Murat Menteş, Ahmet Murat ve Özcan Ünlü..


Şube Başkanı Ali Ural’ın açış konuşmasından sonra Mustafa Miyasoğlu İsrail’in geleceğine ilişkin bir konuşma yaptı. Sonra da şairler birer kısa konuşma yaparak şiirlerini okudular. Ben de ‘Filistin Şiir Akşamı’nda kısa bir konuşma yaptım ve “İlk Ölüm” isimli şiirimi okudum.


Bugün aramızda olmayan Filistin’e duyarlı şairlerin şiirleri de okundu. Ahmet Varol, rahmetli Akif İnan’ın “Mescid-i Aksa” şiirini, Abdurrahman Arslan rahmetli A.Cahit Zarifoğlu’nun “Daralan Vakitleri”ni ve Cihan Aktaş ise Nizar Kabbani’nin “Kırmızı Kırmızı Kırmızı” şiirini okudu.


Şairler ve yazarlar İsrail’i kınıyor


Arap Edebiyatçılar ve Yazarlar Birliği Başkanı Ali Akle Orsan, Filistin Gazeteciler-Yazarlar Birliği Başkanı Hamza Berkavi ve Türkiye Yazarlar Sendikası Temsilcisi Mehmet Karasu dünya kamuoyuna yazdıkları ortak mektupla, İsrail’in Lübnan’a ve Filistin’e saldırısını kınadılar.


Üç yazar örgütünün, savaşın bitirilmesini isteyen ortak kaleme aldıkları ‘Uluslararası Yazar Örgütlerinden Dünya Kamuoyuna Ortak Mektup’ başlıklı, İsrail’i kınayan basın açıklaması Levent’teki İsrail Başkonsolosluğu önünde yapıldı.(3 Ağustos 2006) Ortak açıklamada “Bugün Ortadoğu’yu yarın da sizi yakıp kavuracak bu savaşı, bu insanlık ayıbını, yeryüzünden yine insanlığın ortak vicdanı ve soylu karşı duruşu silebilecektir” denildi.


Dünyada pek çok kuruluş Amerika, İngiltere, İsrail ve yandaşlarına karşı harekete geçti. İsrail’e ve katliamlarına karşı olduğunu açıklayan kuruluşlar arasında bilim-kültür-sanat çevrelerinin, akademisyenlerin, yazarların, sanatçıların ve gazetecilerin çatısı altında toplandığı pek çok birlik ya da dernek var.


Amerika, İngiltere ve İsrail, çoluk çocuk demeden alçakça sürdürdükleri vahşetleriyle bugün olduğu gibi yarın da insanlık soyunu tiksindirecekler...


Irak ve Lübnan, dünyanın gözleri önünde ve adeta bütün bir insanlığın da onayıyla bir harabeye dönüştüler. Filistin kan kusuyor. Irak’ta, Lübnan’da ve Filistin’de insanlık katlediliyor. Dünya cehenneme dönüştü. Dünya kapkaranlık.


Bu pervasız katliamlarla yeryüzünün en hunhar devletleri olduklarını kanıtlayan Amerika, İngiltere ve İsrail’in dünyada nasıl bir teknolojiye sahip oldukları ve nasıl bir iletişim ağı kurdukları da bir ibret tablosu olarak sergileniyor.


Sömürge devletler yaratmak istiyorlar


Tarih, geçmişten günümüze her hunhar devletin bütün yapıp ettiklerini kaydediyordu, bugün de kaydediyor: Günlerdir Lübnan’da ve Filistin’de kan çemberi genişliyor. İnsanlar ölüyor. Evler, havaalanları, limanlar, köprüler, iş yerleri, camiler yerle bir ediliyor. İki milyona yakın Lübnanlı göç etmek zorunda bırakılıyor. Amerika; Filistin ve Lübnan halkına yapılan bu barbarlığa kesintisiz siyasal, askeri yardımda bulunuyor, uluslararası hukuku hiçe sayarak, Güvenlik Konseyi’ni bölgedeki çıkarları için kullanıyor. Birleşmiş Milletler, Amerika’nın baskısıyla ateşkes kararı alamıyor, İsrail’in saldırılarını durduramıyor.


Bu durum, Irak’ta olduğu gibi Lübnan’da da halkları ve mezhepleri birbirlerine kırdıracak; siyasi, ekonomik ve kültürel bağları zayıflamış sömürge Arap devletleri yaratmayı amaçlıyor. Ortadoğu’da oynanan bu oyunu bozmak, akan kanı durdurmak için BM Güvenlik Konseyi’ni, insan hakları örgütlerini, dünya aydınlarını, yazarlarını İsrail ve Amerika’nın onurlu barış yanlılarını bu soykırıma karşı tavır almaya çağıran konuşmalardı bunlar.


Yıkıcı Amerikan siyasetine ve suç ortağı İngiltere ve İsrail’e karşı kesin, acil girişimlerde bulunulmasını, Amerika’nın uluslararası kuruluşları etkisiz kılmasının ve antlaşmaların (özellikle de Cenevre Antlaşması) uygulanmasını engellemesinin önlenmesini, Ortadoğu’da bugüne değin yapılan kıyımların cezasız bırakılmamasını istedi Türkiyeli şairler.


İsrail’in Filistin’i ve Lübnan’ı, Amerika’nın Irak’ı işgalini değerlendirdi şairler ve sözkonusu ülkelerin halklarının bu işgalden doğan direnişlerini desteklediler. Kuşkusuz bu direnişler, bölge halklarının deneyimlerine ve uluslar arası yasalara göre de bir “savunma hakkı” olduğu vurgulandı.


Ortadoğu halklarının acılarını dindirmek ve ölümleri durdurmak için eşit çözümler getirmeyen ve özgürlüğün önünü açmayan çabaların başarılı olmayacağı inancı Türkiye’ye ve bütün bir dünyaya açıklandı. Şairler işgalci devletlerin saldırılarının Suriye, İran gibi diğer ülkelere doğru da genişletmek istemesini eleştirdiler ve bu  kanlı çemberin daha da büyümesinin insanlık için nasıl büyük bir felakete yol açacağını anlattılar.. Bütün bir insanlığı tehdit eden bu vahşi savaşın, bu insanlık ayıbının, yeryüzünden yine insanlığın ortak vicdanı ve soylu duruşuyla silinebileceği ifade edildi sonuç olarak.


***


Filistin Şiirleri Antolojisi

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Yine ortaya çıktı! Anket fiyaskosundan sonra 'İmamoğlu hikayesi'
Rusya son dakika duyurdu! 10 bölge ele geçirildi! Ukrayna'ya ağır darbe: 76 bin asker...