4. Esenler Öykü Günleri başladı

Esenler Belediyesi, “İstanbul Öyküleri” temasıyla bu yıl 4. kez “Esenler Öykü Günleri”ne ev sahipliği yapıyor. Bugün başlayan ve 27 Ocak’a kadar devam edecek organizasyon, Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşiyor. 4. Esenler Öykü Günleri’nde onur ödülü bu yıl Türk edebiyatının usta isimlerinden senarist-yazar Selim İleri’ye takdim edilecek. 3 gün boyunca devam edecek programın açılış oturumu, “Selim İleri Öykücülüğü” başlığıyla yazar Funda Özsoy’un moderatörlüğünde gerçekleşti.  Oturumda “Selim İleri Öykülerinde Yalnızlık ve Dostluk Teması” başlığıyla yazar Hatice Bildirici, “Selim İleri Öyküsünde Dil İşçiliği” başlığında ise yazar Fatih Baha Aydın edebiyatseverlerle bir araya geldi. Aynı gün “İstanbul Öykücüleri” başlıklı oturum da meraklılarıyla buluştu. 4. Esenler Öykü Günleri’nin ilk gününde ayrıca “Sevmek Zamanı” filminin gösterimi yapıldı.

ÇOK YÖNLÜ BİR YAZAR

“Selim İleri Öykücülüğü” başlıklı oturumun moderatörlüğünü üstlenen yazar Funda Özsoy, “Benim yazarlık maceramda bu yıl Esenler Öykü Günleri onur konuğu olan Selim İleri’nin çok emeği var. Herkesin bir yazarı vardır. Her yazarın bir ana damarı vardır, benim de ana damarım ve beni besleyen büyük yazarlardan biri de Selim İleri’dir. O yüzden benim için bu sempozyumun çok büyük bir önemi var. Selim İleri, çok yönlü bir yazar. Sadece öykücü değil, öykücülüğünün yanında çok iyi bir denemeci, çok iyi bir romancı ve çok iyi eleştiri yazıları var” dedi.

BABASIYLA KURAMADIĞI YAKINLIĞI DİLE GETİRİYOR

“Selim İleri Öykülerinde Yalnızlık ve Dostluk Teması” oturumunda konuşan yazar Hatice Bildirici, “Selim İleri ile benim de maceram gençliğime dayanıyor. Daha sonra üniversitede yüksek lisans yaparken kendisiyle yakın çalışma imkânım oldu. ‘Selim İleri Öyküleri’ üzerine çalışmıştım. Yoğun bir Selim İleri okuması yaparsanız yüreğiniz gittikçe daha da yufkalaşır. Onu hassasiyeti size geçer. Siz de onun gibi bakmaya başladığınızda birtakım inceliklere kilitlenirsiniz. İnsanın okuma serüveni iç dünyasına büyük bir zenginlik de veriyor. İnsanlara karşı özellikle mahrumiyet yaşayan, yoksullukla mücadele eden, fikir meseleleriyle mağdur edilmiş insanlar Selim İleri için büyük bir hassasiyet oluşturur. Selim İleri’nin 11 tane öykü kitabı var. Selim İleri birçok yazısında babasına mektup yazıyordu. Babasıyla kuramadığı yakınlığı ve bağlılığı dile getiriyor” ifadelerini kullanıyor.

İYİ BİR FİKİR İŞÇİSİ

İleri’nin öykücülük dışında farklı alanlardaki yönelimlerine ve Türk edebiyatındaki önemine değinen Fatih Baha Aydın ise şunları söyledi:

“Selim İleri öykücülüğünün yanında birçok şey yapıyor. Hastalığından sonra resimler yapmaya başladı, evinde de birçok eser var. Duygularını öykülerinde ve şiirlerinde derinden yansıttığı gibi diğer alanlarda da hissettirmeye devam ediyor. ‘Kim eksilse Türk edebiyatında büyük bir boşluk oluşur?’ diye düşündüğümde aklıma gelenlerden birisi Selim İleri oluyor. Çünkü kendisi iyi bir fikir işçisi. Hayatındaki yaşayış tarzını samimiyetle yansıtabilmesi, duygusallığın ardına bir mizah ekleyebilmesini çok kıymetli buluyorum. İleri, modern Türk edebiyatının ana damarlarını oluşturuyor.”