"Hacı Murat"ından 40 yıldır ayrılmadı
RAMAZAN DOĞAN - Eskişehir'de yaşayan emekli şoför Recep Gürlü (59), 1976'da satın aldığı, halk arasında "Hacı Murat" olarak bilinen "Murat 124" model otomobilinden 40 senedir vazgeçemiyor.
Gürlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, otomobillere olan sevgisinden dolayı uzun yıllar şoför olarak çalıştıktan sonra emekli olduğunu, özellikle klasik arabalara büyük ilgi duyduğunu söyledi.
1976'da satın aldığı Murat 124 model otomobilini orijinal haliyle muhafaza ettiğini ve arabasını çok sevdiğini belirten Gürlü, "Arabamla yatıp arabamla kalıyorum. Arabam neredeyse benim her şeyim. Beni doktor gibi tedavi ediyor diyebilirim." ifadelerini kullandı.
- "Benim gözümde buna maddi değer biçilmez"
Aracını orijinal haliyle muhafaza etmek için büyük çaba gösterdiğini vurgulayan Gürlü, şöyle konuştu:
"1976'da evlendim ve aynı yıl şu an kullandığım Murat 124 model aracı satın aldım. 1976'da hem eşime hem de arabama kavuştum. Bu yıl hem evliliğimin 40'ıncı yıl dönümü hem de arabamın 40'ıncı yaş günü. Arabamı orijinal olarak muhafaza etmeye çalışıyorum. Arabanın ilk çıktığı yıllarda üzerinde ne gibi aksesuar varsa onların orijinalini bulup buluşturup arabama takıyorum. Bu yüzden arabam fabrikadan çıktığı ilk günkü gibi her şeyiyle orijinaldir. Arabam benim her şeyim. Benim gözümde buna maddi değer biçilmez. Arabamı kullanırken aldığım keyfi hiçbir şeye değişemem."
Yeni model bir aracının da olduğunu ama "Hacı Murat"ından daha farklı keyif aldığını dile getiren Gürlü, ne kadar stresli ve yorgun olursa olsun, emektar arabasıyla tur attığı zaman rahatlayıp, dinlendiğini ifade etti.
Gürlü, bu otomobillere olan tutkusunun oğluna da geçtiğini ve ona da aynı model bir araç satın aldıklarını belirterek, oğluyla zaman zaman düzenlenen klasik araç fuar ve etkinliklerine katıldıklarını söyledi.
- Oğlu da Murat 124 tutkunu
Recep Gürlü'nün oğlu Serhat Gürlü de babasındaki klasik araç tutkusunun, küçük yaşlardan itibaren kendisinde de oluştuğunu aktardı.
Bu tutkusu nedeniyle babasının arabasının aynısını aldığını belirten Gürlü, şöyle devam etti:
"Kendimi bildim bileli klasik arabalarla uğraşıyorum. Bu sevda ve gönül işi. Arabalarımızla ilgilenirken adeta bir terapi merkezine gitmiş gibi huzur buluyoruz. 5 ve 6 yaşlarında 2 çocuğum var. Ben nasıl ki babamdan klasik araba tutkusunu öğrenip bundan keyif aldıysam çocuklarımın da aynı keyfi almaları için klasik araba sevgisini onlara aşılamaya çalışıyorum. Bunda başarılı da olduğumu düşünüyorum. Çocuklarım bu arabaya bindiklerinde çok mutlu oluyorlar. Hatta başka arabalara bindiklerinde 'Baba bizim arabamız daha güzel, bizim arabamıza gidelim' diyorlar. Onlarda da daha bu yaşlarda bu tutku oluşmaya başladı."
Baba ve oğlu, gözü gibi baktıkları arabalarının, zaman zaman yakın çevrelerinden gelen talepler doğrultusunda "gelin arabası" olarak kullanılmasına izin veriyor.
YORUMLAR