Ahmet Altan: Kanadoğlu utandırıcıydı

Anayasa Mahkeme raportörü Osman Can ile televizyonda tartışan Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun düştüğü zor durum gündemde. Konuya değinen Ahmet Altan da, Kanadoğlu'nun bir çıkışı için "utandırıcıydı" diyor...

Ahmet Altan: Kanadoğlu utandırıcıydı
Ahmet Altan: Kanadoğlu utandırıcıydı
GİRİŞ 29.01.2010 14:05 GÜNCELLEME 29.01.2010 14:05
Bu Habere 32 Yorum Yapılmış

Ahmet Altan'ın Taraf Gazetesi'nde yer alan bugünkü köşe yazısı

"Hukukçu"

Bizim gazetenin kadrosu biraz dar... Epeyce az adamla çıkartıyoruz gazeteyi.

Onun için görevler biraz kayıyor.

Perihan hem harika çaylar demliyor hem de sayfa sekreterliği yapıyor mesela.

Ben de gündüzleri “genel yayın müdürlüğü” kadrosunda çalışıp geceleri “düzeltmenlik” kadrosuna geçiş yapıyorum.

Oturup sayfaları düzeltiyorum.

Önceki akşam gene sayfaları okumak için önüme çektiğimde Habertürk Kanalı’nda Balçiçek Pamir’in programı başladı.

Anayasa Mahkemesi raportörü Osman Can’la, Yargıtay eski başsavcısı Sabih Kanadoğlu tartışıyorlardı.

Önceleri yarım kulak dinlerken sonra sayfaları kenara itip bütün dikkatimi bu “hukuk” tartışmasına verdim.

Bu iki “hukukçunun” tartışması Türkiye’nin geçmişini ve geleceğini anlatıyordu çünkü.

Yargıtay Başsavcılığı, bir ülkede gelinebilecek en yüksek, en saygıdeğer makamlardan biridir, oradan emekli olan biri hayatının sonuna kadar saygı görür.

Oralara ulaşmış bir “yargıç”, hukuk felsefesini, hukuk mantığını özümsemiş, bu bilgilerini yeryüzünün en ünlü üniversitelerinde anlatabilecek biridir.

Ne yazık ki Kanadoğlu böyle bir profil çizmedi.

Tam aksine.

Sadece hukuki bilgileri eksik değildi, hukuk felsefesini de hiç kavramamış, hukukun “ruhunu” kendi ruhuna sindirememişti.

Hitler’in seçimle işbaşına gelebilmesini “demokrasinin” yarattığı bir felaket olarak göstermeye, bu felaketin Türkiye’de de tekrarlanabileceğini ima ederek “demokrasi dışı” bir yapının daha güvenceli olduğunu söylemeye çalışıyordu.

Hitler iktidara geldiğinde Almanya’da geçerli olan “Weimar anayasasından” konuşmaya başladılar.

Anlaşıldı ki Kanadoğlu o anayasayı doğru dürüst bilmiyor.

Osman Can, faşist bir partinin iktidara, demokrasi yüzünden değil, “o anayasanın demokrasi dışı olması” yüzünden gelebildiğini çok güzel anlattı.

Kanadoğlu sadece “Weimar anayasasını” değil, “demokrasi-hukuk ilişkisini”, Avrupa’daki yargıç atamalarında parlamentoların rolünü, yargının bağımsızlığı kavramının asıl anlamını, dünyadaki içtihatları ve uygulamaları da bilmiyordu.

Çok uzun zamandır kendi mesleğiyle ilgili bir kitabı ya da yeni bir metni okumadığı, pencerelerini hukuktaki gelişmelere epeydir kapadığı anlaşılıyordu.

Beni asıl şaşırtan Kanadoğlu’nun bilgi eksikliği olmadı.

Tartışmanın bir yerinde Türkiye’de “hukukun” 1950’den önce de “iyi uygulanmadığı” konusu gündeme geldi.

Kanadoğlu, o düzeydeki hukukçuların tartışmasında asla olmaması gereken bir şey yaptı ve “siz ne demek istiyorsunuz, kimin döneminde hukukun olmadığını söylemeye çalışıyorsunuz” dedi.

Karşısındaki genç hukukçuyu “Atatürk’ü mü eleştiriyorsun yoksa” kabarmasıyla tehdit etti.

Yaşı yetmişe yaklaşan, yargının zirvelerine ulaşmış birinin bu derece kolaycı bir demagojiye sapması doğrusu biraz utandırıcıydı.

Gerçeği hukukla ilgilenen herkes bilir bu ülkede.

Atatürk’ün zamanında hukukun h’si yoktu.

Tek parti rejimiyle ülkeyi yöneten birinin döneminde nasıl hukuk olacak?

Kanadoğlu ve onun gibi hukukçular, Atatürk’ü ve onun dönemini kutsayarak, o dönemdeki bütün çarpıklıkların aynen sürmesini savunuyorlar aslında ve bu çarpıklığın artık düzelmesini isteyen gençleri de “yoksa sen Atatürk’ü mü eleştiriyorsun” diye korkutuyorlar.

Osman Can’ı bilmem ama ben Atatürk’ü ve onun dönemindeki uygulamaları eleştiriyorum, ilerleyebilmek için o dönemi tümden geride bırakmamız gerekir.

2010 yılında hâlâ 1920’lerdeki bir diktatörlüğü mü yaşayacağız?

Eğer yaşayacaksak günümüzde “Atatürk’ün otoritesine” kim sahip olacak?

Kanadoğlu’nun yaklaşımları, tehditleri, hukuk bilgisinden yoksunluğu, klişelerle durumu idare etmeye çalışması, yıllarca bu ülkenin ne tür hukukçularla yargı sistemini oluşturduğunu ve “hukuk” eksikliğini gösteriyordu.

Ama bir de Osman Can vardı o tartışmada, genç bir doçent, hukuku biliyor, daha önemlisi “hukukun ruhunu ve manasını” biliyor, dünyadaki gelişmeleri izliyor, demokrasi hukuk ilişkilerini incelemiş, hukuksuz bir yargının nasıl gelişmeyi engellediğini görmüş, Türkiye’nin anayasalarının sakatlıklarını anlamış biri.

Bu ülke yıllarca hukuku Kanadoğlu düzeyinde yaşadı, çok acı çekti, bir türlü demokrasiye ve özgürlüğe ulaşamadı, şimdi artık Osman Can gibi hukukçular çıkıyor, hukuk sistemini yeniden kuracak bilgiye ve isteğe sahipler.

Onları izlerken sayfaları tam düzeltemedim “işimi” aksattım ama Kanadoğlu’nda geçmişi görüp üzülürken Can’da geleceği görüp sevindim.

Osman Can gibi hukukçuların varlığı sanırım bu ülkenin gerçek bir hukuka kavuşmasını sağlayacak bir gün.

KANADOĞLU İLE CAN ARASINDAKİ TARTIŞMA

 

YORUMLAR 32
  • ercan aydın 14 yıl önce Şikayet Et
    Helal olsun Ahmet Altana. bir yorumcunun yorumu bayyağı güldürdü beni."her yazısını çerçeveletip asasım geliyor" demiş.Belki de içimden gelenleri o yorumcu söyledi diye çok beyenmiş olabilirim ama gerçekten mükemmel yazılar kaleme alıyor.Ahmet Altanın yazısını okumadan başka bir köşe yazarı okumuyorum.Kalemine sağlık,yüreğinin ve cesaretinin önünde saygı ile eğiliyorum.Allah(cc) inşaallah imanda nasip eder
    Cevapla
  • ünlübey 14 yıl önce Şikayet Et
    VESAYET REJİMİNE ALIŞANLAR ALIŞAMASA DA. Ahmet Altanı şu açık yürekli, lafı eğip bükmeden ortaya koyan yazısı için kutlamak lazım. Birileri taraf ve yazarlarına türlü yaftalarla saldırsalarda "doğru söze kim ne diyebilir" deselerde iftiradan öteye gitmez. Ülkenin umudu "yeni Can"larda. Neslinin son temsilcileri de artık yavaş yavaş "tarihin çöplüğünde" yerlerini alacaklardır.
    Cevapla
  • şev 14 yıl önce Şikayet Et
    Teşekkürler Osman CAN. Teşekkürler Osman CAN çok güzel anlattınız.
    Cevapla
  • hasan 14 yıl önce Şikayet Et
    tebrikler. bence hiç yazı yazmaya gerek yok tek kelime ile MÜKEMMEL
    Cevapla
  • adem 14 yıl önce Şikayet Et
    sabiyi hukukcu zannedenlere. degerli osman hocamız sabih kanatogluna güzel bir hukuk dersi vermiştir.teşekkür ederiz.darısı diger sabilerin başına.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Galatasaray'ın bileği bükülmüyor! Kayserispor'u farklı geçti
E-ticarette tevkifat oranı belirlendi! Bakan Şimşek'ten açıklama...