Her olayın altından Ergenekon çıkıyor!

İftira niteliğindeki ifadelerin olduğu bir tekzip olduğu gibi yayınlanabilir mi? Tekzip konusunda fazla aceleciyiz. Her konuyu Ergenekon'a bağlama çabası davaya zarar veriyor. Okurdan bir uyarı.

Her olayın altından Ergenekon çıkıyor!
Her olayın altından Ergenekon çıkıyor!
GİRİŞ 04.12.2009 09:54 GÜNCELLEME 04.12.2009 09:54
Bu Habere 6 Yorum Yapılmış
Haber 7’de ‘Kafa karıştırın açılım anketi’  başlığıyla bir haber yayınlandı. Avrasya Kamuoyu Araştırmaları Merkezi (AKAM) isimli kuruluşun yaptığı anketler ve kuruluşla ilgili çeşitli iddiaları içeren haber, AKAM tarafından tekzip edildi. Haberdeki bazı konular tam araştırılmadan ve eksik bilgilerle verildiğini iddia eden açıklamada Haber 7’ye ve bağlı bulunduğu kuruluşlara iftira niteliğinde de ifadeler yer alıyordu.
 
Kuruluşumuzun ‘Deniz Feneri paralarıyla kurulduğu yönünde soruşturmanın devam ettiği’ gibi ağır bir iftira tekzip metninde yer bulmuştu. Biz de böyle bir ifadenin yer aldığı tekzibi yayınladık. Devam eden bir soruşturma üzerinden iftira atan bir kuruluşun tekzibini düzeltilmeden yayınlanmayı fazla demokrat olmamıza bağlıyorum. Aksi takdirde ilgili davanın hangi iddiayla açıldığı ve seyri hakkında hiçbir fikri olmayan bu firmanın aynı mantıkla araştırma yaptığını düşünürsek, yayınladığımız haber eksik bile kalmış demektir.
 
Biz yine de iftira niteliği taşıyan cümleleri çıkararak, cevap hakkına saygı çerçevesinde ilgili firmanın cevabını yayınladık.

SES KAYDI VAR DA…

Tekzip konusunda fazla demokratız demişken bir konuya daha değinmek istiyorum. Haziran ayında ‘Ergenekon tetikçisinin itirafları’ mealinde bir ses kaydı yayınlamıştık. Ses kaydında adı geçen ve kimlik bilgileri verilen şahıs, kendi adıyla yayınlanan bu kaydın sahte olduğunu söylemiş ve bir tekzip göndermişti. Haberi geri çekip tekzibi yayınladık ve bu köşede de kendisinden ayrıca özür diledik.
 
Ancak geçtiğimiz günlerde Askeri Savcılık’tan gelen bir yazıda, “ (…) mağdurun bu haber kasetinin GATA Haydarpaşa Askeri Hastanesi Psikiyatri servisinde tedavi görürken çekilmiş olabileceğini belirterek buradaki ilgili doktor hakkında şikayette bulunmuştur” denilerek konu hakkında kurumumuzdan bilgi istenmişti. Yani böyle bir kişi vardı ve bu ses kaydı hastanede yapılmış olabilirdi. Askeri savcılık da bu konuyu araştırıyordu. Haberi yayından kaldırdık ama…
 
İLK HABERDE SIR OLAN TANKLAR SON HABERDE ORTAYA ÇIKTI
 
Bir okurumuz Kasım’ın 30’unda yayınlanan Türkiye’nin İsrail’de sır olan 160 tankı başlıklı habere itiraz ederek itiraz nedenlerini anlatıyor. Gelin haberi ve itirazları inceleyelim.
 
Pazar günü yayınlanan Bugün gazetesi kaynaklı “Türkiye’nin İsrail’de sır olan 160 tankı” başlıklı haber Pazartesi "Milli tank projesini İsrail nasıl geciktirdi" ve Salı da “Tank ihalesinde Mossad tehdidi” başlıklarıyla devam etti.  İlk haberde verilen bilgiler son haberde tekzip edilse de yine de bazı konulardaki kafalarda soru işareti bıraktığını söyleyebiliriz.   
 
Adı bizde saklı bir okurumuz ise ilk habere yaptığı itirazda, bu haberin yanlış bilgilerle dolu olduğunu belirterek haberi düzeltmemiz gerektiğini bildirdi. Okurun verdiği bilgiler resmi olmadığı için ancak bir mantıksal değerlendirme olarak algılamak gerek.
 
Okurumuz bu konularla özel ilgisi olduğunu ve birçok bilgiye açık kaynaklardan ulaşılabileceğini belirterek verdiği bilgilerin doğru olduğunda ısrarlı.
 
Eğer haberi okumadıysanız bu açıklamalar çok anlamlı gelmeyecek. Haberi okuduktan sonra bu bölümü okumanızı tavsiye ederim. Önce okurumuzun gönderdiği itirazları okuyalım:
 
“Öncelikle modernize edilen tank sayısı 170, bu sayıda doğrusunuz ama kayıp olan tank diye bir şey yok. Çünkü modernizasyon burada, Türkiye’de; Kayseri Anatamir tank fabrikasında IMI firmasının yaptığı teknoloji transferi ile gerçekleşti. Yani İsrail’e giden tankımız falan yok... (Editörün Notu: Bu bilgi ilerleyen haberlerde doğrulandı.) (…) Demek ki modernizasyon projesi İsrail tarafından yapılan teknoloji transferi ile gerçekleşmiş ve Türkiye’nin kayıp tankı yokmuş. Bu ilk hatamızdı.”
 
 “Modernizasyon için tank başına 4 milyon dolar ödeyen Türkiye'ye aynı tarihlerde yürütülen 'Modern Tank Projesi' için Ukrayna yeni nesil T-72 tankları için ise tank başına 3 milyon dolar önerdi.'  diye bir cümle var. nerden tutsanız elinizde kalır. İlki T 72 tankları yeni nesil falan değildir. Son İsrail Suriye savaşını görmüş, çöl fırtınası harekatında sapır sapır dökülmüş, Çeçen mücahitlerin elinde oyuncak olmuş bir tanktan bahsediyoruz. Bu tank en az 30 küsur yıllık bir geçmişe sahip ve 91’de ki harekatta Irak’ta beğenmediğimiz M60 karşısında dahi başarısız oldu.”
 
“Ukrayna’nın önerdiği tanka gelelim. Ukrayna bize NATO standardı 120 MM’lik topa sahip t-84 'yatağan' serisini önerdi ama Rusların askeri doktrinleri gereği bu tanktan oldukça yüksek sayılarda elde tutmak gerekir. Bu tankın kullanım doktrini farklıdır ve nitelikten çok niceliğin önde olduğu bir durum söz konusudur. Bir Sabra ile bir T-84 karşılaştırılamaz bile.”
 
“Burada tek doğru şey, T-84’ün fiyatının ucuz olmasıdır. Ama bu tank testler esnasında motorunun donması ile meşhurdur ve eskidir. Profili düşüktür ve siperden ateş etmek için kendisini oldukça fazla göstermek zorundadır. Bu da diğer bir handikabı.” 
 
 “Ayrıca ASELSAN görmezden gelindi diyorsunuz ama ASELSAN elektronik firmasıdır. Diyelim atış kontrol ve haberleşme sistemler ASELSAN’a verildi. Peki bu tankın Reaktif zırhını kim verecek? (envanterde reaktif zırh sahibi olan tek tank Sabradır. leo 2a4’te bile homojen zırh vardır, reaktif yoktur.) Motorun yüklenicisi kim olacak? 120 MM’lik yivsiz topu kimden alacağız? Yani iş içinde iş. Bu modernizasyon işi paket bir programdı ve tek tek bu parçaların temini bahsedilen meblağı oldukça yukarılara çekecekti.”
 
“Volkan Atış kontrol sisteminden bahsediliyor, volkan atış kontrol sistemi başarılı bir sistemdir. Hatta Pakistan Al-khalid model yerli tankları için bu atış kontrol sistemine talip olmuştu ama sonradan vazgeçtiler. Bu atış kontrol sistemi leo 1 serisi tanklarımızda hidrolik kuleye rağmen oldukça başarılı oldu ama yetersiz gelecek olsa gerek Volkan II projesi yolda.”
 
“Sabra da kullanılan atış kontrol sistemi Knight III atış kontrol sistemidir. Tank bütün alt sistemleri ile İsrail’in en modern tankı olan Merkava IV e eş değer bir tanktır. Tabi ki zırhı dışında. o da üretimden kaynaklanan bir farklılıktır. Ben bu tanka sabra yerine ‘Merkava IV light edition’ denmesini tercih ederdim. Ayrıca bu atış kontrol sistemi ile birlikte m60t yani sabra denilen kayıp tank Kayseri’de 750 metrelik deneme pistinde 45 km hızla giderken, 90 km hızla ray üstünde giden hedefi 12 nin 12 sinden vurmuştur. böyle bir atış kontrol sisteminden bahsediyoruz... Bu atış kontrol sistemi Volkan II projesi için bizi vizyon sahibi yapmıştır.”
 
 “Proje ile ilgili önemli iddia diye atılan başlığa gelelim. Bu tanklar Yunan sınırında görev yapıyor ve birliklerine teslime aylar önce başlandı... Prototip in dahi ortada olmadığı yazılmış. bu metni kaleme alan arkadaş Kayseri’ye gelirse kendisine ben ''prototip'' i kendi ellerimle göstermeye söz veriyorum. (…)”
 
“Alttaki ifadelere değinmek bile istemiyorum. Belli ki bu Ergenekon davasını İsrail ile iliştirmek için kaleme alınmış acemice bir haber. Sayın Okur Temsilcim, Haber 7 ciddi bir site. Bizim medyamıza bu tip 'kara' haberler yakışmıyor. Bu metni kim kaleme aldı bilmiyorum ama en kısa zamanda gereğinin yapılmasını sizden rica ediyorum. Böyle bir haber olmaz, böyle bir habercilik olmaz. Bu haber üstüne alta yazılan yorumlara dahi değinmeyeceğim...”
 
 “Bu tank bir hataydı yada değildi bunu tartışmıyorum. Ama bu tip ihalelerin sonucu alınan bir tank ancak geçici çözüm olur. Altay projesi yolda. Ama henüz tank araziye palet dahi koymuş değil. Prototipi ortada olmayan Sabra değil Altay’dır.”
 
Bu mailin ardından okurumuzla yaptığımız yazışma sonrası okurumuz bu haberdeki ifadelerle, AK Parti’yi kapatma davasına delililerinin aynı yöntemle toplandığını belirterek, kulaktan dolma bilgilerle haber yapıldığı eleştirisini getirdi.
 
Bir sonraki mailinde ise bu konuyla ilgili 4 Ekim tarihinde Milli Savunma Bakanı ve Savunma Sanayi Müsteşarı’nın yapmış olduğu bir açıklamanın haberini gönderen okur, “Efendim bakın, hatanızda ısrar etmemeniz yönünde tavsiyemi yeniliyorum. Savunma sanayi ihalelerini kurcalamanız gerekir ama yeterli altyapınız yoksa bu tip haberleri kullanmamalısınız.” tavsiyesi ve Heronlar konusundaki bir bilgiyle mailini bitiriyor.
 
Başta da belirttiğimiz gibi haber Bugün gazetesinin üç gün devam ettirdiği bir haberdi. Gazete son haberinde Milli Savunma Bakanı’nın ağzından verdiği açıklamada, gecikmeden bahsediyor ancak kayıp tank olmadığını belirtiyor. Yani okurumuzun verdiği bilgiler doğrulanmış oluyor.
 
Ancak ihale sürecinde çeşitli sorunlar yaşandığının da altı aynı haberlerde çizilmiş. Okurumuz, uzman olmadığını, bu konularla yakından ilgilenen biri olarak bu bilgilere eriştiğini belirtmişti. Açıklamaları resmi olmadığı ama mantıklı olduğu için bu köşede bunlara yer vermek istedim.
 
Haberlerin devamında olay Ergenekon’a ve İsrail’e bağlanıyor. Okurun da eleştirdiği gibi her olayı, her konuyu Ergenekon’a bağlamak, her sorunun altında İsrail’i aramak davanın ciddiyetine gölge düşürüyor. Bu kadar ciddi bir konudaki haberlerin daha dikkatli araştırılması ve komplo teorilerinden çok, gerçek bilgilere dayandırılması gerekli.  
 
Son bir not olarak, kurban bayramında yayınlanan vahşi kasap haberlerinde buzlamadan kullandığımız bazı fotoğrafların rahatsız edici olduğunu belirtelim.

İhsan AYDIN - Haber 7
Okur Temsilcisi
ihsan.aydin@haber7.com
 
YORUMLAR 6
  • Fatih KIRAÇ 14 yıl önce Şikayet Et
    mirza budarnayev. bulmuşsunuz bi ergenekon örgütü, dere taşıp sel olunca bile dereyi ergenekoncu yaptınız haber7 editörleri.zamanında bi katil yakalanınca tüm faili meçhuller onun üstüne yıkılırdı.Adam gerçekten cinayet işlemiş katil ve kesinlikle suçlu ama herkesi de o öldürmemiş tabiki.ama siz doğa olayını bile ergenekon yaptı diyecek kadar ileri gittiniz hatta dereyi ergenekoncu ilan ettiniz. siz böyle yaparsanız yarın o dere tekrar taştığında başkalarınada o dereye irticacı dere, faşist dere, bölücü dere deme hakkı vrsnz
    Cevapla
  • Bayram Şahin 14 yıl önce Şikayet Et
    BUNLAR BESLEME. Bu tür medya kuruluşlarında demokratik ve tarafsız bir duruş beklemek hatadır.Bunlar beslendikleri kesime itaat etmek zorundadır.Aksi takdirde sahipleri hortumlarını keser!
    Cevapla
  • Fatih KIRAÇ 14 yıl önce Şikayet Et
    fatih demir. Benim yaptığım yorumları bu site her zaman yayınlamıyor, yani senin yorumlarını yayınlamayan cumhuriyet gazetesinin sitesinin bu siteden bu sitenin de o siteden bi farkı yok.iki site de uçlarda bulunuyor.hatta bazı yorumlarım makaslanmış olarak yayınlanıyor.benim yaptığım tamamen eleştiri olduğu için sansürlenmesine de gerek yok.ama senin gibiler işin kolayını bulmuşlar işlerine gelmeyen yorumları sansürlüyorlar.
    Cevapla
  • fatih demir 14 yıl önce Şikayet Et
    haber7 ye ve editöre teşekkürler. fatih kıraç ve osman yılmazerin yorumlarına sansür uygulamayan editöre teşekkürler.keşke cumhuriyet gazetesi internet siteside sizin kadar açık yürekli olabilseler çünkü yazdığım 1000 e yakın yorumdan sadece 1 tanesini yayınladılar.işte dar görüşlülük gericilik ve bağnazlık cumhuriyet gazetesinin ve editörünün bu tutumudur.haberdeki hatanızı kabul etmeniz ve ne kadar insafsızcada olsa karşıt düşüncedeki yorumları duyurmanız takdire şayan.demokrasi budur teşekkürler.
    Cevapla
  • Fatih KIRAÇ 14 yıl önce Şikayet Et
    ayamama deresi. haber7 editörüneayamama deresi taştığında sitede attığınız haber başlığını hatırlarsınız sanırım.aynen şöyleydi "dere ergenekoncu çıktı".yani demem o ki ciddiyetten o kadar uzaklaşmış ve ciddiye alınmayacaj seviyeye gelmiştiniz.yaptığını şeye de habercilik diyorsunuz bunun üzerine.dere yatağına imar iznini verenler sizin tarafı olduğunuz hükümetten değildi belki ama sonrasında 17 yıl milli görüş çizgisinde olan hükümetler vardı.buna hiç değinmiyorsunuz.yani işinize geldiği gibi haber yapıyorsunuz.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Yalnızca 600 kişi yaşıyor! Türkiye'deki Ormana köyü, dünyanın en iyisi seçildi
Cumhur İttifakı'nda tam mutabakat! - 17 Kasım 2024 gazete manşetleri