Recai Yıldırım: Kamerayı düşünemedim

Farklı Ülkücülük adlı grubun kasedini yayınlamasından sonra istifa eden MHP'li Recai Yıldırım, ilk kez konuştu. Yıldırım çok tartışılacak sözler sarfetti, itirafta bulundu.

Recai Yıldırım: Kamerayı düşünemedim
Recai Yıldırım: Kamerayı düşünemedim
GİRİŞ 17.06.2011 13:18 GÜNCELLEME 17.06.2011 13:18
Bu Habere 77 Yorum Yapılmış

Milletvekili aday listelerinin açıklanmasından hemen sonra Farklı Ülkücük adlı bir grup tarafından yasak ilişki görüntüleri yayınlanan ve akabinde MHP Genel Başkan Yardımcılığı ve Adana milletvekili adaylığından istifa eden Recai Yıldırım ilk kez konuştu.  “Benim ve diğer arkadaşlarımın başına gelen olay bir AKP operasyonudur. Son dere¬ce bilinçli ve her şey profesyonelce yapıldı.” savunması yapan Yıldırım, tedbir olarak kapı kilidini üç kez değiştirmesine rağmen gizli kamera kurulacağını hiç düşünmediğini de söyledi.

Sözcü Gazetesi’nden Saygı Öztürk’e konuşan Recai Yıldırım,  “MHP'nin Genel Başkan Yardımcısı olarak özel yaşamıma daha dikkat etmem gerektiğini bu iş başıma geldik¬ten sonra daha iyi anladım.” İtirafında da bulundu.

Yıldırım’ın sözleri şöyle:

Yatak odasına girildi

Partimizin baraj altına indirilmesinin planla¬nıp, programlandığını herkes biliyordu. Zama¬nı geldiğinde de operasyon için düğmeye basıl¬dı. Başarılı oldular mı? Bana göre başarılı oldu¬lar. Belki, toplum duygusal davranıp seçimde, ilkesel bazda özel yaşama girildiği için tepki koymuş olsa da, bu tepki yeterli olmadı. Baş¬langıçta, kaset olayının 'ters teptiği' öne sürül¬müş olsa da, bunun partimizin aleyhine sonuç verdiğini tahmin ediyorum. Kaset olayı parti¬mize zarar verdi. Partimizin itibarsızlaştırılması- na neden olduğumuz için daha çok üzgünüz.
İleri demokrasiden bahseden iktidarda, yatak odalarına girilmesine, mahremleri izlendiğine de Türkiye tanık oldu. Türkiye giderek bir polis devletine dönüşüyor. Korku imparatorluğu her yerde gücünü gösteriyor.

MHP'siz TBMM istendi

Türkiye'nin önünde zorlu bir süreç var. AKP'nin Meclis'e getireceği önemli konular var. Bunlar arasında Anayasa değişikliği de yer alıyor. Federal yapı bunlar arasında. Üniter ya¬pının bozulmak istenmesine en çok MHP'nin karşı çıkacağı biliniyor. O yüzden, MHP'siz bir TBMM istendi. Bunu da kasetlerle partimizin oy oranını baraj altına indirerek yapmak istediler. Böylece, AKP daha rahat çalışacak, istedi¬ği düzenlemeleri BDP ile birlikte kolayca yapacaktı. Benim ve diğer arkadaşlarımın başına gelen olay bir AKP operasyonudur. Son derece bilinçli ve her şey profesyonelce yapıldı.

Bizleri takip ettiren, yatak odalarımıza kamera yerleştirenlerin arkasında iktidar partisi yoksa, başka insanlar bizi ne diye takip etsin? Niçin AKP'liyi, BDP'liyi değil de MHP'liyi takip etsin? Bu yayını yapan site belli. Bunlara kimin para yatırdığı belli. Oradaki görüntüler üzerine ilk yayını yapan televizyonun yöneticisi ve arkasında kim olduğu da belli. Bunların hepsi rastlantı olamaz. Bireysel anlamda bunları ortaya çıkarma imkanımız yok. Hafiye gibi iz sürecek durumda da değiliz. Devletin, bunu araştırması lazım. Konut dokunulmazlığı Anayasal güvence altındadır.

Kapı kilidini üç kez değiştirdim

Her şey profesyonel bir ekip tarafından uygulamaya konuldu. Evlere profesyonel bir biçimde girildi. Kapıyı çilingirle açıyorlar. İz bırakmıyorlar. Benim bazı şüphelerim oldu. Evin kapısının kilidini tam üç defa değiştirdim. Hatta, anahtarı takan ustayı bile değiştirdim. İşte o zaman benim ayılmam lazımdı ama böyle bir şey yapılabileceği konusunda hiç ayılamadım. Sadece kapı kilidini değiştirdim. Eve birilerinin kamera yerleştireceği aklımdan bile geçmedi. İşte, en büyük hatalarımdan birisi bu konuda duyarsız kalmam oldu.

Şunu mertçe ifade edeyim: MHP'nin Genel Başkan Yardımcısı olarak özel yaşamıma daha dikkat etmem gerektiğini bu iş başıma geldikten sonra daha iyi anladım. Keşke böyle bir olay yaşanmadan bu konuda daha duyarlı olabilseydim. Ancak, şunu da belirtmeliyim, sonuçta biz de etten-kemikten insanız. Bizlerin de bazı yanlışları olabilir. Ancak, bunun siyasete malzeme yapılması, siyaseten kullanılması ayıptır. Yaptığımız işin hesabını da Allah'a veririz, ailemize veririz. Şunu gördük ki konuş-malarımızın bir kısmı telefon dinlemesi, bir kısmı ise ortam dinlemesidir. Bunlar değişik dönemlerde, farklı konuşmaları içeriyor. İşte, farklı yerlerde yaptığımız konuşmalar, sanki o anda yapılmış gibi montajlanmış ve tek konuşma haline getirilmiş. Orada söylemediğimiz sözler, sanki orada söylemişiz gibi yayınlandı. Bunların arasında 5-6 ay önce yapılmış konuşmalarla, 6 ay sonra yapılan konuşmalar montajla yeni yapılmış gibi yer aldı.

Tezgahlayanlar kalabalık

Partimizi seçimde baraj altında bırakmak için çaba gösterenler bu amaçlarına ulaşamadı. An¬cak, partimize bu yönüyle zarar verdiğim için üzüntümü ifade edecek kelime bulamıyorum. Bu tezgahın içinde olanlar öyle 3-5 kişi değil. Kalabalık bir ekibin çalışmasıyla bunlar elde edildi. Şu anda da belki yüzlerce kişiyi takip altında tutuyorlar. Bunlarla kimler tehdit edilecek ya da ne amaçla kullanılacak belli değil. Kapıları açacak, gizli kameraları yerleştirecek kadar profesyonel bir ekiple karşı karşıyayız. Bunların ortaya çıkarılmasını bekliyoruz.

YORUMLAR 77
  • abdi 13 yıl önce Şikayet Et
    bu hangisiydi yaaa. albayın eşiyle olan mıydı? bi sürü kaset çıktı,hangisi hangisiyle karıştırıyor insan
    Cevapla
  • mjoraşi bere 13 yıl önce Şikayet Et
    utanmadan anlatmış. insan azıcık utanır anlatırken. yazık bunlar gibi namusu sadece sözlükteki kelime olarak bilenlere oy verdiler
    Cevapla
  • haydar zulfikar 13 yıl önce Şikayet Et
    ah vah nerdeyse ağlayacaklar var!. Bu çirkeflikler ortaya çıktı da adamların foyası belli oldu. Ama MHP liiler bir kaç miletvekili uğruna davalarının yere batmasına razılar. Yazıklar osun dava mava kalmamış. 10 tane adamları ile dava nerelere gelmiş hala ayıkmayanlar var.
    Cevapla
  • yunus sirin 13 yıl önce Şikayet Et
    Ahlaksızlığı anlatmak.. Adam bunu demekki sürekli yapıyormuş. İşin en garibi gizli kamera düzenekleri kendi adamlarında çıkıyor. ... yoksunları. Ülkücülük diye bir şeref bunlarda ne gezer.
    Cevapla
  • YST 13 yıl önce Şikayet Et
    kişisel yaşamlarını partiye mal etmeyin. Sn Bülent Arınç ın soyu ile haber olunca adamın kişisel özelliklerini partiye mâl etmeyin diye yazanlar şimdi görüyorum da kişisel yaşantıları partiye mâl eder olmuş
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Otel faciasında sıcak gelişme: Belediye Başkan Yardımcısı ve İtfaiye Müdürü gözaltında
Kartalkaya'da şaşkına çeviren iddia: AFAD ekiplerinden ücret istediler!