Geleneksel Çiniye Güncel Bursa Dokunuşları
Bursa'da, kente özgü bir çinicilik olgusu ortaya çıkarmayı hedefleyen iki kadın sanatkar, geleneksel İznik ve Kütahya işlerinden ilham alıp modern tasarımlar çerçevesinde kolye, yüzük, küpe gibi takılara güncel motifler uyguluyor.
Arkadaşı Zuhal Arslan ile tarihi Balibey Hanı'ndaki atölyelerinde çalışan Tuğba Sürmeli Güder, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1400'lü yıllardan itibaren gelişen çini işlemeciliğinin 25 sene öncesine kadar neredeyse durduğunu ancak son 10 yılda yeniden bir canlanma dönemine girdiğini söyledi.
Bursa'nın, çini işlemeciliğinde kendine ait bir tarzının oluşmaya başladığını belirten Güder, "Şehrimize çininin, çininin de şehrimize katkısı çok büyük. Şu an çalıştığımız her şey tabii ki gün gelecek bizim geleneksel çinilerimiz olacak. Çiniyi yaşatmak çok güzel. Çok değişik şeyler yapmaya, çok değişik şeyler bırakmaya çalışıyoruz" dedi.
Çininin geleneksel olarak süregelen tahrirleme, boyama, sırlama gibi tüm aşamalarının yine devam ettirildiğini vurgulayan Güder, yeni nesil tasarımlarla farklı objelere her renk işleme yapabildiklerini anlattı.
Sanatın belirli kurallar çerçevesinde oluştuğunu bildiren Güder, şunları kaydetti:
"Tahrirleme, boyama, sırlama; bunlar asla göz ardı edemeyeceğimiz, bırakamayacağımız şeyler. Bunların bünyesinde kalarak değişik model ve çizgilere imza atmaya çalışıyoruz. Gelenekselliği bırakmadan değişik modern çizgilerde farklı şeyler üretmeyi seviyoruz ama çininin belirli alanları var. Çok farklı düşüncelerimiz, projelerimiz var.
Çini yalnızca bir aksesuar, sadece bir süs eşyası olarak değil aynı zamanda hayatımızda bize kolaylık kazandıracak işlevsel şeylerde de kullanılabilmeli. Mesela çini, gaz lambası, abajur olarak kullanılıyor. Bundan çeşmelerimizde, lavabolarda yararlanılıyor. Hem sanatımızı yapıyoruz hem de işlevsel boyut kazandırıyoruz. Sadece bir obje olarak bir tabak yapıp da bir yere koymak değil aynı zamanda hayatımızda bize kolaylık da kazandıracak şeyler üretmeye çalışıyoruz."
Güder, İznik çiniciliğinde eski ustaların kullandığı ve sırrını koruyan bazı bilgilere günümüzde bile ulaşılamadığını vurguladı.
Mercan kırmızısı rengin hala ortaya çıkarılamadığını kaydeden Güder, "Boya maddeleri oksitlerden oluşuyor. Kırmızı renk, demir oksitten yapılıyor. O zaman ne kullandılar, ne madde karıştırdılar da o rengi buldular bilmiyoruz. Yapılmaya çalışılıyor ustalarca ama hala bulunabilmiş değil. Ton olarak yakalanamadı" diye konuştu.