İşte Sakaryalı Michelangelo - VİDEO
Ona Sakaryalı Michelangelo demek abartı olmaz. Çünkü o da kendi şartlarında Rönesans'ın büyük ustası gibi sanatını inancıyla besliyor...
Mehmet Özcan ve Nurettin Coşkun'un haberi
Sakarya'nın Taraklı ilçesinde yaklaşık 40 yıldır demircilikle uğraşan Gülay Yanık, 30 yıldır demir parçalarından çeşitli sanat eseri yapıyor.
Dedesi, babası ve amcaları da demir ustalığı yapan Yanık, çok küçük yaşlarda başladığı mesleğinde hobi olarak çeşitli eserleri hayata geçirdi. Yaklaşık 30 yıldır demir parçalarından sanat eserleri yapan Yanık, şu ana kadar demirden çınar yaprağı, at, bisiklet, insan figürü ve nar ağacı gibi eserler yaptı.
Bazı eserleri için yaklaşık 12 yıl uğraş veren Yanık, şu ana kadar tasarladığı bütün eserlerini hayata geçirmeyi başardı. Tasarladığı eşyaları daha çok şehir dışındaki müşterilere satan Yanık, anlaşmalı olduğu firmalar sayesinde yaptığı ürünlerini Almanya, İtalya ve Fransa gibi ülkelere de gönderiyor.
Dededen kalma dükkanında hayat verdiği ürünlerini AA muhabirine tanıtan Yanık, çocuk yaşlardan itibaren demircilik mesleğiyle uğraştığını ve hobi olarak demir parçalarından eserler oluşturduğunu anlattı.
Yanık, ''Ben çocukluğumdan itibaren bu işi yapmaya başladım. Çok küçük yaşlarda bu atölyeye gelerek akrabalarıma yardım ediyordum. Hatta anne kucağında mesleğe başladım diyebilirim. Dedem ve babam da demirci ustasıydı. Her şeyi onlardan öğrendim. Onlar hep beraber burada çalışırdı. Ben de ne öğrendiysem onlardan öğrendim'' dedi.
Mesleğine küçük yaşlarda başladığına vurgu yapan Yanık, rutin olarak kapı ve balkon demirleriyle tarım aletleri ürettiğini, boş zamanlarında da çeşitli sanat eserleri yaptığını söyledi.
Yaptığı eserlerin çok beğenildiğini anlatan Yanık, ''Bu rutin işlerin dışında da kendi tasarladığım şeyleri de yapıyorum. Yaklaşık 30 yıldır bu tür tasarımlarla uğraşıyorum. Bu tasarım işleriyle uğraşan özel firmalar var. Onların siparişlerini de alıyoruz. Burada kendim yapıyorum yani'' diye konuştu.
-12 yılda tasarladı-
Yanık, kafasında tasarladığı eserleri mutlaka hayata geçirdiğine işaret ederek, demirlerden bazı ürünler yapmak için çok zaman harcadığını, en son ürettiği nar ağacını ise 12 yılda tamamladığını ifade etti. Demirci ustası, ürettiği bazı ürünleri ise kısa zaman içinde bitirdiğini söyledi.
Yanık, bazı zamanlar çok zorlandığını dile getirerek, ''Ama kafamda tasarladığım şeylerin hepsini gerçekleştirdim. Çok zorlandığım zamanlar oldu, yapamayacağımı düşündüğüm zamanlar da oldu ama bütün tasarladığım eserleri hayata geçirmeyi başardım. Yapacağım eseri önce kafamda tasarlıyorum, yapabileceğime inandığım anda da işe koyuluyorum. İstediği kadar zaman alsın. Bu benim için bir hobi'' ifadelerini kullandı.
Bir çınar yaprağı için 70 gün tasarım
Demir ustası Yanık, bir çınar yaprağı için 70 gün tasarımla uğraştığını ve 4 ayda da eseri hayata geçirdiğini anlattı.
Yanık, çınar ağacını bir doktor arkadaşının isteği üzerine yaptığına işaret ederek, ''Bunun sadece tasarımı 2 aydan fazla sürdü. Tasarımın ardından da ürettim bu yaprağı. Daha sonra doktor arkadaşımız bunu çok beğendi. Onun tanıdıkları da beğendi ve aynısından 10 tane daha yapıp sattım. Bu yaprağı aydınlatma olarak kullanabiliyorlar'' dedi.
Çınar yaprağının yanı sıra insan figürü de yapan Yanık, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Onu yapmak tabii zor. Çünkü demiri iyi işlemek lazım. Bu insan figürü de benim için Hazreti Davut'u temsil ediyor. Çünkü o da demirciydi. Ben de onu tasvir için böyle bir eser yaptım. Bunların dışında at yaptım. Onu yapmakta yaklaşık 4 yılımı aldı. Ama sonunda güzel bir eser ortaya çıktı. Mesela bir nar ağacı yaptım demirden. En çok zorlandığım eserim buydu. Çünkü içindeki nar taneleri bile görülebiliyor eserde. O yüzden çok titiz şekilde yaptım onu. Yaklaşık 12 yılda tamamladım. Bazen ağladığım oldu. Çünkü çok zordu. Ama 12 yılın sonunda güzel bir eser ortaya çıktı.''
Hz. İbrahim'in Hz. İsmail'i kurban etmek istediği sahneyi tasarlıyor
Yanık, vakit buldukça bu eserleri yapmaya devam edeceğini belirterek, ''Kafamda tasarladığım şeyi yapmazsam uyuyamam. Zaten işten vakit bulanca yapıyorum. Maddi bir beklentim yok. İçimden geleni yapıyorum. Bu bana keyif ve coşku veriyor. Bunları yapınca mutlu oluyorum'' diye konuştu.
Yaptığı eserlerden maddi bir beklentisinin olmadığının altını çizen demirci ustası, ancak İstanbul'dan insanların gelip eserlerini satın almak istediğini ve bu şekilde kendisinin de para kazandığını söyledi.
Yanık, hayatının eserini yapmayı planladığını ve bunun da uzun zamanını alacağını anlatarak, ''Ömrüm yeterse güzel bir eser daha geride bırakmış olacağım. bu eserimde de Hazreti İbrahim'in Hazreti İsmail'i Allah'a kurban edilişini tasvir edeceğim. Böyle bir eseri yapıp evimin bahçesine koymayı düşünüyorum. İnşallah yaparım'' dedi.
(aa)
-
Mustafa Berat 12 yıl önce Şikayet EtHaddim olmayarak. Hacı amcam; haddim olmayarak belli ki inançlı bir abimizsin,dinimizde heykel yapmanın hükmünü araştırır mısın ! Bildiğim kadarıyla biraz sakıncalı bir mesele!Beğen Toplam 3 beğeni
-
Mustafa 12 yıl önce Şikayet EtPutları yıkan Hz. İbrahimin putunu yapmak.... "İnsan hacı olmaz gitmek ile Mekke'ye / Eşşek derviş olmaz taş çekmekle Tekke'ye" heykel yapan birisinin Hacı efendi kimliğinde olması ne garip şey! Hiç mi çevresinde Müslüman yok hacı efendinin acaba, hacı bu yaptıklarının Lat, Menat, Uzza, Hubel'den farkı ne? diyen bir Müselman bulunmaz mı o memlekette! Kemal Sunal filmlerindeki şaşı ve rüşvetçi hoca tiplmesindeki "hoca" sıfatı gibi "hacı" sıfatı da bu habere gitmemiş, keşke Sakaryada bir kişi deyiverseydiniz de sakalını da batı hayranlığından mütevellit bir öge olarak görsekdik. Şimdi yukarıdaki beyti yazmasam bir dert, yazsam başka bir dert. Belli ki hacı kabeyi görmüş ama namazları hep evde kılmış, vaaz u nasihat olan bir ortamda bulunmamış. Haykırıyorum Hacı Emmi o yapdığın şeyin adına put denir put inanmıyosan kitabı açtır okuttur torununa, daha da inanmıyosan diyenet dinen bi yer var oruya soruver hemencecik de cevap viriyolar adama, islam dün inmedi bin dörtyüz yıldır aklan gara belli haber viriyim didim. Selametle.Beğen Toplam 2 beğeni