Türkiye’nin en başarılı 3. Belediyesi seçildi

Haber7 yazarı Meryem Aybike Sinan, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ile belediye çalışmalarını ve gündemi değerlendirdi.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Malatya‘da ikinci kez Belediye başkanı seçilen ve geldiği günden itibaren farkındalık yaratan bir isim. Malatyalılar tarafından çok sevilen ve adı geçtiğinde “tertemiz bir isim” olarak anılan bir Başkan. Geçtiğimiz günlerde bir sempozyum vesilesiyle gittiğim Malatya’ya kendisiyle yaptığımız söyleşide belediyeci kişiliği yanında “kültürün ve sanatın ” hamisi olan bir Başkan portresi ile karşılaştık.

MALATYA TÜRKİYE'NİN EN BAŞARILI 3. BELEDİYESİ

Ak Partili gençler sizi Türkiye’nin en başarılı 3. Belediyesi olarak görmüşler. Duygularınızı öğrenebilir miyim?

Ak Parti Genel Merkezimiz aralarında üniversitelerden akademisyenlerin ve milletvekillerimizde olduğu 17 kişilik tarafsız jürinin olduğu bir yarışma düzenlenmişti. Belediyelerin gençlikle olan projelerini değerlendirmeye tabi tuttukları bu yarışmaya bizler de bir projeyle katıldık. Gençlerle ilgili yaptığımız birçok proje var bizim. Birçok uygulama ve program var. Ama bir tanesiyle katılma gerekliliği söylendi. Biz de bir projeyle katıldık. Burada da jürinin değerlendirmesi neticesinde Malatya Büyükşehir Belediyesi olarak üçüncülük ödülünü almış olduk.

Diğerleri kimler?

Birinci Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, ikinci Konya Büyükşehir Belediyesi, üçüncü olarak biz Malatya Büyükşehir Belediyesi oldu. Mansiyon ödülünü de Ankara Büyükşehir Belediyesi aldı.

Her belediyemizin çok güzel çalışmaları var. Ama bizim gerçekten gençliğe yönelik, kültür ve sosyal belediyeciliğe büyük önem veriyoruz. Bunun ödüllendirilmesi de bizleri çok daha cesaretlendiriyor ve farklı projeler üretmeye sevk ediyor. Bundan dolayı da başta Başbakanımız olmak üzere genel merkezimize teşekkür ediyoruz.

Genel Merkez anketlerle belediyeleri ölçüyor mu?

Genel merkezimizin de şöyle bir çalışması var. Her yıl anketler yapıyorlar düzenli olarak belediyelerimizin hangi alanlarda başarılı hangi alanlarda geri kaldıklarına dair. Hem yakinen belediyelerdeki rakamsal yatırımları, giderler, personel giderlerine kadar genel merkez bu şekliyle de takip ediyor. Bir de halk nezdinde yansımalarıyla da anketler yapıyor ve takip ediyor.

Anketlerde nasıl çıkıyorsunuz?

İyi diye duyuyorum.

HUZUR VE ASAYİŞTE PİLOT İL OLMALIYIZ

Malatya uzaktan negatif anlamda bir ‘Doğu’ şehri olarak algılanıyor mu?

Batı da yaşayan insanlar bilmiyorlar. Doğuda çatışma var, terör var, insanlar detayı bilmiyor şehir bazlı olarak bakamıyorlar. Malatya’da asla Türk-Kürt ayrımını yapamazsınız. Herkes özde, komşulukta, inançta, hısım akrabalıkta son derece iç içe geçmiş. Burada gerçekten ayırt edemezsiniz. Malatya pilot il olmalı huzur açısından, farklı yerlerden insanların bir birine tahammülü, saygısı ve birlikte yaşaması anlamında, iki kardeşi ayırmak neyse Türk ve Kürd’ü ayırmak da gerçekten odur.

Biz hem göç alıyoruz hem göç veriyoruz…

Dışarıdan çok ziyaretçi geliyor Malatya’ya ve inanılmaz etkileniyorlar Malatya’dan… Gerçekten de Malatya bir huzur kenti, insanlar gece sokaklara, caddelere çıkabiliyorlar. Havalar biraz ısındığı an, gece 00;1’de sokağa çıkan bayanlar çok rahatlıkla gezebiliyorlar. Belki batı illerinde dahi olmayan gece hareketliliği vardır bizde, bunlar huzurdan, istikrardan gelen yansımalardır. İlimiz doğu ili ama her anlamda doğunun en gelişmiş ve en huzurlu ili. Malatya’da her dönem ve zamanda asayiş berkemal olmuştur. Biz Malatya olarak doğuyu da batıyı da çok seviyoruz.

İNSANA VE GÖNÜLE DOKUNMAYI ASLA İHMAL ETMEMELİYİZ

Şehre dokunurken asıl olan “GÖNÜL’e” dokunmak diyorsunuz. Neden?

Asla ihmal edilmemesi gereken bir şey varsa o da insana dokunmak, gönüle dokunmak, şehir imarıyla gönül imarını yürütebilmektir… Gerçek ve sahici başarı budur!  Yoksa işin yüzde 50 si ihmal edilmiş olur.

Belediyeciliğin görev ve sorumluluklarını alt alta yazdığınız zaman aslında temel de insana yapılan yatırım vardır. İnsan odaklı hizmet yapan bir belediyecilik anlayışının olması gerekiyor. Sadece kültür adasını söyledik ama bir Spor ve yaşam merkezi de yakın zamanlarda oluşturduk. Bir spor parkı oluşturduk. Bizim kadın kültür ve spor merkezi yapıldı. Bayanlarımız orada kendilerini rahatlıkla ifade edebildiği, eğitim alabildiği, kurslardan faydalanabildiği, hoşça vakit geçirebildikleri güzel bir merkezi de kazandırdık.

Spor salonu yapacağız. Mahallelerimizde çok amaçlı belediye sosyal tesisleri ile birlikte 23 tane çok farklı tesis yaptık.

MALATYA'NIN KÜLTÜR ADASI

Kültür Adası en son şehre kattığınız önemli bir eser... Bu eserle ilgili fikir nereden çaktı. Geri dönüşler nasıl, Malatyalılar nasıl karşıladılar?

Yeni açıldı açıldı. Her yönüyle henüz tamamlanmadı. Bazı iç dekorasyon çalışmaları var bazı yerlerde.  Bir şehirde kültürel canlılığın kentin sosyalleşmesiyle doğru orantılı olduğu bir gerçek… Kentin geçmişini, tarihini, sanatsal yönünü yansıtmak adına, gençlerimize eğitimler vermek adına 7’den 70’e her kesime hitap eden bu kültür adasında Malatya’yı dünü ve bugünüyle her anlamda bulmak mümkün.

Sanat sokağımızdan belki en çok faydalanan ve zaman geçirenler gençlerimiz oluyor.    Baktığımızda oradan 3 kuşağın da istifade ettiğini görüyoruz. Oğul, baba, dede gibi… Yani buradaki temel amacımız böylesi fiziksel bir yapıyı ortaya koyarak kültür ve sanatla yoğurmak.

Tek başına bir yapı orayı merkez haline dönüştürmüyor. Sanat Galerisi, Tiyatro, TSM, THM eğitiminin verildiği Malatya Belediye Konservatuarı gibi kültür unsurları da buraya ayrı bir renk ve ahenk katacaktır…

Burası yöresel ve kültürel izler de barındıracak mı?

Sanat sokağında 4 katlı, merkez olarak düşündüğümüz büyükçe bir yapı yapıldı. Burada ağırlıklı olarak gençlerimiz her türlü faaliyetlerini sürdürüyorlar. Orada bir sohbet cafemiz var. Bir kitap cafe oluşturuyoruz. Malatya kültür evi oluşturuldu. Her bir odası bize ait olan yöresel yapılarla donatıldı. Mutfağı bizim yöremize uygun. Yakın tarihimizin yaşamını orada sergiliyoruz ve yine içerisinde Malatya’nın tanınmış değerli sanatçılarının da yer aldığı sanatçı mumyalarımız da olacak.

Halıcı Konağı oluşturuldu. Malatya da çok farklı dokumalar var. Halı ve kilim noktasında, bizim Kürecik bölgemiz olsun, Darende, Akçadağ bölgesi olsun Arguvan, Arapgir bölgesi olsun her bölgemizin kendine özgü bir dokuma tarzı var. Bunları da kazanmamız gerekiyor.

Malatya mutfağı olacak. Son derece zengin bir mutfağımız var. Buradaki amacımız ise yine Malatya yemek kültürü. Bunu hazır bulmak zor oluyor, evlerde devam ediyor ama dışarıdan gelen misafirler için Malatya’ya özgü yemekleri bulabilecekleri alanları oluşturmak istedik. Bunları hayata geçirmiş olduk.

Kültür sanata bu kadar yatırım yapmanızın özel bir nedeni var mı?

Toplumlar kendi kültürleriyle kendi değerleriyle yükselebilir. Geçmişini ne kadar koruyup yaşatabilirse geleceğe o kadar emin adımlarla yürür, sendelemez. Yani kendini kaybetmez, gençliğini kaybetmez.

Bizim tarih ve kültür birikimimiz binlerce yıllık bir geleneğin bakiyesidir, Malatya aslında onlarca farklı kültürden farklı inançtan olan topluluklara, imparatorluklara ev sahipliği yapmış kadim bir şehir. Malatya tarihine baktığımız zaman 7 bin yıllık 9 bin yıllık bulgulardan bahsediliyor.

Yakın tarihimizde de Selçuklu ve Osmanlı dönemi de olmak üzere bu dönemlerin ruh kültür ve medeniyet telakkilerinin, izlerinin tarihi eser ve doku anlamında şehrin yapısına ve insanların tutum ve tarzlarına yansımasını görüyoruz aslında.

Malatya’ya baktığımız zaman gerek düşünce anlamında gerekse de fikir anlamında olsun, devlet adamlığı noktasında olsun, sanatçısı olsun, insan kaynağı açısından çok zengin bir il. Bu zenginlik durup dururken kazanılan bir şey değil. Bu durumu geçmişteki kültürel ortamlarla da ilintili bir durumdur. Böylesi zenginlikler kültürel ve tarihi geçmişine, sosyolojik dokuya sahip çıkmakla kazanılabilir.

Gelecekte de ülkesi için, toplumu için gençler yetiştireceksek bu tür sanatsal ve tarihsel değerlerimizi, yaşamamız ve yaşatmamız gerekiyor. Kentin sağlıklı gelişmesi çok önemli…

Başkanım bu yıl 5'incisi düzenlenecek Malatya Kitap Fuarı ile ilgili neler söylemek  istersiniz?

Kitap fuarımız çok önemli ve kentte kitap fuarına olan ilgi en başta bahsettiğim gibi bir kültürün yansıması. Satılan kitap ve ziyaretçi sayısına baktığımız zaman 300 binin üzerinde ziyaretçisinin olması bir kitap fuarı için gerçekten çok dikkat çekici. Bu sene 370 yayınevimiz fuara katılıyor ve 200 civarında yazarımız geliyor. Anadolu’da bir ilde 370 yayınevinin katılımıyla bir fuar yapmak çok çok önemli.

MALATYA İLE DİYARBAKIR'IN BÜYÜK FARKI

Malatya Belediyesi ile Diyarbakır Belediyesi arasında yaklaşık 300-350 km gibi bir mesafe var. Malatya böylesine dev projelerle gündeme gelirken, Diyarbakır’ın hendeklerle gündeme gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz. Nerede bir yanlış var? Nerede bir terslik var da birbirine çok yakın 2 şehir arasında her anlamda böylesine devasa uçurum var. Bu AK Parti belediyeciliği mi yoksa halkın tutumu mu, nasıl değerlendiriyorsunuz bunu?

Maalesef bazı doğu illerimizin içine düşmüş olduğu hazin durum hem oraları güya temsil eden partinin politikalarıyla ve hedefleriyle alakalı…

Biri var kendisini insana adamış, ülkesine adamış, geleceğine adamış sorumluluk hisseden, 2023 hedeflerini koyan 2071 hedeflerini koyan orta-uzun vadeli her alanda stratejik plan yapan, gelecek nesilleri düşünen bir parti ve üstlenmiş olduğu bir misyon ve bir vizyon var.

Bir taraftan da ülkenin gelişmesi karşısında her türlü bu ülkeye takas olmuş ülkemizin geri gitmesini isteyen, ülkemizin hiçbir noktada söz sahibi olmasını istemeyen, her türlü dış mihrakla ve güçle iş birliği yapabilen, teröre destek çıkan bir parti var… Yani amaçlarının bölge insanına hizmet değil de işte bu ülkeye nasıl zarar verebilirim mantığı üzerine kurulmuş bir parti anlayışı var.

Ana muhalefet partisi ise ayrı bir dert. Bizlerin burada toplum için, gençlik için yapmış olduğu en iyi projeleri dahi eleştirebiliyorlar. Ama bir güneydoğuda hendek kazan, teröre destek sağlayan, teröre malzeme götürürken yakalanan, iş birliği yapmış hain ve terörist yapıya tavır koyamayan bir ana muhalefet var.

Netice de halk bunu çok iyi takdir ediyor. Ak Partinin bugünkü başarıları kesinlikle tesadüf değildir. Allah’ın izniyle bu çalışma azmi bu düşünce bu sorumluluğu her geçen gün üstlenen partimizin halka yansıması da her seçimdeki galibiyetleriyle de görüyoruz. Bazı G.Doğu illeriyle Ak Parti belediyeciliği arasındaki farkı da halkımız zaten görüyor. Güneydoğu’daki bazı illerden hizmet beklemiyorum. Çünkü hizmet anlayışıyla yönetime gelmiş bir düşünceleri yok.

Meryem Aybike Sinan-Haber7

meryemaybike@gmail.com