Strese karşı hangi cins daha dayanıklı ?
Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, strese karşı hangi cinsin daha dayanıklı olduğunu açıkladı.
Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, "Kadınların strese karşı psikolojik tepkileri daha yoğun, fizyolojik tepkileri ise daha zayıftır. Bu yüzden stresin meydana getirdiği fizyolojik aşınma erkeklerde, psikolojik bilanço ise kadınlarda daha ağırdır" dedi.
Dr. Mehmet Yavuz, kadınların beyinsel farklılıkları ve lider yaradılışları konularındaki görüşlerini şöyle değerlendirdi;
KADINLAR VE ERKEKLERİN BEYİN FARKLILIKLARI
“Erkekler, daha çok sol beyin ağırlıklıdır. Sol ya da sağ beyinden birinin çok daha baskın olarak ön plana çıkması, erkeklerde daha çok rastlanan bir durumdur. Bu nedenle gelişmiş sağ beyin özelliklerinden dolayı; mimarlık, ressamlık, heykeltıraşlık gibi sanatsal beceriler erkeklerde daha baskındır. Dolayısıyla kadınlar, her iki beyin yarım küresini iyi kullanırken, erkeklerin sağ ya da sol beyinden birini daha iyi kullanabilme özellikleri vardır.
Kadınların beyin kan akımı erkeklerden daha fazladır. Her iki cinsiyetteki iç kulak tüy hücre sayısı aynı olmakla birlikte, kadınlarınki daha yoğun titreşmekte ve daha iyi işitmeye neden olmaktadır. Kadınlar tatlı ve ekşiye karşı daha duyarlıdır. Beyin kan akımının yanında, beyin glikoz kullanımı da kadın beyninde yüksektir.
ALGI VE FARKINDALIK AÇISINDAN KADINLAR DAHA ÜSTÜN
Kadınlar bunu içgüdüsel olarak hisseder. İçgüdü, kadın beyninin çevresinden beş duyusu ile aldığı verileri işlemesi ile gerçekleşmektedir. Kadınların beyni erkeklere kıyasla özellikle vücut dilini çözme, karşısındaki kişi konuşmasa dahi onu anlama hücreleri ile donatılmıştır. Kadın beyni daha empatik olup, en küçük ipuçlarını değerlendirerek başkalarının düşüncelerini, inanç ve eğilimlerini, duygularını keşfetme konusunda erkek beynine göre çok daha ustadır.
Kadın beyni adeta yüksek teknoloji ile donatılmış yüksek performanslı bir duygu makinesidir. Her an başkalarının duygu değişikliklerini tarar, farkları yakalar. Buna karşılık erkek beyni ses tonu ve yüz ifadelerinden, vücut dilinden duyguları ve duygu değişikliklerini çözecek radar keskinliğine sahip değildir.
DUYGUSAL BEYİN KADINLARDA DAHA AKTİF
Aşık olan kadınlarda, fonksiyonel MRI incelemeleri sonucunda kaudat nukleusta, septumda ve parietal kortekste aktivite artışı izlenirken; aşık olan erkeklerde ise, sadece vizüel kortekste aktivite artışı söz konusudur. Bu durum, aşık olan kadınlarda daha çeşitli ve yoğun beyin aktiviteleri olduğunu göstermektedir. Bu yüzden aşk travması geçiren kadınlar, erkeklerden daha zor ve güç normale döner. Limbik sistem ya da duygusal beyin, kadınlarda daha büyüktür ve bu nedenle daha kolay bağ kurarlar. Kadınların arkadaşları bu nedenle daha fazladır. Limbik sistemin büyük olması, psikolojik problemlerin ve depresyon olasılığını da artırır.
KADINLAR DAHA İYİ KONUŞUR
Kadınlar erkeklere göre konuşmaya daha erken başlar ve akıcı konuşur. Ayrıca genelde okuma yazmayı daha erken sökerler. Kompozisyon, anlatıma dayalı dersler ve yabancı dil öğrenmeye karşı daha ilgili olurlar. Kadınlar genelde bir karar vermeden önce daha fazla bilgi toplamayı tercih ederler. Alışveriş merkezlerinde vitrinleri dolaşanların çoğunun kadın olması dikkat çekicidir. Erkekler ise daha çabuk karar verirler.
KADINLARIN STRESE KARŞI DUYARLILIKLARI DAHA FAZLA
Kadınların strese karşı psikolojik tepkileri daha yoğun, fizyolojik tepkileri ise erkeklerden daha zayıftır. Bu yüzden, stresin meydana getirdiği fizyolojik aşınma erkeklerde çok daha fazladır. Buna karşılık stresin oluşturduğu psikolojik bilanço ise kadınlarda daha ağırdır. Bu nedenle, ortalama ömür olarak kadınlar daha çok yaşarken, erkekler ise kadınlara göre daha az depresyon ve diğer ruhsal bozukluklar yaşarlar. “