Pandemide hareketsiz kalmak eklem kireçlenmesine neden oluyor!
Koronavirüs ile mücadele edilen bu dönemde hareketsiz kalmak ve aşırı kilo eklem kireçlenmesi olarak bilinen osteoartrite neden oluyor
Koronavirüs pandemisinde alınan son kararlar sonrası geçilen tam kapanmada evde kalınan süre arttı. Bu durum hareketsizliğe neden olacak ve hareketsizlik sonucu pek çok hastalıklar oluşabilecek. Biruni Üniversite Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Tuluhan Yunus Emre, osteoartrit ve korunma yöntemleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Tuluhan Yunus Emre, “Birçok insanda özellikle diz ve kalçada gelişen eklem kireçlenmesinin en önemli sebebi fazla kilolardır. Aşırı kilo nedeniyle ekleme aşırı yük binmesi, eklem kireçlenmesinin hızlı gelişmesine ve ağır seyretmesine sebep olur. Bu hastaların tedavisi oldukça zordur” dedi.
Diş eti iltihabı koronavirüsten ölme riskini 9 kat arttırıyor!
40 yaş üstü özellikle aktif bireylerde daha sık görülür
Eklem kireçlenmesi ne olduğu konusunda açıklama yapan Doç. Dr. Tuluhan Yunus Emre, “Eklem kireçlenmesi yani tıbbi adıyla ‘osteoartrit’ en sık görülen eklem hastalıklarından biridir. Diz ve kalça ağrısının en yaygın nedeni olan bu rahatsızlık; eklem kıkırdağının yapısının bozulması, aşınması, incelmesi ve bazen kıkırdak kaybına neden olabilir. Ayrıca, eklem kıkırdağının altındaki kemik dokusunda da değişiklikler sonucu, kemikte büyümeler ve eklem kenarında çıkıntılar (osteofit) gelişir. Osteoartrit, eklemlerin normal yapısını bozarak, hareketlerde kısıtlanmaya ve ağrıya neden olan bir hastalıktır. Bu hastalık genç ya da yaşlı herkesi aynı şekilde etkilemekle beraber 40 yaş üstü özellikle aktif bireylerde daha sık görülür” şeklinde konuştu.
Kadınlarda daha sık görülüyor
Özellikle diz ve el eklemlerinde gelişen osteoartritlerin kadınlarda daha sık görüldüğünü belirten Doç. Dr. Emre, “Osteoartrit genellikle 45 yaşından sonra başlar. 50’li ve 60’lı yaşlarda başlaması en sık görülen durumdur. Osteoartrit kalıtsal bir hastalık değildir, ama bazı osteoartrit tipleri ailesel geçiş gösterir” dedi.
Şişmanlıktan dolayı oluşan eklem kireçlenmesinin tedavisi oldukça zor
Eklem kireçlenmesinde kiloya dikkat çeken Doç. Dr. Emre, “Birçok insanda özellikle diz ve kalçada gelişen eklem kireçlenmesinin en önemli sebebi fazla kilolardır. Aşırı kilo nedeniyle ekleme aşırı yük binmesi, eklem kireçlenmesinin hızlı gelişmesine ve ağır seyretmesine sebep olur. Bu hastaların tedavisi oldukça zordur. Eklemin bir travma ya da büyük bir ameliyat geçirmesi, yıllar sonra osteoartrit gelişmesine sebep olabilir. Doğuştan olan bazı eklem hastalıkları da ileri yaşlarda osteoartrit gelişmesine yol açabilir. Ayrıca bazı meslekler bazı eklemlerin daha fazla kullanılmasına sebep olur ve bu eklemlerde erken yıpranmalar olur” diye konuştu.
Dayanılmaz ağrılara neden olur
Belirtilere değinen Doç. Dr. Emre, “En sık görülen belirtileri, eklemde ağrı ve sertliktir. Ağrı, hareket sonrası ve akşama doğru artar. Eklem sertliği ise dinlenme ile birkaç dakika içinde geçer. İlerlemiş hastalarda ağrı, çok şiddetli ve sürekli hale gelebilir. Bu durumda olan hastalarda ağrının şiddeti dinlenmeyle ya da geceleri azalmaz. Örneğin; dizi tutan eklem kireçlenmesi hastasının, merdiven inip çıkması, oturup kalkması ve çömelmesi zorlaşabilir. Eklem eskisi gibi rahat ve normal hareket edemez. Eklemde şişlik, kemikte gelişen osteofitler yani eklemde ağrı ve hareket sınırlılığı ile kendini gösteren romatizmal bir hastalık ya da eklem içi sıvısında artış olması, eklemin şiş görünmesine sebep olabilir. Bu durumda eklem hassastır ve dokunulduğunda ağrı duyulur. Hastalığın tanısını koymak için röntgen filmi çektirmek gerekebilir. Sebeplerini belirlemek için ise, bazı kan tetkikleri, MR veya tomografi gibi ileri tetkikler gerekebilir” açıklamasında bulundu.
Tedavinin ana amacı ağrıyı gidermek
Doç. Dr. Emre, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Eklem kireçlenmesi tedavisinin ana amaçları; ağrıyı gidermek, hareketteki kısıtlanmayı düzeltmek, günlük yaşam aktivitelerinin sorunsuz yapılmasına yardımcı olmak ve hastalığın ilerlemesini engellemektir. Bu rahatsızlığın tamamen düzelmesini sağlayan bir tedavi yoktur. Aşınmış olan kıkırdak dokusunu yenilemek mümkün değildir. Vücut ağırlığının ideal kiloya inmesi, düzenli egzersizlerle ekleme binen yükün azaltılması ve kas gücünün artırılması oldukça yararlı olmaktadır. Günlük işlerin ve önerilen egzersizlerin gün içerisine dengeli bir şekilde dağıtılması çok önemlidir. Eklem ağrısı için öncelikle basit ağrı kesiciler, erken evrede bir takım ilaçlar ve eklem içi enjeksiyonlar uygulanabilmektedir. Uygun durumlarda sıcak veya soğuk uygulamalar da ağrı kesici etki sağlamaktadır”