Hamilelik sürecinde aşı olunmalı mı?

Kovid hastalığı enteresan bir virüstük hastalık tipi olduğunu dile getiren Çapar, “Virüs hücre içerisine girmekte, yüzey içerisindeki de virüs demiri dışarı çıkartacaktır. Yüzey içerisindeki demirin dışarı çıkması ise damar duvarını bozmaktadır. Bozulan damar duvarlarında daha sonra da iltihabi hadiseler ortaya çıkarmaktadır. Bu hadiseler sırasında da stokin fırtınası diye ifade ettiğimiz çok şiddetli iltihabi hadiselerde olduğu gibi  ciddi problemleri  görmekteyiz. Stokin fırtınası ortaya çıktıktan sonra da bu vücutta değişik bölgelerinde hem ateş hem de şiddetli ağrılara yol açmaktadır. Mesela baş ağrısı, sırt ağrısı ve eklem ağrıları. Genel olarak vücutta ağrılar şeklinde sıkıntılar oluşmaktadır. Çok önemli bir nokta da  demirin dışarı çıkması sonucunda damar duvarının bozulmasıyla birlikte damar içi yapı bozulmakta ve  bununla birlikte insan vücudunun değişik bölgelerinde pıhtılar meydana gelmektedir. Bu pıhtılar da dokuların beslenmesini bozmakta, bunun sonucunda da  kalp krizleri ve/ veya beyinde pıhtı atması ve/ veya  erkeklerde erektil bozukluklarla birlikte çok ciddi problemlere yol açmaktadır. Daha sonra bu özellikle akciğere inmekte akciğere indiği zaman da akciğerin solunum problemlerine bu problemlerden de kalp problemleri ortaya çıkabilmektedir” ifadelerini kullandı.

Delta varyantı hamilelerde ölüm riskini artırıyor!

Gebelikte Kovid Süreci Nasıl İlerliyor?

“Gebelikte ise kan miktarında artış meydana gelmekte ve ayrıca gebelik sırasında pıhtılaşmaya meyil artmaktadır. İşte kovid hastalığı yaşayanlarda, hem pıhtılaşmaya meyili artmış olan bir gebeliğin olması, hem de bu hastalığın meydana getirdiği pıhtılaşma eğilimi nedeniyle insan vücudunda çok büyük problemlere yol açabilmektedir.

Pandemide hamile ölümleri 7 kat arttı

Nitekim bu şekilde gebelik sırasında kovit 19 hastalığı oluştuğunda normal insanların en az iki katından fazla miktarında bir hastaneye yatış ve yoğun bakım ünitelerine yatış olmakta ve bu nedenle ölümler ortaya çıkabilmektedir. Gebelikte hem vücudun bağışıklık sistemi gücü zayıflamaktadır. Yani enfeksiyonlara dayanıksız bir hal almaktadır. Kovid 19 hastalığı da meydana geldiği zaman bağışıklık sistemi zaten düşmüş olan gebelerde, daha büyük problemler ortaya çıkmakta  ve neticesinde de gebelik sırasında çok ağır tablolar gözlenebilmektedir. Gebelik sırasında son yapılan çalışmalarda bebeğin plasentası dediğimiz eşinde, hem iltihabi hadisler meydana gelmekte hem de pıhtılar tespit edilmektedir. Sadece yüzde on yedi yani yüz vakanın on yedisinde plasenta etkilenmemekte ama yüzde 80'in üzerinde vakalarda çocuğun eşi(plasentası) etkilenmektedir. Bebeğin  eşi(plasentası)  etkilendiği zamanda anne rahmindeki bebeğin bütün beslenmesi bozulmakta ve bebeklerde   beden gelişme geriliği, düşükler ve ölümler ortaya çıkabilmektedir.”

Aşı randevusu yerine taziyeye gitti! 'Keşke aşı olsaydım' dedi

“Lohusalık Döneminde Bile Eğer Aşı Olunmadıysa Aşı Önerilmektedir”

Bu nedenle biz mutlaka gebelik sırasında da ABD , Almanya , İngiltere , Avustralya’dan gebelikte, gebelik planlayanlarda ve emziren annelerde COVID-19 aşısını ( tercihan m RNA) bilimsel kurumların desteğiyle bir takım ülkelerde de tavsiye edildiği gibi, artık bizde gebelerde de aşılama yapılmasını önermekteyiz. Aşılamanın bir zararı var mı diye bakıldığı zaman herhangi bir problem olmadığı, birçok aşı yapılan gebelerde çocuklar doğduktan sonra hem çocuk hem de annenin antikor seviyesindeki artışlar olduğu görülmektedir. Dolayısıyla gebelik sırasında mutlaka aşı yapılmasında fayda vardır. Ayrıca bu lohusalık döneminde bile eğer aşı olmadıysa aşı önerilmektedir. Tüm bunları gözden tekrar geçirdiğimiz zaman şunları anlamamız gerekir. Gebelik sırasında eğer aşı olmazsanız ortaya çıkacak çok ciddi bir enfeksiyon, ölüm riskleri, çocuk ölümü, düşükler gibi problemlerin daha fazla arttığını görmekteyiz.

Doktor annesi hamileyken aşı oldu, oğlu Türkiye'nin antikorlu doğan ilk bebeği oldu!

Aşı olarak da USA, Almanya, İngiltere, Avustralya gibi ülkeler bizim ülkemiz Türkiye'de bulunan Biontech’i önermektedirler. Dolayısıyla biz gebelik sırasında mutlak suretle hastaya aşı yapılmasını ve aşı sonrasında beş gün süreyle yüz mg aspirin kullanmasını tavsiye etmekteyiz” diye belirten Prof. Dr. Metin Çapar bu aşılamalar sayesinde hamilelikler sırasında meydana gelecek olan pıhtılaşmaların engelleneceğini ve sonucunda sağlıklı doğumların meydana geleceğini dile getirdi.

Zeki DURSUN - Konya