Ağrı kesici ilaçlar böbrek hastalıklarına neden oluyor
Nefroloji uzmanı Dr. Bahtışen Güven yaşlı insanlarda ve bazı ırklarda böbrek hastalığı gelişme riskinin fazla olabileceğini belirterek ağrı kesicilerin doktor kontrolünde kullanılması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu
Hücrelerin metabolizması sonucunda atık ürünlerin ortaya çıkması ve birikmesi su dengesinin bozulması durumunda kişinin kronik böbrek hastalığı yaşadığını söyleyen Emsey Hospital Nefroloji uzmanı Dr. Bahtışen Güven, kronik böbrek hastalığının genellikle yavaş bir biçimde zamanla ilerleme gösterdiğini fakat bu ilerlemenin kişiden kişiye değişiklik gösterdiğini kaydetti. Özellikle yaşı insanlar ve bazı ırklarda böbrek hastalığı gelişme riskinin fazla olabileceğine dikkat çeken Güven, bu durumun önüne geçmek adına önemli uyarılarda bulundu.
Bilim insanları araştırdı: Koronavirüste tat ve koku kaybının nedeni genetik
HASTALIK SİNSİ İLERLER
Böbrek hastalığının erken evrelerde genellikle spesifik belirti ve bulgu vermediğini söyleyen Nefroloji uzmanı Dr. Bahtışen Güven, “Sıklıkla böbrek fonksiyonları yüzde 15’in altına düşünce halsizlik, bulantı, kusma, iştahsızlık, kaşıntı gibi bulgular ortaya çıkar ve ne yazık ki böbrekler kalp, akciğer, beyin, kan ve deri gibi pek çok organ ile iletişim halinde çalışması sebebiyle hastalıkta bu organlarda etkilenir” dedi.
AİLE ÖYKÜSÜ HASTALIKTA ÖNEMLİ
Diyabet ve yüksek kan basıncı kalp yetmezliği gibi kronik hastalıkların böbrek hastalığına yol açabileceğinin altını çizen Güven, “Ailedeki kişilerde böbrek hastalığı varsa, diyalize giriyorsa veya böbrek nakli yapıldıysa böbrek hastalığı gelişme riski, böyle bir öyküsü olmayan insanlara göre daha yüksek olabilir. Ağrıkesici ve ateş düşürücü olarak bilinen NSAİ (nonsteroid anti-enflamatuvar ilaçlar) ve parasetamol grubu ilaçlar günümüzde yaygın ve kontrolsüz olarak kullanılıyor. Hastaların 3’te 1’i bu ilaçları baş ağrısı, eklem ağrısı yanında halsizlik, uykusuzluk gibi şikayetleri için de kişilerin kullanıyor” diye konuştu.
İLAÇLARIN BÖBREKLERE ETKİSİ
Güven, ilaçların böbreklere olan etkilerini ise şöyle anlattı: “1953 yılında uzun ve yüksek dozda NSAİ kullanımı kronik interstisyel nefrite (KİN) neden olduğu gösterilmiştir. NSAİ ilaçların Akut ve Kronik Böbrek Yetmezliği, hipertansiyon, ödem, elektrolit denge bozuklukları, kalsiyum ve potasyum yükselmesi tuz miktarının düşmesi gibi bilinen çok fazla yen etkileri var. Parasetamol kullananlarda nadiren yan etki görülmekte: bu vakalarda yüksek doz parasatemol kullanımı ile ilişkili karaciğer ve böbrek yetmezliği görülmüştür. NSAİ kullanımda akut ve kronik böbrek hasarı oluşabilir. Ne yazık ki NSAİİ ilaçların çok kısa ve çok az miktarda kullanımı sağlıklı kişilerde bile ciddi böbrek yetmezliğine yol açabilir.”
KORTİZON VERİLEREK TEDAVİ EDİLİR
NSAİ kullanımında gelişen Akut Böbrek Hasarı ilaç dozuna bağımlı olmadığının altını çizen Güven, “Böbrek kanlanmasını bozarak, böbrek kanal hücrelerine ciddi hasar vererek hastayı hemodiyaliz tedavisine kadar götürebilir. Alerjik reaksiyona benzeyen hücresel reaksiyon oluşturarak yine böbrek hücrelerine zarar verebilirler. Böbrek süzgeçlerine (glomerul) hasar vererek idrarda protein kaçağına ve glomerulonefrit hastalığına yol açabilirler. Akut Böbrek Hasarı zamanında ve doğru bir tedavi ile tamamen düzelebilir veya kronik bir sürece dönüşüp kronik böbrek yetmezliğine ilerleyebilir. Zamanında tespit edilen hasar sıvı tedavisi ve kortizon verilerek tedavi edilir” ifadelerini kullandı.
SUSUZ KALINDIĞINDA YAN ETKİ TETİKLENEBİLİR
NSAİ ilaçlar kullanıldığında böbrek hasarını kolaylaştıran ve artıran durumlar mevcut olduğunu söyleyen Güven, ‘’kişinin susuz kalması ileri yaş, mevcut olan böbrek, kalp yetmezliği diğer ilaçlarla beraber kullanılması tansiyon ilaçları, antibiyotikler gibi NSAİ ilaçların yüksek dozda ve uzun süre kullanımı özellikle romatizma hastalıkları tedavisinde, KİN veya diğer adı ile Analjezik Nefropatiye yol açar. İki ile beş yıl içinde 2-3 kilogram ilaç kullanımı kalıcı böbrek hasarına neden olur. Bu durumda özel bir tedavi yoktur hasar kalıcıdır ve yavaş olarak kronik böbrek yetmezliğine ilerler. Sonuç olarak ağrıkesicilerin yan etkileri çok ciddi böbrek yetmezliğine yol açabilir ve bu hasar kalıcı olabilir. Bu ilaçların her zaman doktor önerisi ve kontrolü altında alınması gerekmektedir. NSAİ ilaç kullanımı sırasında böbrek hasarını azaltmak için başka bir sakıncası mevcut değil ise (kalp yetmezliği gibi) günde iki litreden fazla su kullanımı önerilir, aralıklı kanda böbrek fonksiyon testleri (üre, kreatinin, elektrolitler vs) kontrolü yapılabilir. Parasetamol daha güvenilir olarak değerlendirilse de yan etki açısından dikkatli olunmalı” uyarısında bulundu.
HASTA DİYALİZE GİREBİLİR
Kronik böbrek hastalığında son dönem börek hastalığı adı verilen dönemin, kişide kalıcı hasara neden olan ve böbreklerinin yeniden fonksiyonlarını kazanma şansı çok düşük olan bir dönem olduğunu belirten Nefroloji uzmanı Dr. Bahtışen Güven, hastalığın süreci hakkında şu, “Bu durumdaki hastalara böbrek nakli, diyaliz destek tedavisi ile hastanın daha kaliteli bir yaşam sürmesi ve diğer sağlık problemlerinizin azalmasına yardımcı olunur. Bu süreçte hastaya uygulanan iki tür diyaliz tedavisi vardır. Hemodiyalizde hastanın kanı bir makineden geçirilerek atık ürünler ve fazla sıvı vücuttan uzaklaştırılır. Haftada 2-3 gün 4’er saat merkezde hemodiyaliz veya bazı hastalarda evde tüm gece diyaliz yapılmaktadır. Periton diyaliz tedavisi ise hasta tüp ile diyaliz sıvısını karnına verir, bu diyaliz sıvısı daha sonra atık maddelerle birlikte vücuttan boşaltılır. Bu diyaliz her gün yapılır. Gün içinde veya gece uyku esnasında temizleme işlemi gerçekleştirmektedir. Hastayı tam sağlığına kavuşturan tedavi ise böbrek nakli” bilgisini paylaştı.