Boyun fıtığının görülme yaşı düştü! Gençlerde de sık görülüyor
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mahmut Akyüz son dönemlerde boyun fıtığındaki yaş ortalamasının gittikçe düştüğünü ve gençlere kadar indiğini belirtti. Akyüz bel ve boyun fıtığı hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Günümüz çağında iletişimin vazgeçilmezi haline gelen cep telefonunun yanlış kullanımı, boyun fıtığına yol açıyor. Boyun fıtığı vakalarında yaş ortalamasının son dönemlerde oldukça düştüğü, buna sebep olarak ise cep telefonunu daha sık ve uzun süre kullanan gençlerin, boyunlarını öne eğerek kullanımı olduğu belirtildi. Memorial Hastanesi’nden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mahmut Akyüz, bel ve boyun fıtığı hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Akyüz, “Başımızın boynumuz üzerindeki ağırlığı 5 kilogramken, öne doğru eğdiğimiz zaman yaklaşık 20-25 kilograma kadar ağırlık oluyor, bu da boynumuzda ciddi bir travma ve boyun fıtığı riski ortaya çıkartıyor” diyerek, gençlere uyarılarda bulundu.
Uzmanından diz ağrıları uyarısı: Dikkate alınmazsa ciddi sağlık problemlerine yol açar
HER 10 BEL FITIĞINDAN 1'İ CERRAHİYE ADAY
Bel fıtığının, toplumda her iki kişiden birinin hayatı boyunca rastlayabileceği bir durum olduğunu belirten Akyüz, hastaların genellikle bacak ağrısıyla doktora başvurduklarını söyledi. Başvuru sonrası asıl problemin tedavi süreciyle ilgili olduğuna dikkati çeken Akyüz, “Bu tedavi nörolojik muayene ile ortaya konmaktadır. Hastada var olan nörolojik defisitler, bizim hangi tedavi yöntemini seçeceğimiz yönünde belirleyicidir. Her 10 bel fıtığından bir tanesi cerrahiye adaydır. Geri kalan yüzde 90’ı cerrahi dışı tedavi yöntemleriyle tedavi edilmektedir” diye konuştu.
TEDAVİ EDİLMEMESİ EN BÜYÜK TEHLİKE
Bel fıtığına sebep olarak, omurganın yük altına girmesi, sürekli oturma pozisyonu, uzun süre araç kullanımı sırasında omurganın strese maruz kalması gibi maddeleri sıralayan Akyüz, ağır yük taşıyan kişilerin de bu riski taşıdığını vurguladı. Akyüz, bacak ya da beldeki ağrıların tedavi edilmezse kalıcı olabileceğine de işaret ederek, “Fizik tedavi, diğer tedavi yöntemleri veya cerrahi tedavi yapılsa bile geri dönmeyebilir. En büyük tehlike bu” dedi.
ALTERNATİF TEDAVİYE YÖNLENMEK YANLIŞ
Tedavi öncesi ya da sonrasında memnun kalmayıp alternatif tedaviye yönlenmenin son derece yanlış olduğunu kaydeden Akyüz, “Çoğu kişi denetimsiz bir şekilde, usta çırak ilişkisiyle öğrendikleri yanlış yöntemlerle halkı maalesef ciddi nörolojik sıkıntılara maruz kalacak düzeyde bir takım hareketlerle, hastaların bel fıtıklarını düzelttiklerini söylüyorlar. Ancak nörolojik yaralanma riskleri çok fazla. Mümkün olduğu kadar halkımıza bilimsel gerçeklerden uzaklaşmamasını, bu işle ilgili doktor arkadaşlar tarafından tetkik ve tedavisini yaptırmasını öneririm. O bölgedeki egzersizler, ısıtmalar ve manevralarla bel ağrısının geçtiğini söylüyorlar. Ama hiçbir bilimsel kanıtı yok. Yaptıkları işlerle hastaların tedavi edildiğine yönelik hiçbir bağlantı yok. Hastalar daha çok yanlış tedavilerle, ciddi nörolojik kayıplara ortaya çıkan sıkıntılar yaşayabilir. Bunun esas sebebi bence alternatif tedavi yöntemler arayışı. Hastaların bir bölümünde ortaya çıkan cerrahilerden sonra, hastaların olumsuz tedavi durumlarda, birbirlerini aralarındaki iletişim, farklı alanlara kaymalarını sağlayabiliyor” ifadelerini kullandı.
ÖZELLİKLE GENÇLERDE SON DÖNEMDE ÇOK ARTTI
Son olarak boyun fıtığı konusuna değinen Akyüz, günümüzde boyun fıtığının yaş ortalamasının gençlere kadar indiğini bildirdi. Akyüz, şunları söyledi: “Boyun fıtığında özellikle günümüzde bankacılarda, devamlı olarak bilgisayar kullananlarda ve çağımızın sıkıntısı cep telefonu kullanımlarında, boynun öne doğru yanlış pozisyonda olması, en önemli etken. Özellikle gençlerde son derece artmaya başladı. Bunun da nedeni, cep telefonu kullanırken yanlış pozisyonda kullanılması. Başımızın öne doğru eğik pozisyonda kalarak yer çekimine maruz kalmasıdır. Gelen gençlere söylüyoruz, ‘cep telefonu kullanırken başınızı öne doğru eğmeyin, yer çekimine maruz kalmasın’ diye. Çünkü başımızın boynumuz üzerindeki ağırlığı 5 kilogramken, öne doğru eğdiğimiz zaman yaklaşık 20-25 kilograma kadar ağırlık oluyor, bu da boynumuzda ciddi bir travma riski ve boyun fıtığı riski ortaya çıkartıyor”