Kansere karşı Avrupa'da elde ettiği deneyimleri Türkiye'ye taşıdı

Hacettepe Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra aynı üniversitede uzmanlığını alan Pehlivan, Fransa ve İsviçre'de çalışmalarını sürdürdü.

Kanserle mücadelede küresel teknolojiler hakkında araştırmalar yaparak çalışmalarına devam eden Pehlivan, deneyimlerini ülkesinde devam ettirmek için Türkiye'ye dönerek İşletme Yönetimi Yüksek Lisansı (Master of Business Administration-MBA) yaptı. "50 Soruda Kanser" adlı kitabı olan Pehlivan, çeşitli gazete ve dergilere makaleler de yazıyor.

Bilimde kadının yeriyle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Pehlivan, kadın bilim insanı olmak yorucu olsa da çalışmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

Kanser algısının değişmesi adına çok sayıda sosyal sorumluluk projesi üstlendiğini belirten Pehlivan, yakın zamanda da kanser gibi kronik hastalıklı çocukları olan ailelere yardım amacıyla ülke çapında bir proje başlatacaklarını anlattı.

Pehlivan, dünyanın en iyi sağlık uzmanlarıyla başladığı kariyerinin yine dünyanın en iyileriyle devam ettiğini belirterek, şöyle konuştu:

"'Kişiye özel sağlık, kişiye özel onkoloji' mottosuyla hizmet veren bir kliniğim var. Kliniğin mottosuna tüm kalbimle inanıyorum ve umarım yakın zamanda hepimiz inanacağız. Durmadan öğrenerek eksikliklerimle yüzleşmekten, egomu, vahşiliğini hiç kaybetmeyeceğini düşünerek eğitmekten, durmadan tamamlanmaktan mutluyum. Güçlü bir kadın olmanın, bilinen zenginlikle değil, zihinsel zenginlikle olabileceğini biliyorum ve bunu bildiğim için mutluyum. Bilginin, bilmenin, yaptığın her neyse onu hak ettiği kadar bilmenin ve önemsemenin gerçek ve tek namus olduğunu bilmekten mutluyum. Bilmediğini bilmenin ve söylemenin yüceliğinden de."

Türkiye'de bilimde kadının yerini değerlendiren Pehlivan, dünyanın 4 farklı ülkesinde mesleğini yapma fırsatı bulduğunu, çok ayrı kültürler olsa da hepsinde kadın olmanın şartlarının değişmediğini söyledi.

Pehlivan, "Bilimin çok saygın, etik ve çok değerli bir mecra olması diğer tüm iş ve yaşam ortamlarına göre kadın erkek arasındaki rutin adaletsizliği ve dengesizliği maalesef değiştirmiyor." ifadelerini kullandı.

KADINLARA TAVSİYELER

Kadınlara tavsiyelerde bulunan Pehlivan, "Sizi nasıl konumladıklarını umursamadan, meydan okumalarla dolu bir yaşamı seçtiğinizde bu yakışıksız cins ayrımını daha az hissediyorsunuz. Siz bu öğretilmiş ayrımı bir çentik gibi zihninizde taşımadığınızda en büyük engeli aşmış oluyorsunuz. Çocuklarınızı kız, erkek değil de küçük insanlar olarak algıladığınızda geleceği de tasarlamış oluyorsunuz." dedi.

Prof. Dr. Berrin Pehlivan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile 11 Şubat Uluslararası Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Günü gibi günlerde, kadın sorunlarının ya da kadının güçleştirilen yaşamının öne çıktığı konuların gündeme gelmesini olumlu bulduğunu söyledi.

Böyle günlerde kadının süreçleri ve sorunlarının ortaya serildiğine dikkati çeken Pehlivan, "Bu değişmez rutin, kadın adına bir trajedinin ifşası gibi görülebilir ancak öyle değildir. Çünkü sakin denizlerde iyi denizci yetişmez. İyi bir insan olarak bitirmemiz gereken bu hayat yarışı, bizi zorluklarla onurlandırırken karşı cinsimize fark etmedikleri bir trajedi yaşatıyor. Sakin denizlerde iyi bir denizci olamıyorlar." değerlendirmesini yaptı.