İstanbul'un manevi bekçileri: en çok ziyaret edilen 10 türbe
Evliyalar, türbeler şehri İstanbul, adım attığınız her köşesinde kıymetli hazineleri ve manevi bekçileriyle sizi karşılıyor.
İstanbul, adım attığınız her bir yedi tepesinde sizleri maneviyatı yüksek makamlarla karşılıyor. Yüzyıllar boyunca pek çok hükümdarın gözdesi olmuş bu şehir, tarih içerisinde çok defa fetihler, yeni imparatorlar görmüş ve nice evliyanın da kalıcı istirahat mekanı olmuştur. İstanbul'da yüzün üzerinde türbe yer alıyor fakat bunlardan bazılarının geçmişine dair pek bilgi bulunmuyor. Dualarınızı ihya etmek ve huzurlu bir gün geçirmeniz için işte İstanbul'da ziyaret edebileceğiniz türbeler listesi...
Eyyub El Ensari Türbesi
Eyüp Sultan Camii'nin kuzey tarafında bulunan Hz. Hâlid Bin Zeyd Ebû Eyyüb el-Ensâri'nin kabri, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesinin ardından İstanbul'da yapılan ilk eserdir. Medine Hazraç kabilesi kollarından Neccar- Zade Hanedanı'nın reisi olan Eyyüb el-Ensâri, Hicretten iki yıl önce Mekke'de Hz. Peygamber ile görüşerek İslam'ı kabul etmiştir.
Hz. Muhammed, 622 yılında Mekke'den Medine'ye göç ettiği sırada Medineli Müslümanlar, Resul'ü evlerinde misafir etmek istediler. Hz. Peygamber, bir seçim yaparak kimsenin kalbini kırmamak için devesini serbest bırakacağını ve hangi evin önünde çökerse orada konaklayacağını söyledi. Kusva adındaki deve, Eyyüb el-Ensâri'nin evi önünde çöktü. Hz. Peygamber, bunun üzerine Hz. Eyyub'un evinde 7 ay misafir oldu. Bu olaydan dolayı Ebû Eyyûb, "Mihmandâr-ı Nebî" unvanını almıştır.
İstanbul'u almak için İslam ordusuna katılan Ebu Eyyub El Ensari, ilerleyen yaşı nedeniyle sefer sırasında rahatsızlandı. 672 yılında vefatı üzerine İslam ordusunun İstanbul'da ulaştığı en ileri noktaya defnedilen Ebû Eyyûb'ün mezarı, Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fethettikten sonra Akşemsettin'den mezarın bulunmasını istemesi üzerine keşfedilmiş ve türbe haline getirilmiştir.
Hz. Yuşa Türbesi
İstanbul Boğazı'na bakan tepelerin en yüksek noktasında bulunan Hz. Yuşa Türbesi, İstanbul'un ilk yerleşim zamanlarından bu yana her din için kutsal kabul edilen bir bölgesindedir. Farklı dinlere mensup yöneticiler tarafından çeşitli tapınaklar inşa edilen tepede Bizans Dönemi'nde Zeus tapınağı ve Hagios Michael Kilisesi de bir zamanlar ibadetin yapıldığı yerler olmuştur.
Hz. Yuşa, Yusuf Aleyhisselam'ın neslinden olan Nun'un oğlu ve Hz. Musa'nın yeğenidir. İsrailoğulları'na gönderilen peygamberlerden olan Hz. Yuşa ve mezarı hakkında pek çok rivayet dilden dile dolaşmaktadır. Hıristiyan ve Yahudi kaynaklarında kendisinden "Yeşu" olarak bahsedilirken Tavrat'ta "Musa'nın hizmetçisi, genç adam" diye tanıtılmaktadır.
Hz. Yuşa Türbesi'nin Beşiktaş'ta türbesi bulunan Kanuni Sultan döneminde yaşamış Yahya Efendi tarafından bulunduğu rivayet edilmektedir. Kimi kaynaklara göre ise Hz. Yuşa'nın kabri, Filistin'de veya Ürdün'de yer almaktadır. Kabrin tam olarak nerede olduğu bilinmediği için Yuşa Hazretleri'in yattığı yer olduğu tahmin edilen 17 metre uzunluğundaki alan, mezar olarak çevrelenmiştir.
Hz. Yuşa Türbesi'ni ziyaret etmişken Yuşa Camisi'nde ibadetinizi de gerçekleştirebilirsiniz.
Şeyh Yahya Efendi Türbesi
Kanuni Sultan Süleyman'ın süt kardeşi, Osmanlı'nın önemli alimlerinden olan Yahya Efendi'nin türbesi, İstanbul Boğazı'nın en güzel manzarasını gören Yıldız Parkı yanında bulunmaktadır. Yahya Efendi, 1495 yılında Trabzon'da doğmuştur. Kanuni Sultan Süleyman'ın sütkardeşi olan Yahya Efendiye "ağabey" diye hitap ettiği bilinmektedir.
Sultan Süleyman'ın saltanatı boyunca danıştığı kişi olan Yahya Efendi, Üsküdar Mihrimah Sultan Medresesi ve Fatih Camii Külliyesi'nde bulunan Sahn-ı Seman medresesinde dersler aldığı bilinmektedir. Yaşadığı dönemde Osmanlı donanması, sefere çıkmadan önce Yahya Efendi'nin duasını alırmış. Yahya Efendi'nin vefatının ardından ise denizcilerin seferden sonra Yahya Efendi'nin kabrini ziyaret ederlermiş.
Cambaziye Medresesi'nde müderrislik yaptıktan sonra emekli olan Yahya Efendi, Beşiktaş'ta bugün türbesinin bulunduğu yerde inzivaya çekilerek bir ev, mescit, hamam çeşme ve bir medrese yaptırmıştır. Ahşap bir yapı olan türbe, ince kalem işleri ile bezelidir. Türbenin içerisinde 11 sanduka daha bulunmaktadır.
Aziz Mahmud Hüdai Efendi Türbesi
Koçhisarlı olan Aziz Mahmud Hüdai Hazretleri, 1541 yılında doğmuş ve 8 padişah devri görmüş İstanbul'un türbeleri arasında en çok ziyaret edilen dört önemli alimden biridir. Hocası Nazırzade Ramazan Efendi, ondaki gayreti görerek hususi olarak ilgilenmiştir. Mahmud Hüdai Efendi, Nazırzade Ramazan Efendi ile beraber sonraki yıllarda kadılık vazifelerinde bulunmuş hatta Şam ve Mısır'a da beraber gitmişlerdir.
Gördüğü rüya üzerine malını mülkünü satarak Bursa'da fakirlere dağıtan Aziz Mahmud Hüdai Efendi, Üftade Hazretlerinin tarikatına girmiştir. Mahmud Hüdai Efendi, bir süre sonra İstanbul'a gelerek Üsküdar'da kendi dergahını kurup öğrenci yetiştirmeye başlar. Otuza yakın Arapça ve Türkçe kitabı bulunan Mahmud Hüdai Hazretleri, 1628 yılında vefat etmiştir.
Sümbül Efendi Türbesi
Sümbül Efendi, Halvetiye Tarikatının Cemaliyye koluna bağlı Sümbüliye şubesinin kurucusudur. Asıl adı Yusuf Sinan'dır fakat Zeynüddin unvanıyla da bilinmektedir. Küçük yaşlarından itibaren ilim sahibi biri olacağı belli olan Sümbül Efendi, yaşıtları oyunlar oynarken o dergahlara giderek alimlerden dersler almıştır.
Sümbül Efendi, ilk öğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra İstanbul'a gelerek medrese tahsiline başlamış ve 3 yıl sonra hilafet alarak Mısır'a gönderilmiştir. Vefatına kadar Koca Mustafa Paşa Dergahı'nda faaliyetlerine devam eden Sümbül Efendi, Ayasofya ve Fatih Camilerinde cuma vaazları vermiştir. 2. Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde saygı duyulan bir alim olan Sümbül Efendi, Yavuz Sultan Selim'in daveti üzerine Yavuz Sultan Selim Camisi'nde ilk vaazı vermiştir. Sümbül Efendi, 1529 yılında vefat etmiş ve dergahının bulunduğu yere gömülerek türbesi yapılmıştır.
Pertevniyal Valide Sultan Türbesi
Aksaray meydanında bulunan Pertevniyal Valide Sultan Türbesi, Neoklasik mimari özellikleri taşıyan dış cephesi mermerden kabartma tekniğiyle inşa edilmiş muntazam bir yapıdır. 2. Mahmut'un hanımı olan Pertevniyal Valide Sultan, Sultan Abdülaziz'in de annesidir. İnzivaya çekildikten sonra pek çok kişiyi yetiştirmiş ve yardımlarda bulunmuş olan Pertevniyal Sultan, pek çok eser yaptırmıştır. İstanbul'da Valide Sultan Camisi'ni ve Konya'da Aziziye Camisi bunlardan bazılarıdır.
Türbe, 1871 yılında inşa edilmiş fakat Aksaray Meydanı'nın yıllar içerisinde birkaç defa düzenlenmesi sırasında taşınmıştır. Taşınma esnasında Topkapı Sarayı Müzesi Silahtar Dairesine yerleştirilen Pertevniyal Sultan'ın naaşı, sonrasında Sultan 2. Mahmud'un sandukasının altına defnedilmiştir. Naaş, son olarak ise türbenin orijinal parçalarından da yararlanılarak yeniden inşa edilen yeni yapıya nakledilmiştir.
Zuhurat Baba Türbesi
İstanbul'un fethi sırasında aniden belirerek askerlere su dağıttığı rivayet edilen Zuhurat Baba'nın türbesi, Bakırköy'de bulunmaktadır. Rivayete göre Fatih Sultan Mehmet'in ordusuyla İstanbul'u fethi sırasında Bizanslıların su kuyularını zehirlemesi üzerine Osmanlı askeri susuz kalarak zor anlar yaşamaya başlamıştı. Tam o sırada bir kişi ortaya çıkar ve elinde tas, sırtında su tulumbasıyla askerlere su dağıtmaya başlamış. Aniden zuhur etmesi nedeniyle askerlerin Zuhurat Baba diye seslendiği bu kişi, savaş sonunda şehit olmuş ve yerde yatarken tulumbasından suları akmaya devam etmiştir. Bunun üzerine Zuhurat Baba'nın Allah dostu olduğu düşünülür ve şehit olduğu yere defnedilerek türbesi yaptırılır.
Ebu Şeybe el-Hudri Türbesi
İstanbul'da kabrinin olduğu fakat çoğunun kesin olarak nerede olduğu bilinmeyen toplamda 29 sahabenin mezarı bulunmaktadır. Hz. Muhammed'in süt kardeşi olduğu rivayet edilen Ebu Şeybe el-Hudri, İstanbul'da şehit olduğu kesin olarak bilinen sahabelerdendir. Kabri, Ayvansaray'da bulunan Ebu Şeybe el Hudri'nin 85-90 yaşlarında katıldığı İstanbul kuşatmasında vefat ettiği ve şehit düştüğü yer olan surların önünde defnedildiği biliniyor.
Ebu Şeybe el- Hudri'nin türbesi, Eyyub El Ensari'nin türbesinde olduğu gibi Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır.
Kılıç Ali Paşa Türbesi
Tophane Meydanı'nda buluna Kaptan-ı Derya Kılıç Ali Paşa'nın kabri, cami, medrese, hamam ve sebilden oluşmaktadır. Mimar Sinan'ın son eserlerinden biri olan külliye, 1587 yılında inşa edilmiştir. Uluç Ali Reis olarak da bilinen Kılıç Ali Paşa, denizcilik konusunda Barbaros Hayrettin Paşa ve Turgut Reis'ten dersler almış ve Osmanlı donanmasında görev alarak çok defa Haçlı donanmalarına karşı kendi filosunu kurtarmıştır.
Sultan 3. Selim tarafından Kaptan-ı Deryalık görevine getirilen Kılıç Ali Paşa, vefat edene dek donanmasının başında kalmıştır. Mimarlığını Mimar Sinan'ın yaptığı türbesi, iç içe çift kubbeli ve sekizgen yapıdadır. Türbenin alt kat pencerelerinde mavi zemin üzerine beyaz harflerle Ayet'el Kürsi yazılmıştır.
Şehzade Külliyesi
Şehzade Mehmed, Şehzade Cihangir, Rüstem Paşa, Şehzade Mahmud, Hümaşah Sultan, Hatice Sultan ve Fatma Sultan'ın kabirlerinin bulunduğu Şehzade Külliyesi, Osmanlı'nın önemli bir mirasını temsil ediyor. 2014 yılında ziyarete açılan türbe, ilk olarak Kanuni Sultan Süleyman'ın oğlu Şehzade Mehmed için Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. Mimarisinde İran ve Orta Asya etkisi görülen türbenin iç mekanı ise tamamen çini süslemeleriyle bezenmiştir.
-
mehmet 3 yıl önce Şikayet Etfatih camiinde değilmiBeğen Toplam 1 beğeni
-
yüksel 3 yıl önce Şikayet EtMehmet Emin Tokadi Efendi (ks) Hz.lerinin türbesi de ziyaret edilenler arasında ama yazmamışsınız. Unkapanı'nda zeyrek yokuşundadır mübareğin yeri. Eminönüne sahile çok yakındır.Beğen Toplam 26 beğeni