Konya'daki taş evler görenleri tarihte yolculuğa çıkarıyor

Konya'nın Beyşehir ilçesine 21 kilometre uzaklıktaki Emen Mahallesi, Selçuklu dönemi cami, köprü ve çeşmenin yanı sıra bozulmamış doğası, cana yakın insanları ve asırlık taş evleriyle dikkati çekiyor.

Doğal güzellikleri ve yaşam ile taş evleri görüntülemek için mahalleyi zaman zaman fotoğrafçılar da ziyaret ediyor. Zamana direnen mahalledeki tarihi ev ve sokaklar, bugüne kadar yaşattığı bin yıllık kültürü ve doğal güzellikleri bir arada sunuyor. 

TARİHİ TAŞ EVLER

Genelde iki katlı ve avlulu, üst katında üç oda, tandır ve ahşap doğramalarıyla üzeri kiremit örtülü olan taş evler, geleneksel sanatı yansıtan özgünlüğüyle ziyaretçilerini cezbediyor.

Mahallenin tüm karakteristik özelliklerini yansıtan evler, bölgeye özgü sarımtırak beyaz kalker taşı, kerpiç ve ahşap yapılarıyla dikkati çekiyor. Ev sahiplerinin, maddi durumuna göre eklediği ufak tefek detayların dışında, evlerin tümünde aynı plan düzeni görülüyor. 

Halkın yaşayış biçimini, gelenek ve göreneklerini yansıtan, tarlalardan toplanarak elle yontulan taşlarla inşa edilen evler, görenlere tarihte yolculuk imkanı sunuyor.

YAPILAR KORUMA ALTINDA

Mahallenin kadın muhtarı Emine Çini, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evlerdeki mimarinin köklü geçmişe sahip olduğunu söyledi. 

Taş evlerin inşasının büyük ustalık gerektirdiğini anlatan Çini, şöyle konuştu:

"Binanın taşları tarlalarımızdan geliyor. Bir ev yaklaşık 30-40 günde inşa ediliyor. Mahalledeki evlerin yüzde 90'ı bu şekilde yapılmış. Altı ambar veya ahır olarak inşa edilen iki katlı evlerde üzerlik, tandır ve ahşap işlemeli detaylar dikkati çekiyor. Belediyenin koruması altında. Bu yapıların korunması için hibe de veriliyor. Taş binalarımızı ve bu mimari kültürü, gelecek nesillere de aktarmak için çabalıyoruz. Bu yapıların korunmasını istiyoruz." 

MİMAR VE FOTOĞRAFÇILARDAN İLGİ

Çini, üniversite öğrencilerinin ve mimarların zaman zaman mahalleye geldiğini anlatarak, "Buranın fotoğraflarını çekiyorlar. Çok ilgi çekiyor. Hayranlık duyuyorlar. Selçuklu dönemi cami ve minaresi ile köprüdeki sanat, evlerle bütünleşiyor. Buraya gelenler adeta tarihi yaşıyor." ifadelerini kullandı. 

"SANAT VE EMEK ÇOK"

Mahallede yaşayan 72 yaşındaki taş ustası Yusuf Yılmaz ise evlerin inşasının ciddi ustalık gerektirdiğini belirterek, "Hepsi çekiçten çıkıyor. Ağır ve zor bir iştir. Kışın sıcak, yazın da serin tutar. Bu evlerde sanat ve emek çok. Tuğladan bina bir hafta, on güne yapılır ancak bu taş evler 30-40 gün sürer." diye konuştu.