Çanakkale destanının simgesi Nusret Mayın Gemisi
Çanakkale Savaşları sırasında boğaza döşediği mayınlarla sadece Türkiye'nin kaderini değil tüm dünyanın kaderini değiştiren Nusret Mayın Gemisi, restore edildikten sonra 2003 yılından bu yana sergilendiği Mersin'in Tarsus ilçesinde ziyaretçilerini tarihi yolculuğa çıkarıyor.
Çanakkale Savaşları sırasında boğaza döşediği mayınlarla savaşın kaderini değiştiren Nusret Mayın Gemisi, restore edildikten sonra 2003 yılından bu yana sergilendiği Mersin'in Tarsus ilçesinde ziyaretçilerini tarihi yolculuğa çıkarıyor.
"Çanakkale geçilmez" sözüyle özdeşleşen ve akıllarda yer edinen Nusret Mayın Gemisi, uzun yıllar donanmaya hizmet ettikten sonra 1962 yılında "Kaptan Nusret" ismiyle kuru yük taşımaya başladı. Daha sonra Akdeniz'in derin sularında kalan Nusret, 1999 yılında bir grup gönüllünün girişimiyle karaya çıkarıldı, Tarsus Belediyesince alınıp restore edildi.
Yaklaşık 4 yıl süren çalışmanın ardından aslına sadık kalınarak yenilenen Nusret, 2003 yılında Tarsus'taki Nusret Mayın Gemisi Müzesi ve Çanakkale Zaferi Kültür Parkı'na yerleştirilerek sergilenmeye başlandı. Nusret, içindeki müzesi, bal mumu heykelleri ve 3 boyutlu gezi alanıyla ziyaretçilerini tarihin derinliklerine yolculuğa çıkarıyor.
"BURAYA GELEN İNSANLARIN TÜYLERİ DİKEN DİKEN OLUYOR"
Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Nusret Mayın Gemisi'ni "Çanakkale'nin geçilmez olduğunu gösteren tarihi bir gemi." olarak tanımladı. Nusret'e ev sahipliği yapmanın gururunu yaşadıklarını dile getiren Bozdoğan, geminin Türk tarihinde önemli görevler üstlendiğini anlattı.
Bozdoğan, Nusret Mayın Gemisi'nin ilçe turizmine katkı sağladığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü "Tarsus tarihi bir yer. İnanılmaz derece tarihi eserleri barındırıyor. Turizm açısından en fazla insan çeken yerlerden biri Nusret Mayın Gemisi. Özellikle farklı illerden düzenlenen turlarla turistler ziyaret ediyor. Bahar aylarında öğrencilerimiz ziyaret ediyor. Buraya gelen insanların tüyleri diken diken oluyor. Gerçekten insan heyecanlanıyor. O dönemi hatırlamaları ve yaşamaları çok önemli. Nusret Mayın Gemisi sadece Türkiye'nin kaderini değil tüm dünyayı da etkiledi, o bakımdan önemli."
"NUSRET, TARSUS'TA EBEDİ İSTİRAHATİNDE"
Çanakkale Zaferi" denildiğinde akla Mustafa Kemal Atatürk, şehitler ve Nusret Mayın Gemisi'nin geldiğini anlatan Bozdoğan, Nusret'e Tarsus halkının sahip çıkmasının önemine değindi.
Bozdoğan, Nusret'in ziyaretçilerine tarihi bir yolculuk yaşattığını aktararak, "Nusret, Tarsus'ta ebedi istirahatinde. Jilet olmayı bekleyen bir gemi alınıyor ve müze haline getiriliyor. Gurur veren bir durum. Asırlarca da bu şekilde kalacak. Vatandaşlarımızın mutlaka görmelerini ve bu heyecanı duymalarını isterim." diye konuştu.
NUSRET'İN SERÜVENİ ROMANLA ANLATILDI
Yazdığı "Nusret" adlı romanda tarihi gemiyi anlatan yazar Hayati Tek de Çanakkale Savaşı'nın öneminden bahsetti.Geminin, Türk tarihinde önemli "kahramanlar"dan olduğunu belirten Tek, şunları kaydetti "Çanakkale birçok kahraman çıkarmış bir savaş. Nusret de bunlardan biri. Bir kahramanın küllerinden doğduktan sonra bu millete nasıl hizmet edileceğinin gösterilmesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Kitabımda milletimizin bu hatırasını daha çok içselleştirmesini istedim. Kahramanlarımızı hatırlamak, hatıralarını yaşatmak istedim. Kitabı okuyanlar sadece Nusret'in, Çanakkale'nin hikayesini okumuyorlar, Türkiye'nin geçirdiği değişimleri Nusret'in gözünden görüyorlar."
NUSRET'İN ÇANAKKALE'DEKİ GÖREVİ
Almanya'nın Kiel şehrinde 1911 yılında inşa edilen Nusret Mayın Gemisi, 1913'te Osmanlı donanmasına katıldı. Nusret'in, 7 Mart 1915'te Çanakkale Boğazı intikal rotalarına döktüğü mayınlar, dünya tarihinin sayılı dönüm noktalarından birini belirledi. Yüzbaşı Hakkı Bey kumandasındaki gemi, 7-8 Mart gecesi, düşman gemilerinin girmesine çok az bir süre kala 26 mayını boğazın sularına döşedi. İtilaf kuvvetleri, Nusret'in döşediği mayınlarla Irresistible, Ocean ve Bouvet adlı 3 büyük gemisini kaybetti. Çanakkale Savaşları sırasında gösterilen kahramanlıklar sonucunda "Çanakkale geçilmez" sözü tarihe altın harflerle yazıldı.