400 yıllık Antakya evleri tarihe meydan okuyor
Hatay'ın merkez ilçesi Antakya'da bulunan 300-400 yıllık geçmişe sahip tarihi Antakya evleri, tüm kültürel zenginliğiyle zamana meydan okuyor.
Hatay'da, 300-400 yıllık bir geçmişe sahip ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış tarihi ev ve sokaklar, zamana karşı direniyor. Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da bulunan tarihi eski Antakya evleri birçok kültürel zenginliği içerisinde barındırıyor. Tarihi sokaklarda yer alan 300-400 yıllık, yığma taş ve ahşaptan yapılmış eski evler, kentin tarihini yaşatıyor.
Antakya’nın karakteristik özelliklerini yansıtan evler, bölgeye özgü kalker taşı, kerpiç ve ahşap yapılarıyla dikkati çekiyor. Dışında yüksek taş duvarların bulunduğu, içerisinde avlu ve meyve ağaçlarının olduğu genel olarak iki katlı olan evler, halkın yaşayış biçimini, gelenek ve göreneklerini yansıtıyor.
Büyüklü, küçüklü evler aynı plan içerisinde yapılırken sokaklar birbirlerini dik olarak kestikleri için kendilerine özgü bir karmaşık düzen oluşturuyor. Taş döşeli sokakların genişliği yaklaşık 1 buçuk ile 3 metre arasında değişirken, yerel tabirle ‘zokmak’ denilen çıkmazlar da bulunuyor. Ev, kafe ve otel olarak kullanılan, bazıları da restore edilmeyi bekleyen evler, turistlerin önemli uğrak yerlerinden birisi haline geliyor.
Hatay Turizm Derneği Başkanı Hakan Boyacı, evlerin 300-400 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu ve Antioch şehrinin üzerine kurulduğunu belirterek, “Tarihi Antakya evleri yaklaşık 300-400 yıllık bir geçmişe sahip. Antioch şehrinin üzerine kurulmuştur bu evler. Antakya evleri yığma taş tekniği ve içerisinde ahşap ve üst katta ahşap ve Horasan harcı ile işlenerek mimarisi ortaya çıkarılmıştı. Hepsinin bir avlu yapısı var, avlulu bölümünü içerisinde eşik dediğimiz oturulacak yer var. Mimari şekli mahremiyet duygusunu ön plana çıkarıyor. Dışı duvarlarla çevrili ve baktığımız zaman bu evler farklı büyüklükler de, bu da o dönemin ekonomik yapısını da ortaya koyuyor. Her evin içerisinde meyve ağaçları var. Mimari yapısı Roma döneminde Antioch şehrinin mimari yapısını üzerine kurulmuş diyebiliriz. Izgara plan uygulanmış, rüzgarı alacağı yöne doğru planlanmış, yan yana bitişik nizam olmasına rağmen her ev penceresinden veya avlusundan rüzgar alacak şekilde” dedi.
Evlerin restore edilip, turizme kazandırılmasının çok büyük bir kazanım olduğunu belirten Boyacı, “Tarihi Antakya evleri yaklaşık 1600-1700 evimiz tescilli. Çok büyük bir alana yayılıyor. Restore edilip, turizme kazandırılması çok büyük bir kazanım, değer. Buraları gelen turistlerimizin yaşayarak, kullanarak hissetmesi büyük bir kazanım. Bu evlerin restore sürecinde mutlak master plan gerekiyor. Yani nerenin barlar sokağı olacağı, restoran, kafe, el sanatları merkezi konusunda master plan bekliyoruz. Tarihi Antakya evlerinin mutlak suretle bir turizm bölgesi ilan edilerek buradaki işletmelerimizin daha nezih, daha iyi imkanlarla hizmet vermesi için beklenti içerisindeyiz. Tarihi Antakya evleri Hatay’a gelen turistlerin cazibe noktalarından biri haline geldi. Burası gerçekten Türkiye’nin yaşayan tarihi şehrinden biri diyebiliriz” dedi.