Abdullah Gül'ü kim finanse edecek?
Erken seçim kararıyla birlikte siyasette başlayan baş döndüren trafik tüm hızıyla sürüyor. CHP'nin ittifak kurarak Erdoğan'a karşı Abdullah Gül'ü aday gösterme planı ise en çok tartışılan konu oldu. Gül'ün 'sessizliği' sürerken, ittifak görüşmelerinin perde arkası ve Gül'ün adaylık durumu da gün yüzüne çıkıyor.
CHP'nin Erdoğan'a karşı Abdullah Gül'ün adaylığı üzerinden kurmaya çalıştığı ittifak sonuçsuz kaldı. CHP içinde çıkan tartışmalar ve Meral Akşener'in adaylığını açıklamasıyla beraber Cumhurbaşkanlığı’nda çatı aday ihtimali çok azaldı, partilerin kendi adaylarıyla seçime girmesi ağırlık kazandı. Ancak Abdullah Gül planına dair yeni bilgiler bir bir gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. En çok merak edilen konulardan bir tanesi de partisi olmayan Gül'e kimin finansman sağlayacağıydı.
İşte Türkiye'nin gündemindeki bu konu ile ilgili günün en dikkat çeken köşe yazıları...
BATUHAN YAŞAR
FİNANSMANINI KİM SAĞLAYACAK?
En önemli soru bu..
Abdullah Gül, kim veya kimler tarafından finanse edilecek..
Bu günleri gören ve kendisini bu kadar hazır tutan biri bunu sadece iç dinamiklerle sağlayamaz..
Körfez ülkelerinin Abdullah Bey’i finanse edeceği söyleniyor..
Kim bu körfez ülkeleri filan diye sormayın..
Sakın Suriye’de Türkiye’nin karşısında yer alanlar olmasın..
Sıcak günler devam edecek..
Yazının tamamını okumak için tıklayın...
EMİN PAZARCI
ABDULLAH GÜL BEKLEDİĞİNİ BULAMADI
Ayrıca, AK Parti seçmeninden yükselen büyük tepkiler ve kendisine yöneltilen “ihanet”suçlamaları da var. Tablo ortada: Abdullah Gül beklediğini bulamadı. Peki Abdullah Gül bütün bunlara rağmen, ortaya çıkıp aday olur mu? Benim tanıdığım Gül olmaz. Tabii yanılıyor olabilirim de. Bilemediğim başka büyük hesaplar ve planların yanında, kendisini güçlü şekilde iten etkili çevreler varsa eğer, ortaya çıkar. Ama Abdullah Gül, hiçbir şekilde sonuca gitme şansı bulunan bir aday olamaz.
O yüzden geçelim…
Abdullah Gül, ayrıca Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı gibi makamların kendisine Erdoğantarafından adeta altın tepsiyle sunulduğu bir kişidir. Erdoğan’a karşı bayrak açacak en son isim olması gerekir! Üstüne üstlük, 58. Hükümet dönemindeki Başbakanlığı sırasında yaptığı açıklamalar da arşivlerdedir. Merak edenler açıp izlesin. Defalarca aynı şikâyetleri dillendirmiştir:
-Çok yoruluyorum, çok…
Başbakanlıkta “yorulduğunu” söyleyen Gül’ün, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ndeCumhurbaşkanlığı’na aday olup, çok daha ağır bir yük ve sorumluluğun altına girmeye talip olması, tam bir ironidir!
O yüzden olmasına ihtimal vermiyorum…
Ama olur da Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı Adayı olarak görürsem, bunca garabet ve ayak oyunları içinde inanın hiç yadırgamayacağım.
Yazının tamamını okumak için tıklayın...
YAHYA BOSTAN
MERAL AKŞENER'İN GÜL FORMÜLÜ
Kulislere göre Akşener, Gül’ün adaylığına karşı çıkmıyor ancak kendi adaylığından da vazgeçmiyordu. Kulağı delik bir kaynağa göre Akşener Gül’ü ikna etmek için şu formülü sunmuştu: “Birinci turda isteyen herkes aday olabilsin. İlk turda Cumhurbaşkanı seçilemezsem, ikinci turda sizin için yarıştan çekilirim.”
Gül bu teklife sıcak bakmamıştı. Konu burada tıkanmış, çözüm zamana bırakılmıştı.
O sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli erken seçim kararı aldı. 2019 Kasım ayı için tasarlanan bu ortak aday projesi tam olarak tekemmül etmeden, yani tüm aktörlerle uzlaşma sağlanmadan deşifre oldu. Diğer bir deyişle, Gül’ün ortak adaylık planı erken doğum yaptı.
Bu yüzden Akşener’i ikna için bir haftadır kesif bir ittifak trafiği yürütülüyor. Trafik hızlı çünkü adayların belirlenmesine kısa bir süre kaldı. Akşener’le önce Karamollaoğlu, ardından Kılıçdaroğlu bir araya geldi. Bu sırada Gül, yakın çevresinin telkinleriyle, AK Partili Ahmet Davutoğlu ile görüştü. Ancak sızan bilgilere göre istediğini elde edemedi.
Üstelik Akşener tüm telkinlere rağmen aday olma ısrarını sürdürüyor. CHP’nin grup kurması için kendisine takdim ettiği 15 milletvekilini üzerinde bir baskı aracı olarak gördüğünden 100 bin imza toplama arayışına girdi. Akşener cephesinden aday olma yönünde güçlü sinyaller gelmesi söylenene göre Gül’ün kafasını karıştırdı. Artık daha düşük bir ihtimal ama Gül yarın ya da Cumartesi adaylığını açıklayabilir. Ya da risk almadan, geri adım atarak, hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etmek isteyebilir. Gül aday olmasa bile AK Parti tabanının “hiçbir şey olmamış gibi” davranmayacağını gelen tepkilere bakarak söylemek gerekir.
Yazının tamamını okumak için tıklayın...
OKAN MÜDERRİSOĞLU
MUTLAK KAZANAN ASLA KARDEŞLERDEN BİRİ OLMAZ!
Burada mesele, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni tersine döndürmeyi ve Erdoğan'ı etkisiz kılmayı amaçlayan odakların, "beş benzemez" misali bir araya gelmesi ve genetik şifreleri ile uyuşmayan "Abdullah Gül" isminde mutabakat araması.
Emin olun, Erdoğan'la hesaplaşmayı kafasına koyan bu unsurlar ya ilk fırsatta Gül'ü de halleder ya da siyaset parçalanır ve devlet yönetimi değişik müdahalelere açık hale gelir!
Gül demişken... Erdoğan'ın halktaki güçlü karşılığına rağmen... AK Parti'nin ilk TBMM Grup Başkanı. AK Parti'nin ilk Başbakanı. AK Parti'de aynı anda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olan ilk isim. Nihayet AK Parti'nin ilk Cumhurbaşkanı. Bu milletin, bu partinin, hatta Erdoğan'ın, şu fani dünyada Sn. Gül'e el vereceği başka ne olabilir ki? Makamı konuşmuyor da ilkeleri ve değerleri esas alıyorsak... 2007'deki 367 garabeti orada dururken ve CHP'nin o zihniyeti de değişmemişken Sn. Gül'ün kimlerle hangi ilkesellikte buluşabileceği ciddi soruları beraberinde getirir! Arayış, "Daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük, daha fazla refah" ise bu mücadele AK Parti ve lideri etrafında verilmeyecek de CHP, İyi Parti, SP ve HDP ile mi verilecek?
Tarih bilgimiz bize gösteriyor ki... Kardeş kavgası, büyük davaları bitirir ve mutlak kazanan asla kardeşlerden biri olmaz!
Yazının tamamını okumak için tıklayın...
SERKAN ÜSTÜNER
ABDULLAH GÜL ADAY OLSUN VE BU DEFTER KAPANSIN
Şimdi peki kulislerde ne konuşuluyor? ‘Abdullah Gül çatı aday olur mu?’ Peki kimin adayı ve kime karşı?
Kandil’in, AB’nin bilimum zararlı cemiyetin desteklediği grubun adayı! En önemlisi kime karşı? Cumhurbaşkanı Erdoğan’a. Bu mümkün mü? Olasılık dahilinde gözüken ve şu anda birinci ağızdan ne doğrulanan ne de yalanlanan bir durum.
Şimdi eğer karşı tarafın adayı olursa tarih kendisini tıpkı diğer karakterler gibi son yaptığı işle anacak. Kimse kendisinden 11. Cumhurbaşkanı diye bahsetmeyecek. Sadece kayıtlara şu şekilde not düşülecek: Erdoğan sayesinde kazandığı tüm makamlar yeterli gelmedi ve 2018 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Abdullah Gül çatı aday olarak girdi ve ilk turda yarışı kaybederek siyaset sahnesinden çekildi.
Ha bu arada Abdullah Gül kendisine altın tepside sunulmuş, garanti olmayan hiçbir işi kabul etmez. O yüzden bu kadar fırtına koparken sessiz kalıyor ve yaptırdığı anketlere bakarak hüzünleniyor. Ama istediği sonuç bir türlü eline geçmediği için sessiz kalmayı tercih ediyor. Abdullah Gül aday olsun ve 25 Haziran sabahı adı Türk siyaseti için kaybedenler kervanına yazılsın ve bu defter de artık açılmamak üzere kapansın.
Yazının tamamını okumak için tıklayın...
ALİ SAYDAM
CHP’den peş peşe Abdullah Gül açıklamaları gelmesinin nedeni de ilkesizliğin kaynağı olan, kısa sürede ve üst üste yaşanan gelişmelerle hemen sonrasının da işaretlerini veren sığlık; kısaca, pragmatist alışkanlıklarıdır. Kimin aday olacağı önemli değildir. Yeter ki Erdoğan gitsin…
Neden? Erdoğan neyi simgeliyor? Ve bu simgelediği şeyler kimleri huzursuz ediyor?.. Erdoğan millî bağımsızlığı simgeliyor. Millî çıkarların her şeyin üzerinde tutulmasını, güçlü bir Türkiye’yi, haysiyetli bir duruşu simgeliyor.
Peki, bunlar kimi rahatsız ediyor? Bölgedeki çıkarları için Erdoğan’ı engel olarak gören emperyal güçleri ve başta Pennsylvania olmak üzere onların maşalarını… O nedenle amaçsızca ortalıkta dolanıp duruyorlar…
Bu arada CHP’nin yöneticisi Kılıçdaroğlu hâlâ aday olma iradesini ortaya koymak niyetinde değil…
Öte yandan herkesin bildiğini gizlemeye gerek yok… Pennsylvania için köprüden önceki son çıkış. Sadece onlar için mi? Hayır… Eskiye dönmede çıkarı olan herkesin… Bürokratik oligarşinin… Bazı sermaye çevrelerinin… Sosyal demokrat ‘tutucuların’ tamamı… Türkiye’nin ve onun lideri Erdoğan’ı engellemek için hep birlikte dışarıdan alınan yönlendirme ve destekle kaosun tüm ülkeye yayılması için çalışıyorlar…
Peki, Sayın Cumhurbaşkanı dışında AK Parti buna karşı ne yapıyor… Cumhurbaşkanı’nın üzerinden yükü almak için mi çalışıyor, yoksa “Nasıl olsa!..” deyip koparılmak istenen fırtınayı umursamıyor mu?..
MEHMET ACET
GÜL’ÜN ADAYLIK İHTİMALİ YÜZDE 49’A DÜŞTÜ
Önceki akşam yapılan CHP Parti Meclisi toplantısı bir hayli gürültülü geçti. Partililer, genel başkanlarının gönlünün Abdullah Gül’ün adaylığına kaydığını fark ettiği için “CHP’li aday istiyoruz” diyerek kazan kaldırmış durumda. “Geniş katılımlı ittifak peşindeyiz” lafının, Abdullah Gül’ün dışlanmadığı bir formüle işaret ettiği belliydi.
Ancak ilerleyen saatlerde CHP’nin Grup Başkan Vekili Özgür Özel’in “Yeter!” diye başlayan isyan vurgulu bir twitiyle karşılaştık. Özgür Özel, “Yeter!” diyerek isyan diliyle paylaşım yaparken Genel Başkanına posta mı koyuyordu, yoksa o arada Kılıçdaroğlu’nu da fikrinden vazgeçiren başka bir şey mi olmuştu?
Niye böyle bir soru soruyoruz?
Denklemin toplamına bakınca, Bülent Tezcan ile Özgür Özel’in sözleri birbiriyle çelişki arz ediyordu.
Bu arada, hem CHP’nin pozisyonunu hem de Gül’ün adaylığını doğrudan etkileyebilecek bir gelişme daha oldu.
Kılıçdaroğlu’na teşekkür ziyaretine giden İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, çıkışta, “1 Nisan’da 1. Kurultayımızı yaptık. Orada da ilan ettiğimiz gibi İYİ Parti’nin adaylığını sürdürdüğümü söylemek isterim” diye konuştu.
Şimdi, bütün bu parçaları birleştirerek ana fotoğraf üzerinden bir takım okumalar yapabiliriz.
1- Bu gelişmeler, Abdullah Gül’ün adaylığını doğrudan ilgilendiriyor. İlkeler ittifakı üzerinden muhalefetin kendi ismi üzerinde bir konsensüs sağlamasını arzulayan Gül’ün bu arzusu dün itibarıyla darbe almış görünüyor.
2- Akşener’in kendisine, “Siz çekilirseniz Abdullah Gül ile kazanma şansımız daha fazla” diye telkinde bulunanlara gayet mantıklı görünen şöyle bir yanıt verdiği söyleniyor: Madem öyle düşünüyor o zaman yine aday olsun, bizden daha fazla oy alarak ikinci tura kalır.
3- Gül’ün adaylığı bağlamında CHP’nin alacağı tutum, Akşener’in adaylıktan çekilip çekilmeyeceğinden daha fazla önem taşıyor. Çarşı bu kadar karıştıktan sonra, Parti Meclisi’nde yalnızlaştıktan sonra Kılıçdaroğlu, masaya yumruğunu vurup Gül’ü destekleyeceğiz diyebilir mi artık, bilmiyoruz.
4- Toplama bakınca, dün itibarıyla muhalefet cephesinde herkesin kendi adayı ile çıkması ihtimali güç kazandı. CHP de eğer CHP’li bir aday çıkarırsa, Gül için oluşturulan denklem biraz daha bozulmuş olacak.
5- Bu durumda Gül için 100 bin imzalı Saadet Partisi adayı olmak dışında bir seçenek kalmıyor gibi görünüyor.
6- Ankara’nın böyle dönemlerinde ‘son dakikada’ açıklanan kararlar duymaya alışığız. Abdullah Bey’e, “Böyle bir karar alacaksanız son güne kadar, son dakikaya kadar beklemelisiniz” diye telkinler yapıldığını biliyoruz.
-
temel 6 yıl önce Şikayet Etabdullah gülde aday olacak cesaret yoktur. aday olsada boyunun ölçüsünü alsa. ÇAPULCU GEZİ İSYANINDAki tavrından bu yana bay gül dikenlere dönüştüBeğen Toplam 1 beğeni
-
ver mehteri 6 yıl önce Şikayet EtBu adamın milliyetçiliğinden şüphe etmeye başladımBeğen
-
sazan 6 yıl önce Şikayet EtYa ne karnında konuşuyorsun Abdullah gül. Mıymıy edip durma çık adam gibi ne isen söyle. Ya olduğun gibi görün, Yada göründüğün gibi ol. Fırıldak olmaya gerek yok.Beğen Toplam 3 beğeni
-
rıdvan 6 yıl önce Şikayet Etsende mi brütüs olayı absürt oldu ama biraz da ironiBeğen Toplam 2 beğeni
-
zalimağa 6 yıl önce Şikayet Etmuhalefetin durumu içler acısı...Bir kedileri bile yokBeğen Toplam 2 beğeni