Kudüs demişken, 7 Haziran seçimini unutmayın

Yine böyle bir Haziran seçimine gidiyorduk. HDP’nin eş başkanı Demirtaş, Kudüs Yahudilerindir, diye bir laf etmişti.

DEMİRTAŞ NE DEMİŞTİ?

1 Mayıs 2015’ti. Taksim-Kabe benzetmesi yapan Demirtaş, “Müslümanlar Kabe’ye, Museviler Kudüs’e gider” diyerek, Kudüs’ü Yahudilere teslim etmişti.

Sonra anladık ki, Demirtaş bunları boşuna söylememiş. Siyonist bir vakfın suflelerini okumuş.

SİYONİST VAKIF ERDOĞAN'DAN RAHATSIZ OLMUŞTU

Moşe Dayan, 5 Haziran 1967’de Kudüs’ü işgal edip, Mescidi Aksa’ya giren Siyonist askerlerin başındaki komutandı. Onun adına kurulan bir vakıfı var.
Moşe Dayan Vakfı, 2015’te Türkiye’nin çok önemli bir Kudüs hamlesinden fena halde rahatsız olmuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan o tarihte Diyanet’in umre programına Kudüs ziyaretlerini de ekletip, Türkiye’nin Mescidi Aksa’yı yalnız bırakmaması yolunda mühim bir adım atmıştı.
Moşe Dayan bu durumu rapor olarak yayınladı ve orada Erdoğan’ın Kudüs politikasından duyulan rahatsızlığı dile getirdi.

İşte o raporda yazılanlar 1 Mayıs 2015’te Demirtaş tarafından seslendirildi.
İsrail 7 Haziran 2015 seçimine etki edebilmek için her yolu denemişti.
Seçim sonucuna da bir hayli mutlu olmuştu.

SİYONİSTLER 7 HAZİRAN SEÇİMİNE NASIL SEVİNMİŞLERDİ?

AK Parti birinciydi ama tek başına iktidar olamıyordu. İsrail’in sevinci ise biraz daha farklıydı, onlar “Erdoğan’a artık başkanlık yolu kapandı” diye zafer çığlıkları atıyordu.

8 Haziran 2015’te Şimon Peres konuştu. Hani şu 2009 yılında Davos’ta Erdoğan’dan fırça yiyen İsrail’in eski Cumhurbaşkanı Peres. Dedi ki, “bu seçim sonucu İsrail için olumlu, ben mutlu oldum”. Mossad şefi Eliezer Tsafrir, “bu sonucun ardından Erdoğan’ın tarih sahnesinden çekilmesini arzu ediyorum” diye demeç verdi.

İsrail gazetelerinden Jerusalem Post: “Erdoğan için kötü, İsrail için iyi” diye,
Haaretz ise “Erdoğan’ın Sultanlık hayali kabusa döndü” diye manşet attı.
Böylesine mutlu olmuştu Siyonistler. Sonra 1 Kasım’da seçim tekrarlanınca hepsinin morali bozuldu.

İsrail için korkunun adı, Erdoğan’dır. Şeyh Cerrah semtinde marketinin adını değiştirip, “Erdoğan Market” yapan Filistinli Azzam Maraka’ya hapis cezası verecek kadar Erdoğan tahammülsüzlüğü vardır, Siyonistlerde.

Çünkü 70 yıldır adım adım gittikleri planı sekteye uğratan, o plana karşı durabilecek tek lider vardır dünyada o da Erdoğan’dır.

21 Haziran 2017’de, Israel HaYom gazetesi, “Erdoğan Mescidi Aksa’yı güçlendiriyor” manşeti atmıştı.

Erdoğan’ın Kudüs politikası sadece sözle değil. 2015’de Moşe Dayan Vakfını tedirgin eden Mescidi Aksa ziyaretleri hamlesinden tutun da TİKA’nın, Kızılay’ın Kudüs başta olmak üzere Batı Şeria ve Gazze’de her geçen gün artan faaliyetleri, İsrail’in Kudüs işgalinin önünde engel olarak görülmektedir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin’deki faaliyetleri arttırmakla da kalmamıştır, Kudüs’te sokaktaki binlerce Filistinlinin direnişine de liderlik edebilecek kapasitedeki tek dış güçtür.

İsrail bu durumu çok iyi biliyor. Şu an sırtlarını Trump’a ve Trump’ın Suudi Arabistan, BAE gibi Arap ülkelerini Filistin konusunda sağır, dilsiz hale getiren politikalarına dayamışlar ama Erdoğan’ı durdurabilecek bir politika ya da o politikacı bulamıyorlar.

O yüzden 2015 seçiminde PKK uzantısı HDP’ye oynadılar, bugün ise Erdoğan karşısında kim varsa onlarla beraberler.

Ve bugün 14 Mayıs’ta yeni bir provokasyona imza atıyorlar.
6 Aralık’ta Kudüs provokasyonunun ilk perdesini Cumhurbaşkanı Erdoğan, başlarına geçirmişti. Bugün ise ikinci perdeyi sahneliyorlar.