Gülpınar eleştirilere yanıt verdi

Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Zeynel Abidin Beyazgül, AK Parti Şanlıurfa İl Başkanı Bahattin Yıldız, Siverek Belediye Meclis Üyesi Hasan İzol ile Yerel ve ulusal medya temsilcilerinin katıldığı toplantıda hakkında son günlerde yapılan haksız eleştirilere yanıt veren Gülpınar kendinden emin olduğu iki şeye vurgu yaptı.

Gülpınar ‘’Kendimden emin olduğum iki şey var. Özel hayatımda günahım çok ve öldükten sonra yerimin neresi olduğunu bilmiyorum. Allah’ın rızasını ve cenneti hak edebilmek için gece gündüz gayret ediyorum. Kendimden emin olduğum 1. Şey beni minnetsiz yapan ve bu kadar net konuşturan benim ailemden miras olarak aldığım dürüstlüğüm. Yeni değil en az 250 yıllık bir mirastan bahsediyorum’’ dedi.

‘’Emaneti gözüm gibi sakındım’’

Halkın kendisine verdiği milletvekilliği emanetini gözü gibi sakındığını da vurgulayan Gülpınar ‘’Layıkıyla korumaya gayret ettim. Dönem sonuna kadar da korumaya gayret edeceğim. İnsanlar arasında adalet, hüküm etmeye gayret ettim. En basiti yaklaşık 8 senedir milletvekili olarak kendi köyüm olan Gülpınar köyünün yolu 1 metre bile beton asfalt görmezken biz oy vermeyen birçok köyün yolunu şuan da beton asfalt yaptık. Bununla ilgili şahit bürokrat var. Bir tarafa oy vermezseniz bir belediye başkanı, diğer tarafta bizim adalet anlayışımız. Bırakın milletvekilliğinden haksız bir menfaat elde etmeyi hakkım olandan bile feragat ettim. Milletvekilliği görevimi layıkıyla yerine getiremediğimden inandığım günden bu yana maaşım ihtiyaç sahiplerine ve de özelikle Siverek’teki kız öğrencilere dağıtmaya başladım. Meclise resmi yazıyla başvurup yurtdışı görevimden yevmiye almak istemiyorum diye talepte bulunan iki milletvekilinden biriyim. Üç senedir meclisin bana tahsis ettiği kırmızı plaka aracımı bir kere dahi seçim bölgem olan Şanlıurfa’ya getirmedim. Gören varsa çıkıp söylesin. Zaten kilometresinden anlaşılır. Bu benim hakkım ama düşündüm ki yarın Allah bana hesap sorar. Ben bir komisyon başkanıyım hassas bir görevde değilim. Bir Cumhurbaşkanı, bir Başbakan bir Genelkurmay Başkanı değilim. Aynı şekilde ne ben ne de ailem bir tek ilacımızı dahi devlete fatura etmedik’’ dedi.

ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ

Gülpınar emin olduğu ikinci şeyi de şu sözlerle açıkladı: Şimdi geliyorum kendimden emin olduğum ikinci şeye. O da benim Allah’a güvenim. Allah sözünde durandır. Allah zulmetmez. Allah bir şeyi emrediyor, siz de yerine getiriyorsunuz. Belki diyorsunuz ki ben bu emri yerine getirdim ama acaba doğru kişiye mi emaneti verdim. Ben de diyorum ki içiniz rahat olsun. Ehliyet göreceli bir kavram. Allah emrini doğru insana teslim ettiniz. Benim Allah’ım sözümde durandır emrini yerine getirene hesap sormaz. Ben haşa Allah’a şirk koşuyormuşum. Peki bunu söyleyenler haşa Allah’a ne isnat ediyorlar, farkındalar mı ?

‘’Vedalaşıyorum’’

Gülpınar sarf ettiği sözleri söylerken hiçbir adayı, hiçbir partiyi işaret etmediğinin de altını çizdi. Tamamen kendisiyle ilgili bir nefis muhasebesi yaptığını sözlerine ekleyen Gülpınar ‘’Vedalaşıyorum. Kimin ehil olup, kimin ehil olmadığına vatandaşlar karar verecek. Doğrusu da budur zaten. Kimseye kefil olup da ben hiç kimseye şu ehildir diye kefil olamam, makama oturmayana kadar’’ dedi.

‘’Sonuna kadar yanında ve arkasındayız’’

AK Parti Şanlıurfa İl Başkanı Bahattin Yıldız ise yaptığı açıklama da Kasım Gülpınar’ın sonuna kadar yanında ve arkasında olduklarını söyledi. Yıldız ‘’31 Mart seçim sürecinde şer ittifakının karşımızda kümeleştiği bir dönemde bununla gündeme getirilip konuşmanın kırpılarak servis edilmesi çok manidardır. Biz her zaman sayın vekilimizin yanında ve arkasındayız. Sayın vekilimizin Bugüne kadar ilimize çok önemli hizmetleri olmuştur. Görev süresi boyunca Şanlıurfa’mıza, ilçelerine hizmetlerin akışı bakımından elinden gelen tüm gayreti göstermiştir. Huzurlarında kendisine teşekkür ediyorum’’ dedi.

"BU MEMLEKET BUNA PRİM VERMEZ"

Büyükşehir Belediye Başkan adayı Zeynel Abidin Beyazgül ise açıklamasında ‘’AK Parti karşısında muhalefet etmek çok zor. Ya bir suda fırtına koparacaksın ya da popülizme sarılacaksın. Projelerin, memlekete neler yapılabileceğinin konuşulması gereken bir zamanda tırnak içindeki bir cümleyi alıp bir bardak suda fırtına koparmaya bu memleket prim vermez’’ dedi.