Son dakika! Erdoğan'dan çarpıcı Trump yorumu: Tweet atıyor çünkü...

Sırbistan dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle Suriye'deki Fırat'ın doğusunda gerçekleştirilen operasyonla ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, Trump'ın tweetlerine yönelik soruya da çarpıcı bir cevap verdi.

GİRİŞ 10.10.2019 00:47 GÜNCELLEME 10.10.2019 10:01
Bu Habere 19 Yorum Yapılmış

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sırbistan ziyareti dönüşü uçakta, aralarında Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Öztürk'ün de bulunduğu gazetecilerin sorularını yanıtladı.

 

 

Erdoğan, Trump'ın attığı tweetlere yönelik soruya cevap verirken, "Sayın Trump güvenli bölge konusunda doğru bir karar verdi. Pazar akşamı yaptığımız telefon görüşmesinde kendisiyle karara bağladık. Fakat ABD askeri ve güvenlik bürokrasisi Başkanlarının talimatlarını yerine getirmiyor. Siyasiler ve medya Trump üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyor. O da bu baskıları hafifletmek için mecburen tweet üzerinden bazı mesajlarını veriyor." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları ve sorulara verdiği cevaplar şu şekilde:

 

 

Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi toplantısının ikincisi için geldiğimiz Sırbistan’da Sayın Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç ve ekibiyle çok verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Bu sene aynı zamanda diplomatik ilişkilerimizin 140’ncı yıl dönümü. Sayın Vuçiç ile gerek ikili gerek heyetler arası görüşmelerimiz oldu. Aynı zamanda üçlü mekanizmaları nasıl güçlendirebileceğimizi ele aldık.

"TÜRKİYE-SIRBİSTAN-BOSNA HERSEK ÜÇLÜ ZİRVESİNİ YAPTIK"

Ayrıca Türk firmalarının yaptığı 6 fabrikanın açılış ve bir fabrikanın da temel atma törenine katıldık. 6 yıl aradan sonra Türkiye-Sırbistan-Bosna Hersek üçlü zirvesini yaptık. Mayıs’ta ikincisini Saraybosna’da yapacağız. Üçüncüsünü de Türkiye’de gerçekleştireceğiz. Bunun dışında TİKA’nın restore ettiği eserlerin açılışlarını yaptık. Balkanlarda gönül köprüleri de inşa edeceğimiz Belgrad-Saraybosna Otoyolunun temelini attık.

"SİZ BURAYA GELDİKÇE BİZİ GÜÇLENDİRİYORSUNUZ" DİYORLAR

Amacımız Balkanların siyasi istikrarına ve toplumsal katılımına katkı vermek. Ziyaretimiz Boşnak, Türk ve Arnavut kardeşlerimiz için de bir değerdir. Boşnak kardeşlerimiz “Siz buraya geldikçe bizi güçlendiriyorsunuz” diyorlar.

Bizim bölgede gizli bir ajandamız yok. Böyle bir hesabın içinde de değiliz.

GÜVENLİ BÖLGE

Bu, Suriye için de böyledir. Burada da biz gizli bir ajandayla çalışmıyoruz. El Bab’da, Cerablus'ta, Afrin’de bunu ortaya koyduk. Tam aksine oraları sahiplerine teslim ettik. Altyapı ve üst yapıda birçok yatırım yaptık. Cerablus’ta hastanelerden okullara birçok inşa faaliyetinde bulunduk. Afrin’de de çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

"ULUSLARARASI BAĞIŞÇILAR TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİREBİLİRSEK KONUTLAR YAPARAK BU İNSANLARI ORALARA YERLEŞTİREBİLİRİZ"

Güvenli bölgenin amacı da sınır güvenliğimizi sağlamak ve mültecilerin kendi topraklarına dönmesidir. Eğer uluslararası bağışçılar toplantısı gerçekleştirebilirsek veya da mali noktada destekler verilebilirse buralarda konutlar yaparak bu insanların oralara yerleşmesine imkan oluşur.

"GÜZEL" DEDİLER AMA HİÇBİR YERDEN SES YOK

Bu adımları atmak için planlarımızı yaptık, projelerimizi hazırladık. Hazırladığımız kitapçıkları BM’de görüştüğüm liderlere takdim ettim. Barış koridorunda, güvenli bölgede bunları nasıl yapacağımızı anlattım. “Biz dersimizi çalıştık. Hazırlıklarımız ortada. Siz de bize destek verin, bu adımları süratle atalım” dedik. “Güzel” dediler ama hiçbir yerden bir ses yok. Biz de artık oyalamayla gidecek değiliz.

"SINIRLARIMIZI GÜVENE KAVUŞTURMAMIZ BİZİM GÖREVİMİZDİR"

Bir de sınırlarımızda bir tehdit altındayız. Sınır bölgelerinde yaşayan halkımızı huzura, refaha, güvene kavuşturmamız bizim görevimizdir. Adımımız bunun için.

Bu konuda ciddi manada dezenformasyon var. “Türkiye demografik yapıyı değiştirmek istiyor” diyorlar. Türkiye’nin böyle bir derdi yok. Böyle bir derdi olsaydı, biz El Bab’da, Cerablus’ta, Afrin’de bunu yapardık. Demografik yapıyı değiştiren PKK’dır, PYD’dir, DEAŞ’tır. Mesele DEAŞ’a karşı mücadele ise Suriye’de Türkiye’den başka ciddi manada mücadele veren bir ülke yok. Bunu da El Bab'da net olarak gösterdik.

Bütün bunlarla birlikte Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları Gözetleme Komitesi de yayınladıkları raporlarda terör örgütü PYD/YPG’nin savaş suçu işlediğini ortaya koymuştur.

"MÜLTECİLERİN GELDİKLERİ YERE DÖNMELERİ ŞART"

Bizim planımıza göre mültecilerin geldikleri yere dönmeleri şart. Buna inanıyoruz ama kimseyi de istemediği yere zorla gönderecek değiliz.

"KÜRTLERLE SORUNUMUZ YOK, SORUNUMUZ TERÖR ÖRGÜTLERİDİR"

Bizim Kürtlerle herhangi bir sorunumuz yok. Sorunumuz terör örgütleridir. Şu anda güvenli bölge ile ilgili atacağımız adımlarda hedef kesinlikle terör örgütleridir, terör örgütünün buradan çıkmasıdır.

"SAYIN TRUMP'LA TELEFONDA GÖRÜŞÜNCE, ARTIK ÇEKİLME KARARINI VERDİĞİNİ GÖRDÜK"

Sayın Trump Fırat’ın doğusundan çekilmeyi söylemişti. Fakat söylediğinden bu ana kadar çekilme olmamıştı. Ama şu anda yaptığı açıklamalara ve telefon görüşmesindeki yaklaşımına bakınca artık buradan çekilme noktasındaki kararını verdiğini gördük. Şu an itibarıyla da bizim askerlerimizle muhatap olan onların askerleri buna yönelik mesajlar veriyorlar. Şu andaki çekilme bunun işaretidir. Bunları da gördük. İstiyoruz ki daha yüksek oranda olsun. Ve bizim işimiz de kolay olsun. Çünkü biz asla ABD askeriyle ya da koalisyon güçleriyle karşı karşıya gelmek istemiyoruz.

Bir diğer adım da Kürtleri de katleden ve onlara zulmeden bir terör örgütüne karşı mücadele ediyoruz. Burası çok çok önemli. Kürtlere karşı mücadele veren ve onları katleden biz değiliz. Bunu yapan PYD/YPG. Onlara karşı da mücadele vereceğiz. DEAŞ’a karşı da mücadele vereceğiz.

"İYİ NİYETLERİNDEN ŞÜPHE EDİYORUM"

DEAŞ ile kararlılıkla mücadeleye devam eden Türkiye'yi DEAŞ ile mücadele etmiyormuş gibi gösterenlerin iyi niyetlerinden şüphe ediyorum.

"BUNU ARTIK GİZLEME GAYRETİ İÇİNE GİRMESİNLER! NİYETLERİ BİR TERÖR DEVLETİ KURMAKTIR"

Güvenli bölgenin kurulmasıyla DEAŞ ile mücadeleyi kesinlikle zaafa uğratmayacağız. Bilakis DEAŞ ile mücadele devam edecek. Fakat bu bahanenin arkasına sığınarak güney sınırlarımızda bir terör devleti kurma gayretine girenlere de müsaade etmeyeceğiz. Niyetleri Fırat'ın doğusunda bir terör devleti kurmaktır. Bunu artık gizleme gayreti içine girmesinler. Bir terör örgütünü başka bir terör örgütüyle bertaraf edemezsiniz.

"MARKSİST-LENİNİST BİR ÖRGÜT NASIL AMERİKA'NIN DOSTU OLUYOR?"

Bazıları PYD-YPG'nin Amerika’nın müttefiki olduğunu söylüyor. Marksist-Leninist bir örgüt nasıl oluyor da Amerika’nın dostu oluyor anlamak mümkün değil. Çocukluğumuzdan bu yana ABD’nin her zaman komünizmin karşısında olduğunu biliyoruz. Şimdi nasıl oluyor da dostluk kurduğunu anlamak mümkün değil.

Tutuklu DEAŞ’lılar konusunda arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Bu, Trump'la görüşmemizde de gündeme gelen bir konu. Hem Sayın Trump hem biz arkadaşlarımıza talimatlarımızı verdik. Birlikte neler yapabileceğimizi arkadaşlarımız çalışıyorlar.

"TRUMP MESAJLARINI TWITTER ÜZERİNDEN VERİYOR ÇÜNKÜ..."

Sayın Trump güvenli bölge konusunda doğru bir karar verdi. Pazar akşamı yaptığımız telefon görüşmesinde kendisiyle karara bağladık. Fakat ABD askeri ve güvenlik bürokrasisi Başkanlarının talimatlarını yerine getirmiyor. Siyasiler ve medya Trump üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyor. O da bu baskıları hafifletmek için mecburen tweet üzerinden bazı mesajlarını veriyor.

Biz yapıcı yaklaşım içinde olmaya ve adımlarımızı kararlılıkla atmaya devam edeceğiz. Beklemeden, bekletmeden devam edeceğiz.

"AMACIMIZ BÖLGEYİ BARIŞ KORİDORU HALİNE GETİRMEK"

SORU: Suriye'nin kuzeyinde yapılan çalışmalar kapsamında, Türkiye’nin çok titiz olduğu ortada. Zamanlama ile ilgili bir değerlendirmeniz var mı?

Burada aslında 3 boyut var. Birincisi güney sınırımızın hemen altını terör koridoru olmaktan kurtarmak ve burayı bir barış koridoru haline getirmek. Barış koridoru olarak bundan sonraki süreci güvenli bölge olarak tahkim etmek.

İkincisi Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak. Bu ısrarla söylüyoruz. Bu, birilerine de örnek olacak. Biz Suriye’nin birliğinden beraberliğinden yanayız.

Üçüncüsü de yurtlarından edilen, çıkarılan, korkuyla oraları terk eden Suriyelilerin tekrar evlerine topraklarına dönmelerini sağlamak.

Daha önce söylediğim gibi “Bir gece ansızın gelebiliriz.” Şu anda bizim saat vermemiz, tarih vermemiz, böyle bir mücadele içinde olan ordu, devlet ve millet için de doğru olmaz. Ama ne diyoruz “her an…”

"TRUMP'IN AÇIKLAMALARI, BELLİ ÇEVRELERİN BASKILARIN ÖNLEMEYE YÖNELİK"

Sayın Trump ile ikili ilişkilerimiz var, bunu sürdürüyoruz. Bunu sürdürürken de Türkiye-ABD ilişkilerini de güçlendirme gayretimiz var. F-35'ler için de açıklamaları var. “Parçalarını Türkiye yapıyor” diyor. Şimdi tablo bu olunca herkesin düşünmesi lazım. Allah nasip ederse 13 Kasım‘da Washington‘da olacağız. Birlikte bunları ele alacağız. Konuşma fırsatımız olacak. Ben bu tür açıklamaları belli çevrelerin baskılarını önlemeye yönelik ifadeler olarak değerlendiriyorum.

"TÜRKİYE'NİN KARŞISINDA OLMAYACAKLARINI BİZE İFADE ETTİ"

Şu anda, ilk etapta oradan belli bir kuvvetin çekiliyor olması bize gerçek niyetini gösteriyor. Türkiye’nin karşısında olmayacaklarını bize ifade ettiler.

HAVA SAHASI YORUMU

Hava sahası meselesine gelince, orada Amerika’nın bir hava sahası yok. Uluslararası hava sahası var. Orası Suriye’ye ait hava sahasıdır. ABD’ye ait olmadığına göre, oradaki tasarruf da rejime aittir. Rejimin davetiyle orada değiller. Biz Adana Mutabakatı’na dayalı olarak oradayız. Adana Mutabakatı’na göre, rejim tarafından PKK’ya karşı tedbir alınmayacak olursa, bizim güçlerimizin onu kovalama hakkı vardır.

"SURİYE'DE AŞİRETLER BİR AN ÖNCE GELMEMİZİ İSTİYOR"

SORU: Esad rejiminden operasyona karşı mesaj var mı? İleride işbirliği, koordinasyon olabilir mi? Putin ile görüşme var mı?

Suriye‘de rejimle ilişkilerimizi Rusya üzerinden sürdürüyoruz. Dün Sayın Putin’le bir telefon görüşmem de oldu. 5 celsede bir adım attık. Soçi’de birinci hamleyi yaptık, sonra Ankara, Tahran, tekrar Soçi, tekrar Ankara… Tekrar Tahran olacak. Bütün bunları yaparken bir şeyi tahkim ediyoruz. O da Astana süreci. Başta İdlip olmak üzere bölgeye yönelik atmamız gereken adımları konuşuyoruz.

Suriye’nin hak ve menefaatleri için, Suriye halkı için adımlar atıyoruz. Atılan adımların hepsi buna yöneliktir. Suriye halkının bizim karşımızda olması söz konusu değil. Suriye’de aşiretler bir an önce gelmemizi istiyor, aşiretlerin çok ciddi desteği var.

KILIÇDAROĞLU'NUN "İSTEMEYE İSTEMEYE EVET DİYECEĞİZ" MESAJI

SORU: CHP grup toplantısında Sayın Kılıçdaroğlu “İstemeye istemeye evet diyeceğiz. Barış içinde yaşamak varken ne işimiz var orada” dedi. Yorumunuz ne olur?

Barış için uzanan el eğer karşılığını bulursa eyvallah… Boşta kalırsa buna diyecek bir şey yok. Ben sanatçıların ve diğer vatandaşlarımızın desteğine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

AVRUPA BİRLİĞİ'NİN TUTUMU

SORU: Avrupa Birliği’nin geneli itibarıyla olumsuz tavrı ve terör örgütüne sempatisi dikkate alındığında nasıl bir reaksiyon bekliyorsunuz?

AB geneli itibarıyla şu anda olumlu. Hatta olumlu olmanın ötesinde, mesela İngiltere yardımcı olabiliriz diyor. Fransa’dan da benzer şeyler geliyor.

"DEMEK BU ARKADAŞLAR BİZİ HİÇ TANIMAMIŞ"

SORU: CHP bir konferans yaptı. Burada da tam tersi ne kadar Esad ve PYD yanlısı varsa davet etti, tüm suçu Türkiye’nin üzerine yıkıp, Esad ile iletişim kurma haricinde başka yol yok diye bir çıkarsama yaptılar. Nasıl değerlendirirsiniz?

Demek bu arkadaşlar bizi hiç tanımamış. Suriye’de bugüne kadar 1 milyona yakın insan hayatını kaybetmiş, 12 milyon göçmen var. 1 milyon insanın öldürüldüğü Suriye’de nasıl olacak da el ele resim vereceğiz. Kılıçdaroğlu, sadece buradaki 3,6 milyon insanı görmüyor mu? Bu mülteciler buraya turistik seyahate gelmediler, kendi topraklarından varil bombalarından kaçarak geldiler. Bunların kendi topraklarından kaçmalarına vesile olan insanla nasıl bunları konuşuruz?

Ben kendim konuşmam o ayrı mesele. İstihbarat örgütlerimiz birbirleriyle görüşmelerini yapıyorlar. Niye? Bölgenin refahı ve huzura kavuşması için. Ama kalkıp da Esad’ı temize çıkarmak için gayret sarfetmek en az onun kadar büyük bir vebalin altına girmektir.

Kılıçdaroğlu’nun, "PYD/YPG’yi terör örgütü olarak tanımıyorum" ifadesi unutulur bir ifade değil. Kaldı ki zaten onlar PKK'nın yan kolu olduğuna göre, öbür tarafta onun desteklediği siyasi partiyle işbirliği içinde değil mi?

"ŞU ANA KADAR 5 BİN CİVARINDA DEAŞ'LIYI DERDEST ETTİK"

Biz şu ana kadar 5 bin civarında DEAŞ’lıyı derdest ettik. Bu PYD/YPG içinde olanlara baktığımız zaman bunlar Kürtlerden oluşmuyor, Fransızı, Almanı, Hollandalısı var. Bütün bunlardan oluşan bir yapı.

"İTTİFAKI ÇOK DAHA ZENGİNLEŞTİREBİLİRSEK 2023'E DAHA GÜÇLÜ GİREBİLİRİZ"

SORU: 2023’e giderken ittifakların zenginleşebileceği konuşuluyor. Özellikle son günlerde İyi Parti’den CHP’ye eleştiriler gündeme geldi. İttifaklar değişebilir mi?

Bir defa ittifakların zenginleşmesi, fakirleşmesi yaklaşımı mümkündür olabilir. Temennimiz o dur ki Cumhur İttifakı olarak bizim inancımız pazara kadar değil mezara kadardır. Ama bu ittifakı çok daha da zenginleştirebilirsek 2023’e çok daha güçlü olarak girebiliriz. Kapımız açık. Adı Millet İttifakı ama milletten nasibini almamış ittifakın zayıflaması, parçalanması çok çok önemli.

REFAH PARTİSİ YORUMU

SORU: AK Parti’nin İstişare ve Değerlendirme Toplantısında "Refah Partisi" ifadeniz olmuştu.

Biz akşam Merkez Karar Yürütme Kurulu üyeleri ve Kabine üyeleri olarak eşlerimizle birlikte yemek yedik. O yemekte geçmişten günümüze hatıralarımız anlatıldı. Ben de Refah Partisi’nde ne gibi görevler yaptığımızı, oradaki hatırlarımı dile getirdim. Orada zihinsel tasarruf diyebileceğimiz bir kayıt oldu, o kayıt orada gündeme geldi.

YORUMLAR 19
  • mesut baba 5 yıl önce Şikayet Et
    MAŞEALLAH Reise... biz oturduğumuz yerden bile bu kadar hareket etmeyi düşünemeyiz... zaten koltukta oturup vatandaşı aşağı görme ideollojisine sahip CeHaletP ise hayal bile edemez...!
    Cevapla
  • RAS 5 yıl önce Şikayet Et
    hey abd siz suriye girince hiç kimse sesini çıkarmaz TÜRKİYE GİRİNCE SESLER YÜKSELİR yok öyle sey siz kimsinizzki törör devleti oldunuz hey abd bunu tüm ülkeler anlamlıdır törörü finas eden abd devletidir ey ab ülkeleri yeterin artık uyanın görün gerçekleri
    Cevapla
  • Mustafa 5 yıl önce Şikayet Et
    Zaten istemeye istemeye evet diyeceksin CHP çünkü sana göre YPG terör örgütü değil ve bizim kahraman askerlerimiz de sivilleri, çocukları, kadınları, hastaları, yaşlıları öldürmek için Orada. Bu CHP varken düşmana Gerek Var MI ? Hayret Sezgin Tanrıkulu TSK orantısız güç kullanıyor demedi, CHP için büyük Eksiklik. CHP'ye oy verenlerin O 6 Oktan kaç tanesini bildiğini merak etmeye başladım acaba Devletçilik, Halkçılık, Milliyetçilikten haberleri var mı ?
    Cevapla
  • Karadeniz li 5 yıl önce Şikayet Et
    Şu da bi gercek ki hersey trampin elinde degil bir öyle bir böyle konuşmasının sebebi bu
    Cevapla
  • Dadaş efe 5 yıl önce Şikayet Et
    ALLLAH devletimizi korusun. Ordumuzu Muzaffer İslam ordularından eylesin. Fetih duasına AMİN demeyenler, İsrail'in duasına katılabilirler. Ancak şeytanı üstün görenler şeytanın hastalığıyla ölürler. İNŞALLAH ALLAH güvenlik kuvvetlerimizin yanında olacaktır. Şeytanın yenilgisini şeytaniler şeytanın gözüyle görüp kahrolacaklardır
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
2 milyar TL’lik GSS borcu silinecek
Volkan Demirel'den Şenol Güneş'e olay tepki!