İyi Parti lideri Meral Akşener kendisine şöyle bir misyon vermiş olabilir mi? “Ben var olduğum sürece CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 6’lı masanın ortak adayı asla olamaz..!”

Sayın Akşener’in iç sesi gibi sanırım, tırnak içinde yazdığım ifade. Zira, o ifadenin gereğini her vesile ile yerine getiriyor.

Belki de Akşener, Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığını engellemeye çalışmakta haklıdır da… Çünkü bir hafta  içerisinde CHP lideri öyle şeyler yaptı ki ortakların tepki vermemesi düşünülemez.

KILIÇDAROĞLU 6’LI MASA YOKMUŞ GİBİ DAVRANIRSA…

Geçtiğimiz pazartesi günü, 6’lı masanın 84 maddelik anayasa değişiklik teklifi kamuoyuyla paylaşıldı paylaşılmasına ama Kılıçdaroğlu, teklifin tartışılmasına bile müsaade etmedi.

Akşamında, “beslenme çantası videosu” paylaştı. Bir gün sonra grup toplantısında “3 Aralık’ı bekleyin vizyon projemizi açıklayacağım. Ekonomik krizi sonsuza kadar bitirecek formülü söyleyeceğim” deyiverdi.

Böylece masanın “diğer” paydaşlarının sesini kesiverdi.

İşte bu tablo karşısında İyi Parti lideri Akşener önce grup toplantısında “Benimle misiniz” diye seslendi arkadaşlarına ardından, soluğu Habertürk’te aldı. Hem de 3 Kasım’dan bir gün önce. Duyduğuma göre Habertürk’e çıkma talebi de Sayın Akşener’den gelmiş.

O yayında uzun uzun “İmamoğlu” dedi “Yavaş” dedi. “6’lı masa” dedi. “Masadan kalkmayız” dedi. “Ben” dedi, “6’lı masanın diğer ortaklarına da söyledim, iki arkadaşımızdan biri aday gösterilirse destekleriz dedim” dedi.

“Peki Kılıçdaroğlu aday olursa destekler misiniz”diye soruldu, “iki arkadaş” için söylediği net ifadeleri kullanmadı, “bakarız” dedi.

AKŞENER KURDUĞU STRATEJİYİ ADIM ADIM UYGULUYOR

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, kurmaylarıyla birlikte başından kurduğu stratejiyi devam ettiriyor. Kılıçdaroğlu’nu adaylık meselesinde geriletilmesi için gerektiğinde CHP içine yönelik hamleler de olmak üzere adımlar attığını gördük.

Xxx

Peki Akşener’in hedefi ne?

Bize göre İyi Parti, “Kimin cumhurbaşkanı olacağı”ndan çok, parlamento aritmetiğinde “kim ne oranda temsil edilecek” meselesiyle ilgili.

O yüzdendir ki “Birinci parti olacağız” dendi. “Kemalistlere bile şirin görünmek” için Abdulhamit’e laf söylendi.

Fakat bazen “fıtrat” söylediklerinizin önüne geçer. Tıpkı Lütfi Türkkan’ın, şehit yakınına galiz küfür etmesi gibi!

Tıpkı, Yavuz Ağıralioğlu’nun, “cami cemaati” örneğini verdiği gibi!

KILIÇDAROĞLU’NUN İKİNCİ TUR HAYALİNİ DE ÇÖPE ATACAK

Şunu demeye çalışıyoruz: İyi Parti, destekleyecekleri adaylar konusunda iki ismi yeniden gündeme taşıyarak Kılıçdaroğlu’nun önünü kesiyor.

Bununla birlikte, CHP’nin içine mesajlar veriyor. Çünkü, kararsızların özellikle seküler kesimlerinin oylarına talip.

Ve daha da önemlisi, parti içinde öyle kanatlar var ki o kanatların temsilcileri kurgulanan stratejide zaman zaman “fıtratları”nın gereğini yerine getiriyorlar.

Sonuç olarak, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığı yüzde 10’un altına düşmüştür. CHP adayı olarak yarışa katılıp ikinci turda ortak adaylığı konsolide etme düşüncesi daha ağır basıyor.

Peki bu stratejiyi fark eden Akşener 3 Aralık’tan sonra ne yapar?

Bize göre, partisinde “benimle misiniz” diyerek konsolidasyonu sağladıktan sonra Kılıçdaroğlu’nun ikinci tur hayalini de çöpe atar!

Kendi adaylığını “doğal bir sonuç” olarak gündeme  getirir!

Zaten Akşener “ben başbakan olacağım” diyerek “icranın başı olmaya” talip değil miydi?