Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'dan The Economist'e tepki

Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve AK Parti Ankara 3. Bölge 1. Sıra Milletvekili adayı Fuat Oktay, Ülke TV ekranlarında Haber7 yazarı ve Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet'in sorularını yanıtlıyor. Acet'in sunduğu "Akşam Baskısı" programında, gazeteci Zafer Şahin de yer alıyor.

Fuat Oktay'ın açıklamalarından satır başları:

Muhalefetteki bu karmaşa ve Türkiye'ye olan tehditlerin çok açık görülüyor olması bizim seçmenimizi motive ediyor. Bir gün şu Ankara sokaklarında dolaşsanız bunun böyle olduğunu anlarsınız. Türkiye'ye yönelik tehditlerin içeriden ve dışarıdan artıyor olması, yurtdışındaki seçmenimiz de görüyor. PKK ve uzantılarının büyükelçilik önlerinde eylem yaptıklarını ve bunun karşılığında da oradaki güvenlik güçlerinin sessiz kaldığını görüyorsunuz. Almanya'nın oy kullanımını yasaklamasının nedeni o bölgelerde AK Parti seçmenin fazla olması. 

THE ECONOMİST'İN "ERDOĞAN GİTMELİ" MANŞETİNE TEPKİ

Son günlerde de yoğunlaşan basın yayın aracılığıyla her gün Türkiye aleyhinde özellik Cumhurbaşkanımız aleyhinde müdahaleler sürüyor. New York Times, The Economist her fırsatta bu makaleleri yayınlıyorlar. The Economist'in bugün yayınladığı haberleri görünce mutlu oluyoruz biz. Türkiye neden dünyanın en önemli seçimi olsun. Evet Türkiye önemli biz kendimizin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz ama başkaları için niye Türkiye birden bire önemli oldu? Onların politikalarını uygulayacak bir Türkiye yok. Demokrasinin ve diktatörlüğün ne olduğunu farklı açılardan baktığınızda görebilirsiniz. ABD, AB lehine karar verirseniz demokrat olursunuz, onların aleyhine kararlar verirseniz diktatör oluyorsunuz. 

"Siz terör örgütleriyle mücadele edeceğim" dediğinde diktatör oluyorsanız, "Ben kendi ülkemin çıkarlarını düşüneceğim" dediğinizde diktatör olursanız, bu ayrımlara iyi bakmak lazım. Türkiye'nin aleyhinde politikalarla yayınlar yapıyorlarsa onlara dikkat etmek lazım. Kimi destekliyorlar, Kılıçdaroğlu ve avanesini. 

MİLLET İTTİFAKI'NIN HDP-PKK İLE İTTİFAKI

Van mitingini görmediniz mi? Öcalan sloganları attılar. Sahnedeki vatandaş da ona yanıt veriyor "Merak etmeyin çıkaracağız" diye. Dalga mı geçiyorsunuz şöyle bir kafayı kaldırdığınız 6'lı masanın PKK ile ittifakını görürsünüz. Millet İttifakı'nın mitinginde olanları millet görüyor, biz görüyoruz. Milletin gözünün içine baka baka yalan söylemeye gerek yok, mert olmak lazım. 

Gücün Batı'dan Doğu'ya kaymasıyla gelecek kompleksleri konuşuyorduk. Fransa'nın Türkiye düşmanlığı neyden kaynaklanıyor, Afrika'daki çıkarları için. Türkiye'nin Afrika'ya girmesi diğer ülkelerin zulmünü ortaya çıkarıyor. 

14 MAYIS SONRASI EKONOMİYLE İLGİLİ VAATLER

Ekonomi dediğimizde vatandaşımızı ilgilendiren boyut, bize de iletilen konu fiyat artışları ve hayat pahalılığı konusu. Bizim de üzerinde durduğumuz konu uzun vadede güven istikrarının sağlanması konusu. Pandemi nedeniyle tedarik zincirlerindeki kırılmalar beklenmedik davranışlara dönüştü, fiyat artışları olarak. Bu defa tekrar ülkelere baktığınızda bir enflasyonla mücadele konusunda faiz artışı görüldü. Biz daha farklı bir yol denedik, tedarik boyutunda bir boşluk olacağını ön gördük. Bunu fırsata dönüştürmek istedik, ihracat, yatırım, üretim, cari fazla ile fırsata dönüştürmek istedik. İhracat rakamları birden bire arttı. İhracat anlamında fırsatı değerlendirdik. Faizleri artırdığınız yatırımlar kısılacağı için o işsizliğe yansıyacaktı. O da tekrar üretime ve ihracata yansıyacaktı. Faiz artıran ülkelerde bir durgunluk oluştu. Türkiye'de tam tersi yol izledik ve yatırımları artırdığımız da istihdamı artıralım. Üretimi artıracak şekilde de yine ısrarla kredileri daha ucuz hale getirelim. Bu da bizi nereye getirdi? Bu bizi ihracatın artması çerçevesinde doğru bir yön izlememize neden oldu. 

Cari fazla hedefli büyüme dediğimizde üretimi artırmak zorundasınız. Savunma Sanayi cari fazla anlamında bizim en büyük alanlarımızdan biri. 

KİRA VE GIDA FİYATLARI NASIL DÜŞECEK?

Şimdi hayat pahalılığına baktığımızda kira ve gıda fiyatları var. Arzı artırmadınız ve doğru planlamadığınız sürece sıkıntı oluyor. Geçen sene soğan patates tarlada kalıyordu ve biz aldık tamamını dağıttık. Türkiye'ye baktığınız bir var yılı bir yok yılı oluyor. O nedenle biz yapısal bir dönüşümü sağlayalım dedik. Arz güvenliğini sağlayarak bunu çözeceğiz. 

Konut arz güvenliğinin sağlanması önemli. Deprem bölgesinde konut yapacağız, öncesinde de TOKİ projemiz vardı. Yarısı bizden ve benzeri kampanyalarla konut üretimini çok hızlı şekilde artıracağız.

MUHALEFETE TEPKİ

Niye bugüne kadar yapmadınız diyebilir vatandaşımız. Biz yapmak istedik, Cumhurbaşkanımız milletine yalvar yakar durumları oldu ama muhalefet bunlara karşı çıktı. Şimdi çıkıyorlar "Ben çözeceğim" diyorlar. Sana söz dediği bu ülkeye verdiği bir söz değil. Ağababalarına verdiği sözü yerine getirecekler. "Her şey çok daha güzel olacak" diye gelmediniz mi İstanbul'a? Ne yaptınız daha kötüye gitti?