Macar anahtarı AB kilidini açar mı?

  • GİRİŞ20.12.2023 14:05
  • GÜNCELLEME22.12.2023 10:03

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Macaristan’ın Başkenti Budapeşte’ye yaptığı resmi ziyarette, ulusal basının temsilcileriyle beraber gazeteci olarak heyetteydik.

Macaristan son yıllarda iyi ilişkiler yürüttüğümüz bir ülke…

Pazartesi günü gerçekleşen ziyarette, Türkiye-Macaristan ilişkilerine verilen öneme bir kez daha dikkatler çekildi. Başkan Erdoğan, tam 8 bakanın katılımı ile 6’ıncı Yüksek Düzeyli Stratejik işbirliği için Budapeşte’ye adeta çıkarma yaptı. Üç ay içinde ikinci kapsamlı resmi ziyaret olması önemliydi.

Erdoğan önce mevkidaşı Katalin Novak ile bir araya geldi. Hemen sonrasında da bugüne kadar tam 21 kez görüşme yaptıkları Macaristan Başbakanı Viktor Orban’la buluştular.

Ziyaret tarihinin 18 Aralık 1923'te iki ülkenin imzaladığı Dostluk Anlaşması'nın yıl dönümüne göre planlanmış olması da bir hayli anlamlıydı.

İlişkilerin 100’üncü yılında iki kardeş ülkenin bağlılıkları bir kez daha perçinlenmiş oldu.

2024 yılı Türk- Macar Kültür Yılı olarak kutlanıyor. Ziyaret vesilesiyle kültür yılı açılış etkinlikleri de gerçekleşti.

Macaristan Başbakanı Victor Orban, ülkesi ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilere büyük önem veriyor. Bunu tüm dünyaya deklare etmekte de bir beis görmüyor.

Türkiye’nin öneminin, etki gücünün, zengin kaynaklarının bilincinde…

Orban'ın, "Türkiye olmadan Macaristan'ın güvenliği yok." tespiti hayli önemli… AB’nin güvenliğinin Türkiye’den başladığını da açık ve net dile getiriyor. Bu yüzden Türkiye’nin AB’nin bir parçası olması için yoğun bir gayreti var.

Viktor Orban'ın açık sözlü bir kişiliği var. Bu yönüyle de Cumhurbaşkanı Erdoğan’la kimyası uyuşuyor. Ülkesinin menfaati neyi gerektiriyorsa onu yapıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le de Avrupa Birliği’nde homurtular yükselten bir irtibatı var.

Macaristan’ın kazanımlarına odaklandığı için baskılara rağmen köprüleri atmıyor.

Budapeşte’ye günübirlik gerçekleştirilen ziyarete dönelim;

Erdoğan ile Orban arasında renkli bir hediyeleşme faslı oldu;

Erdoğan’ın yerli ve milli gururumuz TOGG otomobili jestine (‘HUTR-100’ iki ülke arasındaki ilişkilerin yüzüncü yılına atıfla oldukça anlamlı bir plaka) Macar atı ile karşılık vermesi kazançlı bir ‘beygir’ takasıydı diyebiliriz.


Hediye edilen ata verilen isim de oldukça manidardı; Baş Efendi!

Orban’ın “Benim için iyi ticaret oldu: Bir beygir gücü karşılığında 435 beygir gücü aldım.” sözleri günün esprisi olarak kayıtlara geçti.

Macar Başbakan Viktor Orban 20 Ağustos 2023 tarihinde gerçekleyen bir önceki ziyarette de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben tarihi bir hatırlatma yapmıştı.
Orban, o gün Macaristan’a gelen liderlere hitaben konuşma yaptığı sırada Erdoğan’a özel bir bölüm ayırarak, “Bu binanın koridorlarını en iyi dostum Erdoğan bilir. 150 yıl buraları onlar yönettiler.” demişti.

Kanuni Sultan Süleyman tarafından ilk olarak 1526’da fethedilen Budin ve Peşte, bir buçuk asırlık bir Türk hakimiyetinden sonra 1686’da elden çıkmış.

Birlikte yaşadığımız günlere dönemesek de yeniden tarihi ilişkiler kurulduğunu gönül rahatlığıyla aktarabiliriz.

Tarihi ziyarette iki ülke arasındaki “stratejik ortaklık" ilişkileri, "genişletilmiş stratejik ortaklık" seviyesine çıkarılarak çok önemli bir adım atıldı. Budapeşte yolunda 16 olarak ifade edilen iki ülke arasında imzalanacak anlaşma sayısı bir artırılarak 17 olarak kayıtlara geçti.

Özellikle diplomasi, ikili ticaret, ekonomi, savunma, kültür ve enerji alanlarında işbirlikleri tam gaz devam edecek. İki ülke arasındaki askeri ilişkiler de geliştiriliyor… Yerli askeri zırhlı aracımız Ejder Yalçın’ın Macaristan’da üretilecek olması önemli…

Türkiye özellikle enerji arzı bakımından Macaristan için vazgeçilmez bir konumda… Macaristan, Türk Devletleri Teşkilatı’nda da gözlemci üye olarak aktif rol alıyor. Gelecekte daha ileri adımlar da söz konusu olabileceğini de fikri yedeğimizde tutabiliriz.

Türk ile Macar halkları arasındaki yakınlaşma havası Macaristan'da açıkça hissediliyor. Budapeşte sokaklarında gezme imkânı bulduğumuz birkaç saat içinde çok sayıda Türk’e denk geldik. Türk olduğumuzu anlayıp “selam” diyerek bize laf atan Macar’lar bile oldu.

TÜRKİYE İLE MACARİSTAN’IN REFLEKSLERİ ORTAK

Macaristan ile Türkiye, bölgesel ve uluslararası pek çok konuda yakın bakış açılarına sahip…. Kritik konularda Türkiye ile dayanışma içinde… Ticari ilişkiler, savunma alanı, enerji güvenliği, Rusya ilişkileri ile terör konularında yakın ve ilgili bir politika izlendiği görülüyor.

Macaristan, Türkiye gibi NATO’nun kontrolsüz, tahrik edici büyüme hamlelerine ihtiyatlı yaklaşıyor. İsveç’in üyeliğine Türkiye gibi şimdilik şerh koymuş bir ülke..

AB’nin büyümesi ile ilgili de birliği güçlendirecek adımları destekliyor.

Bu sebeple Türkiye’nin birliğe dahil edilmesine açık çek veriyor.

“Türkiye olmazsa AB kendini güvende hissedemez” görüşü hakim.

Türkiye'nin iç politik dengelerinin yansımaları Budepeşte'de de hissediliyor.

Mayıs ayında yapılan Türkiye'deki kritik seçimler sonrası Orban “Tanrı'ya şükür Erdoğan kazandı, onun kazanması için çok dua ettim.” demişti.

Türkiye ile ilişkilerin geleceği kadar, bizden biri gibi kaygılıydı. Erdoğan’ı tebrik için külliyedeki yemin töreninde yer alan devlet büyükleri arasında da en öndeydi.

Viktor Orban ilişkilerin daha da geliştirilmesi konusunda çok kuvvetli bir iradeye ve inanca sahip…

Orban’ın bu tarihi ziyaret sırasındaki "Bugün ilişkilerimizi kapsamlı stratejik işbirliğine yükselttik. Bundan ötesi, daha yükseği var mı bilmiyorum. Diplomatik dilde bunun dostluk ve kardeşlik olarak en güçlüsü olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki yüz yıl sizin olacak. Buna inandık anlaşmalar yaptık.” cümleleri ilişkilere yüklenen rolü özetleyen kilit ifadelerdi aslında…

Bu düşüncenin hakim olduğu Macaristan, Temmuz ayının başında AB dönem başkanlığı görevini devralacak. Türkiye’nin yıllarca kapıda beklediği AB’ye, görev süresi boyunca Macaristan Başbakan’ı Viktor Orban, dönem başkanlığı yapacak.

Türkiye’nin, Macaristan’ın dönem başkanlığında meseleye geçmişin ezberlerinin dışında bir ön kabulle yaklaşılır mı şeklinde bir beklentisi elbette var. Dönem başkanlığının tek başına çözüm olmadığı pek tabii biliniyor. Erdoğan da, Türkiye'nin birliğe tam üyeliğini kardeş ülke tarafından güçlü bir şekilde desteklemesinden memnun.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Macaristan’a yapılan son iki resmi seyahatini takip eden bir gazeteci olarak AB konusunda beklentinin biraz daha yükseldiğini hissettiğimi söyleyebilirim.

Budapeşte’ye 20 Ağustos tarihinde yapılan ziyarette Macaristan’ın AB dönem başkanlığına ilişkin soruyu Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ben yöneltmiştim. O gün daha temkinli bir cevap almıştım. Bugün hava biraz değişmiş görünüyor. Diğer üye ülkelerin tavrı sonuca etkileyecek olsa da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Macaristan’dan bir hamle beklediğini ifade edilebilirim.

Macar anahtarı AB kilidini açmaya yeter mi? Bunu zaman gösterecek.

Osman AteşliHaber7

osman.atesli@haber7.com

X: @oatesli

Yorumlar21

  • İbrahim Alkılıç 1 yıl önce Şikayet Et
    Ab ile aramızdaki kapıda pek çok kilitler var. Bir -iki tanesini açarsa ne mutlu!
    Cevapla
  • Hasan 1 yıl önce Şikayet Et
    Önce türk birliği sonra da islam birliği kurulacak o zaman ab yi kim takar
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • halil 1 yıl önce Şikayet Et
    oy birliği var ise zor. zira almanyanın 3.richt imparatorluğu hayali var.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Gurbetci 1 yıl önce Şikayet Et
    Almanya israilin ve amarikanin boyundurugu altinda ve ne derlerse yapmak zorunda olan bir devlet ve siyonistlerin kontrolunda. AB nin de patronu, almanya istemeden bu is olmaz.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Bozkurt 1 yıl önce Şikayet Et
    Ab Türkiye,ye üye olur,Türk,ün devasa devletine biat eder,Dünyada devlet görünümünde büyük şirketler ve şeytana tapan yapılanmalar vardır,dünyada Türkün devletinden başka devlet yoktur,Dünyaya nizam düzen dedik öyle olacak,ALLAHUALEM,
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat