Bilge lider Recai Kutan

  • GİRİŞ19.10.2024 09:14
  • GÜNCELLEME21.10.2024 09:52

2013 yılında "Reca Bey: Recai Kutan Belgeseli"ni yaptım. Altı ay Ankara’da, haftada iki gün, spot ışıkları altında, kamera karşısında, iki saatten fazla sabırla röportaj verdi.  Tam kırk saat Recai Kutan’la röportaj yaptım. 1950’den 2010’a kadar, altmış yılı, yakın siyasi tarihi, Milli Görüş Hareketi’ni, hizmetlerini ve mücadelesini anlattı. Ne var ki kurgu tamamlanıp tam yayınlanacağı zaman, Recai Kutan müdahale etti; belgeselin vefatından sonra yayınlanmasını istedi. Recai Kutan, Türkiye’ye mesajını bu belgeselle verdi.  

Recai Kutan; ilk, orta ve lise öğrenimini Malatya'da tamamladı. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde okudu. “Teknik üniversitede eğitim başladı. Arkada bir bekçi kulübesi vardı. Mescid orası, dediler. Gittim. Baktım başlarında Erbakan var..” diye başlamıştı  öğrencilik yıllarını anlatmaya. 

GAP’IN MİMARI

1952’de İTÜ’den mezun olduktan sonra  Devlet Su İşleri’nin Malatya Müdürlüğü’nde, Korkut Özal ile çalışmaya başladı. Munzur Nehri üzerine kurulacak barajın yerini tespit etmek için günlerce katır sırtında gezdi. “Hazarda baraj inşaatında çalışırken Menderes aradı..” diyor, o günleri anlatırken. 

Demokrat Parti bürokratlarıydılar. Recai Kutan, 1952-1969 yılları arasında, 17 yıl Devlet Su İşleri'nde yönetici olarak çalıştı. 1957’de, Demokrat Parti hükûmeti, onu, ürettiği projelerde gösterdiği başarılardan dolayı Devlet Su İşleri’nin Diyarbakır’daki Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürlüğü’ne atadı. “27 yaşında bölge müdürü oldum, olacak iş değil...” dedi. 

O yıllarda, Devlet Su İşleri’nin genel müdürü, üniversiteden arkadaşı, daha sonra 9. Cumhurbaşkanı olacak Süleyman Demirel’di. Recai Kutan, genç bir mühendis olarak Güneydoğu Anadolu Projesi’ (nin)  etüt çalışmalarına öncülük etti: “Bölge müdürleri toplantısında konferans verdim..” diyor.  GAP’ın mimarıydı o. 

“9 yıl Diyarbakır’da kaldım...”  diyerek iftihar eden Recai Kutan, Ankara’ya gidip Devlet Su İşleri’nin Genel Müdür Yardımcısı olunca, bölgeyle ilgilenmeye devam etti. Keban dışındaki tüm baraj ve sulama projelerinin temelini attı, barajlara isim verdi. Recai Kutan, liyakat ve istikamet sahibi, itidalli, entelektüel bir bürokrattı.  

LİYAKAT VE SADAKAT SAHİBİ

Recai Kutan, kağıt üzerinden bir fikri alır, kadrosunu kurar, hedef  ve ara amaçları öğretip yola çıkarır, kısa sürede, dev bir yapıyı ortaya çıkarırdı.. Onun bu organizasyon becerisi ve özgün yöneticiliği, pek çok büyük projenin sırrı oldu.  

1969’da Konya’dan bağımsız milletvekili seçilen Prof.Dr. Necmettin Erbakan ile Sultanuş Şuara Necip Fazıl Kısakürek Ankara’da Recai Kutan’ın evinde buluşup Milli Nizam Partisi’nin kuruluş çalışmalarını yaptılar. “Bizim evde buluşurlardı..” diye başlayıp bir destan anlatıyordu. 12 Mart müdahalesinde MNP kapatılınca, yerine Milli Görüş partilerinin ikincisi olan Milli Selamet Partisi kuruldu. Recai Kutan, 1973’te,  Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın davet ile siyasete atıldı. MSP’de teşkilatlardan sorumlu genel başkan yardımcılığı görevini üstlendi.  Süleyman Demirel de Turgut Özal da siyasete atılınca hemen Recai Kutan’ı çağırdılar; gitmedi. Recai Kutan, Necmettin Erbakan’a ve Milli Görüş Hareketi’ne bağlandı. Mühendislik alanındaki başarıları ve DSİ’de edindiği tecrübeler, Kutan’a teknik bilginin ötesinde bir vizyon kazandırmıştı. Ancak onu asıl öne çıkaran, sadakati ve liderlik kabiliyetiydi. 

1977 seçimlerinde, MSP’den Malatya milletvekili seçildi. İTÜ’den arkadaşları olan Necmettin Erbakan ile Süleyman Demirel, Kutan’ın evinde buluşup Birinci Milliyetçi Cephe Hükümetini kurdular.. Recai Kutan da İmar ve İskan Bakanı olarak görev aldı. 20 Ocak 1977’deki Van Depremi’nde araya seçim girdiğinden bölgede hiçbir şey yapılmamıştı, “1977 yılında bakan oldum.” diyen Recai Kutan, makam koltuğuna oturur oturmaz, ilk iş olarak, deprem bölgesinin inşaatlarına kolları sıvadı. Altı ayda, kıştan önce, 14 bin konut yapıp depremzedelere teslim etti.  

MSP strateji olarak 12 Eylül öncesinde terörle arasına mesafe koydu; gençleri sokak politikasına sürmedi. 200’ün üzerinde sanayi sitesi kurarak ülkenin sanayileşmesine öncülük etti. İmam hatip liselerinin önünü açtılar, devlet okullarında milli kadroların yetişmesini sağladılar. 

15 Ekim 1980’de, MSP yöneticisi olarak içeri alındı.  “Kirazlıdere Cezaevi’nde, “Selamet Koğuşu”nda Necmettin Erbakan’la birlikte 17 kişiydiler. Recai Kutan, cezaevinde Hüsnü Doğan’ın arkasında, Necmettin Erbakan ve Alaparslan Türkeş ile beş vakit saf tutup namaz kıldı. Hakkında açılan davların hepsinden berat etti.

ANKARA’DA MELİH İSTANBUL’DA TAYYİP

12 Eylül darbesi, bütün partilerin kapısına kilit vurmuştu. İki yıl sonra, 1983’te, Millî Güvenlik Konseyi, partilerin kurulmasına izin verince; bu kez Refah Partisi’nin tabelasını astılar kapıya.  Partinin yöneticileri arasında Recai Kutan da vardı. RP tabandan tavana doğru tırmanarak ülkenin ufkuna ağacaktı. Büyük şehirlerin yerel yönetimlerini kazanmak konulmuştu bu kez hedefe.1994 yerel yönetim seçimlerinde Recai Kutan, Erbakan’ın teklif ettiği İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına adaylığını reddetti.  “Ankara’yı ve İstanbul’u almalıydık. İyi adaylar tespit etmeliydik.. Ankara’da Melih’i, İstanbul’da Tayyib’i ben aday gösterdim” dedi. 

HİÇBİR ÜLKEYE YÜZDE 30’DAN FAZLA BAĞIMLI OLUNMAYACAK

RP’li belediyelerin yerel yönetimlerdeki başarılarından sonra 1995 seçiminde yüzde 21 oy oranıyla RP birinci oldu. 1996-1997 yılları arasında 54. Erbakan Hükümeti ile Necmettin Erbakan ilk kez başbakan olurken, Recai Kutan da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olarak kabinede yer aldı. İlk işi, “Hiçbir ülkeye yüzde 30’dan fazla bağımlı olunmayacak..”  diyerek Türkiye’yi doğal gazda bağımsızlaştırıp rahatlatma amacıyla kaynak çeşitlenmesine gitmek oldu. 

İran’la doğal gaz görüşmelerini Kutan başlattı. Ülkenin doğal gaz tüketiminin batıda yoğunlaştığını, oysa doğunun daha çok ihtiyacı olduğunu tespit etti.. Doğu Anadolu Bölgesi’ne doğal gaz dağıtım projesini başlattı. Mermer başta olmak üzere, doğal kaynaklarımızın ihracatına el attı, dünya standartlarına göre düzenlemeler getirdi ve ihraç ürünlerimizin dünya piyasalarında değerlerinin yükseltilmesi için projeler uygulamaya koydu. 

ASKERLİK 1.5 YIL. DAVA VE MÜCADELE BİR ÖMÜR 

Refah Partisi’nin kapatılmasından sonra kurulan Fazilet Partisi’nin Genel Başkanlığını ve Saadet Partisi’nin Kurucu Genel Genel Başkanlığını yapmıştır uzun yıllar. Recai Kutan’ın liderlik ve organizasyondaki başarısı Milli Görüş Hareketi’ni dokuz canlı haline getirdi. Partiler kapatıldı kapatıldı açıldı. Teşkilatlarda süreklilik; il, ilçe, mahalle teşkilatlarının belli bir gelenek içinde hareket etmesi, siyasi kültürü geliştirdi.

Bütün engellemelere rağmen.. Sanayide kalkınmanın bayrağını makine mühendisi Erbakan, tarımda kalkınmanın bayrağını da inşaat mühendisi, baraj uzmanı Kutan havaya kaldırdı. Türkiye bugün uçak yapıyor; savunma silahlarını yüzde seksen yerlileştirmiş. GAP tamamlanmış. Sulu tarıma geçilmiş. 

“Askerlik 1.5 yıl. Dava ve mücadele bir ömür”  diyen Recai Kutan, siyasete atıldığı günden itibaren Milli Görüş Hareketi’nin önemli simalarından biriydi. Hatta en zor zamanlarda davanın yükü onun omuzlarındaydı. Erbakan’dan sonra, 10  yıl gibi bir süre, en uzun genel başkanlık yapan ikinci lider oldu. 

Kutan, Milli Görüş’ün stratejik adımlarını planlayan, projelendiren ve saha uygulamalarında yer alan bir isim olarak, hareketin teknik ve ideolojik temellerinin güçlenmesine katkı sağladı. Strateji ve taktikler üreten entelektüel bir politikacı, bilge bir lider oldu. Koalisyon görüşmelerinde öne çıktı, insiyatif aldı. 

Siyasi tarihimizde, partililerle helalleşerek, kendi isteğiyle genel başkanlığı bırakan tek liderdi. Salonda, erdem ekseninde yürüttüğü siyaseti takdir eden ve onun arkasından ağlayan partililer vardı. 

Malatyalı siyasetçiler denilince İsmet İnönü ve Turgut Özal ile birlikte ilk akla gelen isimlerden biri de Recai Kutan'dır.  Recai Kutan’ın hayat hikayesi, bir türlü rayına oturmayan Türk demokrasisinin kederli tarihini de yansıtıyor.  Recai Kutan, siyaseti ve genel başkanlığı bıraktıktan sonra Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ESAM) genel başkanlığını yaptı. Burada, yeni projelere imza atmaya devam etti. 

Kaynak: Yeni Şafak Gazetesi
https://www.yenisafak.com/dusunce-gunlugu/bilge-lider-recai-kutan-4651291

Mustafa Yürekli / Haber7

Yorumlar11

  • Sivaslı 2 ay önce Şikayet Et
    Mekanı cennet olsun. Beyefendiliğiyle, Güzel Ahlak timsaliydi. Hangi belgesel? Yayınlandı mı?
    Cevapla
  • Ahmet ÖZCAN 2 ay önce Şikayet Et
    Davasını ve liderini satmayan ender kişilerden biriydi Sadakât denilince akla gelen mümtaz şahsiyetlerdendir. Dedik ya satmadı davasını ve liderini Her daim islamı üstün tuttu şahsi menfaatlerini değil
    Cevapla
  • ÜMRANİYEDEN Biri . 2 ay önce Şikayet Et
    Yazının ŞEHİD SİNVAR olayına denk gelmesi etkisini minimuma indirdi. Kutan güzel bir insan şuurlu bir müslümandı. Değerli yazara bu yazıları biraz daha sonraya bırakmasını eski unutulan bir dost olarak tavsiye ederim.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • Gültepeli Bjk 2 ay önce Şikayet Et
    Kahramanlar ve kahramanlık davaları bitmez bitmemeli Reisss Gazze Filistin kahramanlarını unutma REİSS yardım ve destek olmalıyız yok olmalarına izin verme REİS destek ve yardım etmeliyiz ki kahramanlar davalarına devam etsinler Türkiye
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • osman doğan malatya 2 ay önce Şikayet Et
    Allah gani gani rahmet eylsin.Mekanı cennet olsun.Amin.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat