AK Parti Büyük Kongresi’nden yansıyan mesajlar

  • GİRİŞ24.02.2025 08:39
  • GÜNCELLEME24.02.2025 09:30

Salona ulaşmak için sarı renkli kartlarımızı boynumuza takıp, güvenlik barikatlarından geçip, aşağı yukarı bir kilometrelik bir yolu yürüyerek kat etmemiz gerekecek.

Ankara’da son bir yılın en soğuk günü bugün olabilir.

Sağa sola bakınarak ilerliyorum.

2012’den beri AK Parti’nin büyük kongrelerini burada Ankara Spor Salonu’nda izliyorum.

Bir ayağı olmayan bir partilinin büyük bir gayretle salona doğru ilerlediğini hatırlıyorum geçmiş yıllardan.

Bu defa gözüme adımları yavaşlamış yaşlı bir kadın ilişiyor.

Uzak diyarlardan geldiği belli oluyor.

Şubat’ın en soğuk günlerinde 81 vilayetten on binlerce partili 8’inci Olağan Kongresi’ne katılmak için buradalar.

Pek çoğu uzaklardan gece yolculuğu yaparak buraya geldiler.

Soğuk havada ateş yakıp ısınmaya çalışanlar…

Gözlerinden uyku akanlar…

Gelenler vakitlice dönüş yoluna geçebilsinler diye Kongre takvimi mümkün olduğunca erkene alınmış.

Erdoğan saat henüz 11 olmadan Kongre salonunun dışında belirdi.

Orada toplanan kalabalığa kısa bir selamlama konuşması yaptı.

Şunu ifade edelim:

AK Parti’yi hala “Anadolu Ruhu” temsil ediyor.

Protokol yolundan kolayca salona ulaşanlar bunu asla unutmamalı.

Ve bu fedakar insanların kadri kıymeti bilinmeli.

31 MART’TAN 23 ŞUBAT’A… “MUHASEBE DİLİ” İŞE YARADI MI?

Aşağı yukarı üzerinden 11 ay geçti.

31 Mart yerel seçimleri, AK Parti’de moralleri bozmuştu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, o akşam balkon konuşmasından başlamak üzere sürekli bir biçimde ‘muhasebe’ mesajları verdi.

Bir ara, “CHP bu kadar çok oy alıyorsa bunun sorumlusu biziz” şeklinde bir cümle bile kurdu.

31 Mart’a kadar girdiği bütün seçimlerde çoğunlukla AK Parti’ye oy verip de, o gün bundan imtina eden bir grup seçmenin “Doğruları artırmak, yanlışları azaltmak” şeklinde özetleyebileceğimiz bir beklenti var işin özünde.

Geride kalan 11 ay içerisinde ‘kimseye kızmadan’ mütemadiyen muhasebe diliyle konuşmak önemliydi.

Peki bu işe yaradı mı?

Geçen hafta Pazar programında bir araya geldiğimiz, dün de Erdoğan’ın A takımında Genel Başkan Vekili olarak yerini koruyan Mustafa Elitaş, Eylül ayından itibaren durumun kendi lehlerine, CHP aleyhine değişmeye başladığından söz etti.

-Ekonomide düzlüğe çıkılacağına dair beklentilerin pozitif yönde değişmesi,

-CHP’li belediyelerin daha çok negatif haberlerle (Eş dost akraba atamaları, İstanbul, Ankara Belediye başkanlarının yönetmeleri gereken şehirlere odaklanmak yerine, Cumhurbaşkanı adaylığı hevesine kapılmaları, İzmir Körfesi’ndeki balık ölümlerinde görüldüğü gibi performans zayıflığı) gündeme gelmesi.

-Buna bir de Suriye’deki 8 Aralık devrimini eklemek lazım.

AK Parti Genel Başkan Yardımcılarından Hasan Basri Yalçın’ın ifadesiyle 300 yılda bir görülebilecek türden büyük bir kırılım yaşandı Suriye’de ve bu, net bir şekilde AK Partilileri sevindirirken, CHP yönetiminin morallerini bozdu.

Ezcümle, Muhasebe dilinin karşılık bulduğunu düşünüyor AK Partililer.

Ancak sandığın şakasının olmadığının daima akılda tutulması anlamında, 31 Mart akşamından daha iyi bir ders olamaz.

İYİ PARTİ KADROLARINDAN GELEN İSİMLERLE İYİ PARTİ TABANINA “BİZİMLE OLUN” MESAJI

Dünkü Kongre’de, AK Parti’nin yönetim kadroları da belli oldu.

75 kişilik MKYK’dan 19 kişilik MYK listesi çıktı.

MKYK’da 39 kişi değişirken, 36 kişi yerlerini korudu.

Evvelsi gün konuştuğum AK Parti Genel Başkanlarından biri, “Sadece kadrolara değil, politikalara odaklanmak istiyoruz” şeklinde bir değerlendirme de bulundu.

MKYK listelerinde bakıldığında en fazla dikkat çeken hususlardan bir tanesi, İYİ Parti’den AK Parti’ye geçen isimlerden 5’inin listede yer alması oldu.

Bu ne ifade edebilir?

Şöyle bir açıklaması olabilir:

AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın ‘kapasitesini’ biraz daha genişletmek, %35’e %65 olarak nitelendirilen sağ/sol oy tabanını dikkate alarak İYİ Parti tabanını Cumhur İttifakı’na kanalize etmek, CHP ile DEM Parti’yi baş başa bırakmak…

Bu tercihlerde böyle bir stratejinin izlerini görmek mümkün olabilir.

İYİ Parti, 31 Mart seçimlerinde 14 Mayıs 2023 seçimlerinde aldığı oyun yarıdan fazlasını kaybetmişti.

Meral Akşener’in ayrılmasından partinin Meclis grubunda ve teşkilatlarda da dağılmalar ortaya çıktı.

2023 seçimlerine gidilirken, AK Parti’nin yaptığı bir araştırmada seçmenin yüzde 68’inin kurulduğu günden sonra yapılan seçimlerde en az bir kere AK Parti’ye oy verdiği tespiti yapılmıştı.

Kurulduktan sonra İYİ Parti’ye giden oylarda bu türden tercihlerde var.

Yeni kadrolar oluşturulurken, muhafazakarlarla milliyetçiler arasındaki bağları daha da güçlendirip, oradan doğacak sinerjiyle geleceğe yürümek Cumhur İttifakı’nın ‘Kapama alanını genişletmek’ gibi bir hedefin gözetildiği anlaşılıyor.

Mehmet Acet / Haber7

Yorumlar12

  • müşfik nida 1 saat önce Şikayet Et
    osman nuri kabaktepe ağabey mkyk da olmalıydı.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Murat Göçer 1 saat önce Şikayet Et
    Dışarıdakini elde tutmak için eldekini kaybetmek. Hep bu hatayı yaptık. Yazık
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • realist 1 saat önce Şikayet Et
    Bu değişen kadrolar yeni bakanlar listesi ülkemizi dünyanın sayılı ülkeleri arasına taşısın hadi yeniden başlıyoruz Allah yardımcıları olsun milletimize mahcup etmesin
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • İbrahim 1 saat önce Şikayet Et
    Taban yani halk neye teveccüh gösterir bakalım Hayırlı olsun
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Osman 2 saat önce Şikayet Et
    Bir partiye seçim arifesinde katılanlar öncelikle ilk işi çaycılık olmalıdır veya nimetlerden arındırmalıdır.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat